TÜRK PEYGAMBERLER (!)

Peygamber Farsça bir kelimedir. Peygam, haber-mektup demektir. “ber” eki ise getiren anlamında olup peygamber, tanrıdan haber-mektup getiren, haberci demektir. Arapça nebe haber’dir, peygamberin karşılığı ise nebi’dir. Resul ise risale sahibi, kitap sahibi peygamber demektir.

Kur’an’da her ümmete, her kavme bir peygamber gönderildiği yazılır.

Nahl-36. Andolsun ki: Biz, her ümmete: «Allah’a kulluk edin ve Tağuttan sakının!» diye uyaran bir peygamber gönderdik. Sonra içlerinden kimine Allah hidayet nasip etti, kimine de sapıklık hak oldu. Şimdi yeryüzünde bir dolaşın da peygamberlere yalancı diyenlerin sonunun ne olduğunu görün!

İslam’a göre insanlık tarihi boyunca 124.000 peygamber gönderilmiştir. (Müsned 5/265-266; İbn Hibbân, 2/77)

Bu zırvanın doğru olduğunu varsaydığımızda ortalama her millete yaklaşık olarak 2000 civarında peygamber düşer. Ama görülür ki Arap yarımadası dışında ve Sami kavmi haricinde dünyanın hiçbir bölgesinde ve hiçbir ulusunda bir peygamber izine rastlanmaz. Nedense sır olup ortadan kaybolmuş, bir iz dahi bırakmamışlardır. Ne bir kitap, ne bir sayfa ne de bir yazıt mevcut değildir. Nedense kitaplar da hep Ortadoğu’ya inmiştir. Ne Amerika, ne Avrupa, ne Asya ne de Afrika kıtalarında namaza-oruca çağıran bir uyarıcı görüldüğüne dair bir kanıt yoktur. Yahudilerle başlayan peygamberlik müessesesini Araplar transfer etmiş ve Muhammed’le sonlandırmıştır ama zaman zaman peygamberler türemeye devam eder. Örneğin Bahailerin peygamberi Mirza Hüseyin Ali gibi…

İngiliz’i, Alman’ı, Rus’u, Fransız’ı, Rum’u, Ermeni’si, Çin’lisi, Japon’u, Türk’ü, Sırp’ı, Bulgar’ı, Romen’i ve daha onlarcası kendilerinden bir peygamber tanımamış, duymamışlardır. Ama Yahudi peygamber gırladır ve bunlar da hep kendi ırkları için çabalamış, diğer milletleri kendilerine köle olarak görmüşlerdir.

Peygamberlikten nasiplenmeyen Türklerin bu eksikliğini gidermek için bu konuda bir hayli uğraşıp çabalayanlar vardır. Tabi bu uğraşları uygun gördükleri isimleri Türklere yamamaya çabalamaktan başka bir şey değildir. Bunlar kimlerine göre Nuh, kimilerine göre Nuh’un oğlu Yafes, kimilerine göre İbrahim, kimilerine göre Zülkarneyn’dir. Muhammed’i bile Türk sayacak derecede saçmalayan da mevcuttur.

Önce Nuh’tan başlayalım.

Nuh Türk’tür

“Nuh peygamber kesinTürk’tü. Bu, ciddi Fransız gazetesi Le Figaro‘nun manşet haberinde ortaya attığı bir iddia. Karadeniz’de, Sinop açıklarında yüz metre derinlikte bulunan kent kalıntılarının din kitaplarındaki Tufan olayının Filistin’de değil, Karadeniz’de meydana geldiği iddialarını doğruladığını söyleyen Le Figaro ‘Hz. Musa’nın bir Mısırlı olduğu kesinlik kazanıyor. Hz. İbrahim’in Kaldeli bir Bedevi olduğu biliniyor. Hz. Nuh da kesinlikle Türk’tü’ diye yazdı. (Anne-Marie Romero, Le Figaro, 16-17 Eylül 2000):

“Nuh döneminde Sinop’ta Türk var mıydı?” sorusu; Türklerin Anadolu’ya 1071’den çok önce büyük göçlerle geldikleri şeklinde yanıtlanıyor.

http://arama.hurriyet.com.tr/arsivnews.aspx?id=-183593

Bu iddia ilk kez Le Figaro tarafından ortaya atılmış değil. 1930’ların romantik milliyetçilerinin Türklerin kökenini bağladığı ilk Türk de Nuh. 1940’larda başta tarihçi Fuat Köprülü olmak üzere bilimsel tarih anlayışına sahip tarihçilerce uydurma ve saçma bulunan Türk tarih tezi reddedilmesine rağmen toplumun bir kesiminde yer etmiş ve Türklerin Nuh peygamberin soyundan geldiği benimsenmişti. Hiçbir bilimsel ve tarihi kanıta sahip olmayan bu düşünce daha sonra yerini Nuh’un oğlu Yafes’e (yafet) bıraktı.

Nuh’un oğlu Yafes Türk’tür

Yafes (Latince Iafeth veya Iapetus, Arapça: يافث), [1] Hz. Nuh’un üçüncü oğlu ve Türklerin atasıdır. O, şecerelere göre, Nuh Peygamberin oğullarından biridir. Kırgız sözlü geleneğinde “Capaş” şeklinde de kullanılmaktadır. Birçok ilmi kaynakta “Yafes” olarak kaleme alınan bu isim, Yazıcızâde’nin eserinde “Yafet” olarak da yazılmıştır. Yafes, Arapça eserlerde ismi, “Yafes bin Nuh” (Nuh’un oğlu) diye geçmektedir.
Hz. Nuh, ikinci Adem olarak anılır. Tufandan sonra insan zürriyeti, Hz. Nuh’un oğullarından türemiştir. Hz. Nuh’un 3 oğlu vardı: Ham, Sam, Yafes. Ham, Habeş ve Afrikalıların, Sam Arapların, Yafes de Türklerin atası olarak bilinmektedir. Şimdi yeryüzünde yaşayan tüm insanlar, bu üçünün soyundan gelmektedir.

Rehber Ansiklopedisi‘nde Yafes hakkında şöyle bahsedilmektedir: Nûh aleyhisselâmın oğlu Yâfes mümin idi. Evladı çoğalınca, onlara reîs olmuştu. Hepsi, dedelerinin gösterdiği gibi Allahü teâlâya ibâdet ediyordu. Yâfes, nehirden geçerken boğulunca, Türk ismindeki küçük oğlu, babasının yerini tuttu. Gittikçe artan nesli Türk adıyla anıldı. Bu Türkler, ecdâdı gibi Müslüman, sabırlı ve çalışkan insanlardı. Zamanla çoğalarak Asya’ya yayıldılar. Türklerin başlarına geçen bâzı zâlim hükümdârlar, semâvî dîni bozarak, onları puta taptırmaya başladılar. Bugün Sibirya’da yaşayan Yâkutlar bunlardan olup, hâlâ puta tapmaktadırlar. Dinden uzaklaştıkça eski medeniyet ve ahlâklarını da kaybetmişlerdir.

İddia böyle ama hiçbir tarihi bilgiye, belgeye dayanmayan, kanıtı olmayan bir uydurma olarak gördüyseniz; sırada Zülkarneyn var:

Zülkarneyn Oğuz Kaan’dır

Kur’an’da Kehf suresinde bahsedilen ve güneşin doğduğu yere ve güneşin battığı yere seferler düzenleyen Zülkarneyn, kimilerine göre çift boynuzlu başlığından dolayı Büyük İskender’e, kimilerine göre ise Oğuz Kaan’a benzetilir. Oğuz Kaan’a benzetilmesindeki en büyük faktör; İki dağın arasındaki kavmin Yecüc ve Mecüclerden korunmak için isteğini yerine getirip demir-bakır alaşımı ile dağın girişlerini kapattığı masalıdır ki Türk efsaneleriyle benzerlik taşımaktadır.

Bilge Kağan Kitabelerinde şöyle diyor; “Doğuda gün doğusuna, güneyde gün ortasına, batıda gün batısına, kuzeyde gece ortasına(kutuplarda altı ay gece, altı ay gündüz olur) kadar ülkelerde yaşayan bütün milletler hep bana bağlıdır. Bunca milleti düzene soktum. Artık karışıklık yok. Türk Kağanı Ötüken’de oldukça, ülkede düzen bozulmaz.”(A.Bulut)

Yine Vani Mehmet Efendiye göre, Oğuz Han’ın kurduğu hakimiyet ve yapmış olduğu seferler, Zulkarneyn’in yapmış olduğu seferlerle çok benzerlik arzetmektedir. Bu nedenle Oğuz Han adı ile anılan Türk Peygamberinin ZULKARNEYN ile aynı kişi olduğu görüşü gittikçe kuvvet kazanmaktadır. Tarihçilere göre aynı dönemde yaşayan iki kişinin, aynı dönemde dünya hakimiyeti olamaz. Öyle ise bahsi geçen bu iki isim aynı kişidir denilmektedir.

“Kaşgarlı Mahmut’un Divanında(C1.S.111-113) Uygurlar anlatılırken; “Zülkarneyn, Uygur illerine geldiğinde Türk Hakanı ona 4000 kişi göndermiş. Bunların tuğlarında Şahin Kanatları takılı imiş. Bunlar hem öne, hem arkaya ok atarlarmış. Zülkarneyn, bunlara şaşmış kalmış ve güya Farsça; ”inan khuz khurend” yani bunlar, kendi kendilerine geçinirler, başkalarının yiyeceğine muhtaç olmazlar. Çünkü bunların elinden av kurtulmaz, istedikleri zaman avlanıp yiyebilirler” demek istemiş.”(E.Yavuz. Tarih Boyunca Türk Kavimleri. S.224)

Türk Han’dan, Oğuz Han’a kadar hüküm süren Hanları sayan ve Oğuz Han’ın, Kara Han’ın oğlu olduğunu belirten Ebulgazi Bahadır Han’a (Şecere-i Terakkime) göre Türkler, Oğuz Han’dan üç nesil öncesine kadar Müslüman(yani Mü’min) idi.”(A.Bulut-Türklüğün Yeni Dünya Düzeni)

Vani Mehmet Efendi’ye göre “Oğuz Han, Türklere Hanif Dini’ni öğretiyordu.” Bu görüşe göre Oğuz Han, Hz. İbrahim’in dini olan Hanif Dini’ni yaymakta idi. Yani İslamiyet’ten 3700, günümüzden yaklaşık 5200 yıl önce Türkler Hanif Dini’ne inanıyorlardı ve Mü’min idiler.

Kur’an’da Zülkarneyn’den bir peygamber olarak bahsedilmese bile görülüyor ki bizim Türk-İslamcılarımız Oğuz Kaan’ı Zülkarneyn peygamber ilan etmişler. Ama ne Göktengri dini ne de Şamanlığın haniflikle uyuşan bir yanı yok. Sonradan bozulma iddiası pek geçerli değil, Türkler kolay kolay bozulmazlar, hala Şaman gelenekleri sürdürülüyor.

İbrahim’in Türklüğü

İbrahim’in Türk olduğunu iddia edebilmek için önce Sümerlerin Türk olduğunu öne sürmek gerekiyor. Çünkü Yahudi tarihinden yola çıkıldığında İbrahim’in M.Ö. 2000 yıllarında yaşadığı tespit ediliyor ve Tevrat’tan da Mezopotamya’da ortaya çıktığı görülüyor. Doğru olduğunu kabul edersek o yıllarda Mezopotamya’da Sümerler hakim. Öyleyse İbrahim bir Sümerli olduğu söylenebilir. Güneş-Dil Teorisine göre ise Sümerlerin Türk olduğu iddiasında bulunulmuştu. İbrahim Sümerli, Sümerler de Türk ise, İbrahim  Türk demektir.
Türklerin Sümer olduğu iddiasını destekleyen kanıt olarak Sümerlilerin sami ırkından olmayıp, Mezopotamya’ya Kuzey’den göç ederek geldikleri, diğer bir kanıt olarak ise Sümer dilinde bol miktarda Türkçe sözcük olması sunulur. Terkedilen teoriye rağmen bu iddiayı sürdürmekte olan çok. Bu konuda Sümerolog Muazzez Ilmiye Çığ’ın ve eski Önasya tarih uzmanı Hemmel’in görüşleri öne çıkıyor.

İbrahim bir gezgin ama, doğduğu yer Mezopotamya olunca Sümerli olma olasılığı yükseliyor. Yine Muazzez Ilmiye Çığ’ın “İbrahim Peygamber” adlı kitabında İbrahim’in Sümer’le bağlantısı inceleniyor.

İbrahim’in Türk olduğu iddiasından çok daha güçlü olarak Hind filozofu olduğu öne sürülerek Brahman’la ilişkilendirilir. Ayrıca İbrahim’in Zerdüşt olduğu savı üzerinde de durulur.

“Arap tarihçileri Brahma ve ataları Abraham’ın aynı kişi olduğunu öne sürürler. Farsiler (İranlılar) genelde Abraham’a İbrahim Zerdüşt derler. Kirüs Yahudi dinini kendi diniyle aynı olduğunu kabul ederdi. Hindular Abraham’da veya İsrailoğlular Brahma’dan gelmiş olmalıdır.” (Anacalypsis; Cilt I, sayfa 396.)

http://www.hermetics.org/Abraham.html

İbrahim’den bahsederken Voltaire’in yazısına yer vermeden olmaz.

Voltaire / İbrahim Peygamber

(Sağlıklı bilgilere sahip olduğunu sananlara tedavi içindir)

——————————————————————————–

Yahudilerin tarihine kutsal ruh tarafından yazıldığı açıkça görüldüğünden, beslememiz gereken duyguları besliyoruz. Bizim sözümüz burada yalnız Araplardır, onlar İsmail yoluyla İbrahim’den geldiklerinle öğünürler, Mekke’yi bu şeyhin kurduğuna, onun bu kentte öldüğüne inanırlar. Gerçek şudur ki, İsmailoğulları, Yakup oğullarından daha çok Tanrı’nın lütfuna uğramışlardır.

Doğrusunu isterseniz her iki soyda hırsızlar yetişmiştir, ama Arap hırsızları Yahudi hırsızlardan çok daha yaman çıkmışlardır. Yakupoğulları ancak küçük bir ülke ele geçirmişlerdi. Onu da kaybettiler, oysa İsmailoğulları Asya, Avrupa ve Afrika’nın bir bölümünü ele geçirdiler. Romalılarınkinden daha geniş bir imparatorluk kurdular, Yahudileri de adanmış toprak dedikleri mağaralardan kapı dışarı ettiler.

Bu gibi şeyler üzerinde sadece yeni tarihlerimizden alınacak örneklerle hüküm yürütürsek İbrahim’in birbirinden bu kadar ayrı iki ulusunda babası olması epey güçleşecektir. Kalde’de doğduğu topraktan yaptığı küçük putlarla hayatını kazanan yoksul çömlekçinin oğlu olduğu söylenir. Bu çömlekçi oğlunun yolu, izi olmayan çöllerden geçip oradan dörtyüz fersah uzakta, tropika altındaki Mekke kentini kurmaya gitmesi hiç de akla yakın bir şey değildir. Bir fatih olduysa kuşkusuz o güzel Asur ülkesinden olmuştur, yok bize anlattıkları gibi yoksul bir adam olarak kalmışsa, o zaman da kendi ülkesinin dışında krallıklar kurmamıştır.

Yaratılış’ın dediğine göre, babası çömlekçi Terah’ın ölümünden sonra, Harran ülkesinden çıktığı zaman 70 yaşında imiş, ama gene aynı yaratılış, İbrahim’in Terah 70 yaşında iken dünyaya geldiğini, bu Terah’ın 205 yaşına kadar yaşadığını, İbrahim’in ancak babasının ölümünden sonra Harran’dan ayrıldığını da söylüyor. Şu hesaba ve gene Yaratılış’a göre, açıkça görülüyor ki, Mezopotamya’yı bırakıp gittiği zaman İbrahim 135 yaşındaydı. Kalkmış putatapar denilen bir ülkeden Filistin’de, Şekem denen putatapar bir başka ülkeye gitmiş. Acaba niçin gitmiş ? Şekem gibi kısır, taşlık, bunca uzak bir ülke için Fırat’ın bereketli kıyılarını acaba neden bırakmış ?

Kalde dili herhalde Şekem’de konuşulan dilden bambaşka bir dil, orası bir ticaret kenti de değildi. Kalde, Şekem’den 100 fersahdan fazla uzaktır, oraya varmak için çöller aşmak gerek ama, Tanrı bu geziyi yapmasını buyurmuş ona, kendinden yüzyıllarca sonra, torunlarının oturacakları toprakları göstermek istemiş. Doğrusu böyle bir gezinin nedenlerini insan kafası zor alıyor.

Bu küçük, dağlık Şekem ülkesine varmasıyla açlık yüzünden oradan ayrılması bir olmuş karısıyla beraber Mısır’a, yiyecek bir şeyler bulmaya gitmiş. Şekem’le Memphis arası 200 fersahtır, buğday aramak için bu kadar uzağa, dili hiç bilmeyen bir ülkeye gidilirmi ? Doğrusu yüzkırkına merdiven dayadıktan sonra girişilmiş acaip geziler.

Karısı Sara’yı da Memphis’e götürmüş, karısı çok gençmiş, onun yanında sanki çocuk gibi kalıyormuş, çünkü henüz 65’indeymiş. Çok güzel olduğu için güzelliğinden faydalanmaya karar vermiş. Karısına : ”kendini benim kızkardeşimmiş gibi gösterki senin sayende bana iyi davransınlar ” demiş. Oysa daha doğrusu, ona : ” kendini benim kızımmış gibi göster ” demeliydi. Kral genç Sara’ya aşık olmuş, Sözüm ona ağabeysine de birçok koyun, sığır, erkek ve dişi eşek, deve, köle, cariye vermiş, bu da Mısır’ın daha ozamanlardan çok güçlü, çok uygar, bundan dolayı da çok eski bir krallık olduğunu, Memphis krallarına kızkardeşlerini peşkeş çekmeye gelen ağabeylere çok güzel armağanlar verdiğini gösterir.
Tanrı kendisine, o zamanlar 160’ında olan İbrahim’den, yıl içinde bir çocuğu olacağını müjdelediği zaman genç Sara 90 yaşındaymış.

Geziye çıkmasını seven İbrahim, herzaman genç, her zaman güzel olan gebe karısıyla o korkunç Kadeş çölüne gitmiş. Mısır kralı gibi bu çölün hükümdarlarından biri de Sara’ya aşık olmaktan geri kalmamış. İnananların babası Mısır’daki yalanını orada da tekrarlamış, karısını kızkardeşiymiş gibi gösterip bu işten de gene koyunlar, sığırlar, köleler, cariyeler edinmiş. Bu İbrahim’in karısı sayesinde epey zenginleştiği söylenebilir. Yorumcular İbrahim’i davranışını haklı göstermek, tarihler arasındaki aykırılığı düzeltmek için ciltlerle kitap karalamışlardır. Okuyucuya bu yorumlara başvurmasını salık vermeli. O yorumlardan hepsini de ince, olgun zekalar, kusursuz metafizikçiler, ön yargıları, ukelalıkları olmayan kişiler yazmıştır.

Zaten bu Bram, Abram adı Hindistan’la İran’da pek ünlü imiş : hatta bir çok bilginler bunun Yunanlıların Zerdüşt dedikleri aynı yasa kurucusu olduğunu ileriye sürerler. Başkaları da Hintlilerin Brama’sıdır derlerse de ispat edilmiş değildir. Ama bilginlerden çoğunun akla uygun gördükleri bir şey varsa, oda İbrahim’in ya Kalde’li, yada İran’lı oladuğudur. Frankların Hektor’dan Breton’ların da Tubal’dan geliyoruz diye övünmeleri gibi, Yahudiler’de, sonraları, onun soyundan geliyoruz diye övündüler. Yahudi ulusunun pek yeni bir tayfa olduğu, Fenike dolaylarına daha son zamanlarda yerleştiği, eski uluslarla komşu olduğu, onların dilini kabul ettiği, Yahudi Flavius Josephe’in anlattığına göre bir Kalde’li adı olan İsrail adını da onların meydana çıkarılmıştır. Meleklerin adlarını bile Babil’lerden nihayet verdikleri Eloi veya Eloa, Adonai, Yehova veya Hiao adını da Fenikelilerden aldıklarını biliyoruz.

Abraham veya İbrahim adını da belki Babil’lililerden öğrenmiştir. Çünkü Fırat’dan Oksus’a kadar bütün ülkelerin eski dinine Kıys-İbrahim, miladi-İbrahim deniliyordu. Bilgin Hyde’ın yerine yaptığı bütün araştırmalar bizi doğruluyor.
Demek ki, Yahudileri tarihi de, eski masalı da, eskiciler eski giysileri ne hale sokuluyorsa o hale sokmuşlar. Onlar eski giysileri ters yüz edip yeniymiş gibi tutturabildikleri kadar pahalıya satarlar.
Kendi tarihçileri Josephe, aksini itiraf edip dururken, bizim Yahudiler’e uzun zaman öteki uluslara herşeyi öğretmiş bir ulus gözüyle bakmamızda insanların aptallığına eşsiz bir örnektir.

İlk çağların karanlığını delmek güçtür ama Yahudi denen Arap tayfasının kendine ait bir toprak parçası edinmeden, daha bir kenti yasaları değişmez bir dini olmadan önce, Asya’daki bütün krallıkların adamakıllı gelişmiş oldukları kuşku götürmez. Onun için Mısır’da, Asya’da ve Yahudiler’de yerleşmiş eski bir törene, eski bir kanıya rastlayınca, pek doğal olarak kaba, her zaman sanatlardan yoksun kalmış olan küçük bir ulusun, eski gelişmiş ve becerikli ulusu elinden geldiğince taklit etmiş olduğu akla gelir.

Yehuda ili, Biskaya Cornouailles, Arlequien ülkesi Bergamo v.b. benzeri üzerine hep bu ilke ile hüküm yürütmek gerektir : muzaffer Roma elbette ne Biskaya’dan, ne Cornouailles’dan, ne de Bergamo’dan birşey taklit etti, Yahudilerin Yunanlılara hocalık ettiğini söylemek için de insan ya koca bir bilgisiz olmalı ya da koca bir düzenbaz..

***

Muhammed de Türk

İbrahim’in Türk olduğunu öne sürenler hız kesmiyor ve Arapların İbrahim’in oğlu İsmail’in soyundan geldiği savından yola çıkarak Muhammed’in de Türk olduğunu iddia ediyor. Tabi bu durumda Yahudiler ve Araplar da Türk olmuş oluyor. Bu saçmalığa gülmemek ve bunları öne süren ve bunlara inanlara şaşırmamak elde değil. Meczupluktan da beter bir durum.

Bunlardan bir kısmı ise dolaylı yoldan Muhammed’i Türkleştiriyor. Muhammed’e ait hadislerde Kanturoğullarından bahsedildiği ve Kanturaoğullarının bir Türk kabilesi olduğunu ileri sürenler bakın İbrahim’le bağlantıyı nasıl kuruyorlar. Muhammed’in Arap değil, Araplaşmış olduğunu ve Kanturaoğullarından olabileceğini belirttikten sonra İbrahim’in Sara’dan sonra Kantura adında bir kadınla evlendiğini ve bu kadının Türk olduğunu, Muhammed’in soyunun da bu kadına dayandığını söylüyorlar. Yine bazıları Muhammed’in Hacer soyundan geldiğini, Hacer’in aslen Mısırlı olduğunu ve Mısırlıların da Asya’dan göçetmiş Türkler olduğunu iddia ediyor. Bu iddiaların hiçbirinin tek bir kanıtı, akla mantığa sığan hiçbir yanı olmamasına rağmen ciddi ciddi öne sürülebiliyor. Gerçi tüm ulusların Türklerden türediğini söyleyebilecek kadar kaçkın ırkçıların peygamberlerden bazılarının Türk olduğunu öne sürmelerine de gerek kalmıyor aslında. Bütün insanlar Türk kökenli olduğuna göre, peygamberlerin de tümü Türk olacaktır zaten. Hatta Allah bile Türktür ya da Türkçüdür bunların gözünde.

Bu Türk-İslamcılar hadislerdeki Türk düşmanlığını ve Türklerin kılıç zoruyla müslüman yapılmak için nasıl kıyımdan geçirildiğini bilmelerine rağmen bu saçmalığı sürdürmekteler. Bunu ilk kez duyanlar şu başlıktaki yazıyı okumalıdırlar:

https://panteidar.wordpress.com/2009/10/28/turklerin-musluman-olusu/

Serdar Kaangil


About pante

Araştırmacı sosyal medya editörü...
Bu yazı Din içinde yayınlandı ve , , olarak etiketlendi. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

68 Responses to TÜRK PEYGAMBERLER (!)

  1. mrt dedi ki:

    bu yorumları yazan kişiler yahudi ve yahudi kafasıyla yorumlanmız zırvalardan başka
    birşey değil bu yazıları yazanların dengeli olduğuna inanmıyorum.anca bu konuları bilmeyenleri kandırırsınız.milletin kafasını karıştırmaktan başka bir şey yapmıyorsu-
    nuz.her konuya bir safsata bir yalan kulp takmışsınız.milleti bilgisiz enayi zannetmeyin.

  2. Nihat Altilar dedi ki:

    ilim ve bilimde gereklidir

  3. seyıt baha safavı dedi ki:

    kardes adam gıbı arastır sonra yazı yaz.arablar ısmaılın soyundan gelmıyor.ısmaılden ve ıbrahımden daha onceden arap vardı zaten.ısmaıl araplardan kadın aldı ve arapların arasında yasadı ve soyu zamanla araplastı.hasımıler tek ısmaıl soyundandır dıyer araplar ıse ısmaılın soyundan degıllerdır.

    • Tengri Menem dedi ki:

      M.ö. 2000’li yıllarında Sümer Ur kentinde yasamış olan İbrahim peygamberin yahudi olması mümkün değil, çünkü o dönem daha yahudilik diye bir inanç, İsrail oğulları diye bir kavim dünyada henüz oluşmamıştı.
      Arapların millet olarak daha çok sonraları tarihte yerlerini almalarından dolayı kök kimlik olarak Arapların İsmailden sonra oluştuklarını iddia etmek tarihi verilerle uyuşmamaktadır.
      Eski ahit İncilde (Telvin/yaratılış 11:27-31; 15:7.) ise İbrahim peygamber
      daha sonraları Ur kentini ele geçiren Keldaniler döneminde yaşadığı belirtiliyor. İncil yorumcuları Ur kentinin çok sonraları keşfedilmesi ve
      İncilin yazıldığı çağda bu kentin bilinmemesini bir mucize olarak öne sürmektedirler !!!
      Oysa Keldani uygarlığının en parlak dönemi m.ö. 700’lü yıllarıdır. Tarihçiler bu uygarlığın oluşumunu en geç m.ö. 800’lü yıllara dayandırmaktalar. Yani eski ahit verilerine göre İbrahim peygamber m.ö. 600-700’lü yıllarında Keldani uygarlığında yaşamış oluyor !!!
      Eski ahit Tevrat hesabına göre İbrahim peygamberin torunu Yakup ise m.ö. 1700-1500’lü yıllarda yaşadığı sonucu çıkmakta.
      İbrahim peygamberin torunundan 1000 sene sonra nasıl yaşadığına dair umarım Vatikan ve yahudi rabinleri akli ve bilimsel bir açıklama yaparlar. Yine İncile göre Yakub’un oğullarından olan Judan’ın ismi yahudilik inancına ismini vermişti.
      Oysa İsrail oğulları ile ilgili verinin ilk defa mö 1200’lü yıllarda eski Mısır Merneptah stelinde yazılmış bilgi, tarihte İsrail oğullarının kavim olarak oluştukları kabul gören tarihsel en eski bilgidir.
      Yukarıda verdiğimiz bilgilerde fark edildiği gibi rakamlarda tutarsızlaklar görülmektedir. Keza Mısırlıların yaptıkları ilk İsrail oğulları tanımlamasından önce İsrail oğullarının kendi yazdıkları yazıtları yoktur.
      En eski yazıtları olan Tevrat ise m.ö. 600’lü yıllarında yazılmaya başlanmıştı.
      Bu bilgilerde de Tevrat yazarları olan rabinlerin yine tarihi verileri gösteren rakamlar içinde çuvalladıkları görülüyor.
      Araplar ise İsrail oğullarından daha çok sonraları oluşmuşlardı.
      İlk Arap tanımlaması diyeceğimiz bulgu m.ö. 853 yılında Asurlu kral III Salmanzar’ın isyancı Gindibu Aribi isimli bir prensle savaştığından söz edilen yazıtlar bulunmuştu. M.ö. 530 yıllarında Pers yazıt belgelerinde Arabaya ismimli kavimden fazlaca söz ediliyor.
      Kapsamlı biçimde derli toplu Arap/Arabiya tanımlamasını ünlü Yunan tarihçi Herodot’un yazılarında görmekteyiz.
      Heredot, yazılarında Arapları, “çöl adamı, çölü geçen insanlar” olarak tanımlamıştı. Heredot tanımlamalarındaki insanlar Arap yarım adasınıda kapsayan bölgede yerleşik düzene geçmemiş konar göçerler olan bedevi dediğimiz insalardı.
      Keza Arap yarım adası çöl ikliminden dolayı yerleşime elverişli bir bölge değildi.
      Konar göçerler olan bu insanlar genellikle çadırlarda yaşıyor, vadiler arasında dolaşıyorlardı.
      İbrahim’in oğlu İsmail zamanında arap diye bir kavim henüz oluşamış, tarihte arap diye bir kavimin ismi yoktu ki Sümeri olan İbrahim’in oğlu İsmail arap olsun.

  4. Haydi be zırbalamayın…Türk Peygamber varmış,mış..Peygamber kelimesi farısça.Türkçe Yalvaç demektir.Arapça.Nebi veya Resul demektir…Türkten peygamber hiç gelmemiştir..Gelmişdiyenel işkembeden atan zavallılardır.

    • YOK YA ARABA YAHUDİYE İNANIYORSUNDA İNANDIĞIMIZ KURAN ADI GEÇMEYEN HER KAVMİN HER IRKIN PEYGAMBERİ OLDUĞUNU SÖYLÜYOR SİZE GÖRE O DA O ZAMAN İŞKEMBEDEN ATIYOR BİLİM DEN YOKSUN ARKEOLJİDEN YOKSUN ZAVALLI

  5. sivaslu dedi ki:

    ya ateist kardeşlerim Türk peygamber gelmemiş diyorsunuzda kanıtlayamıyorsunuz. bizim kanıtımız kur’an ise her kavme gönderildiğini söyler, cehaletiniz tavan yapmış atıp tutuyorsunuz Türkler göktanrıya nerden inandı, savaş ve cihad nasılda örtüştü, yardım severlik islamdan önce Türklerin ikinci ismi değilmiydi, şuan bile olmayan namus anlayışı vardı.
    birde Hz. Musa’ya laf etmişin hiç bir hakkın yok bilader. sende biliyorsunki incille şuanki incil adlı hikayenin yakından uzaktan alakası yoktur. gerçeğini oku ondan sonra yorum yap ve paylaş.
    sizlerin karşısında kitap gibi sessiz olmak ister gönül ama dayanamıyoruz kafanızı şişirdik kusura bakmayın. tatmin ettim kendimi sizlerin şeytanın yolundan dönmeyeceğinizi bile bile lades. Alalh sizleri ıslah etsin..

    • MaMaLi dedi ki:

      sivaslı!(bilader)değil birader olacak))(gök tanrı)değil kök tengri olacak sen önce bunları öğren,sonra yorum yazarsın))kök tengri( mavi gök)demekdir oki)))

  6. fahri dedi ki:

    anlaşılan bu yazıyı yazan iyi işkembeden atmış neden insa oğluna uysrıcı gönderen Allah türklere neden göndermesin

  7. Satsan dedi ki:

    Nasıl olsa hepimiz Ademden gelmiyor muyuz.Onu geçtim Tuhfanda Nuh ve çocukları dışında herkes ölmedi mi?Biz hala neyin dalgasını yapıyoruz.Bu dünyada tek bir insan ırkı var diğerleri sonradan türetilmiş ayrılmış yapma ırklar.Hem hangimizin Türk olduğu %100 kesin.200 Yıl öncesini bilmiyorsun ki?Bence bu muhabbetler çok saçma.Biz bugünün türkleriyiz ve belki torunlarımız başka bir ırkı benimseyecekler zorla,hileyle,bilmeden.

  8. tarih dedi ki:

    Hz.Muhammede ‘sanki yakın arkadaşıymışgibi Muhammed diyenbirinden
    Dünyaya 124.000 peygamber gönderildiğine inanmayan birinden
    neler öğrene bilinirki.
    bu yazıyı yazan içimizdeki psikolojik savaş erleri bizi gerçek tarihimizdenn uzaklaştırıp kendi bağnaz batı merkezi tarihini bize yutturmaya çalışan bir adam.allah aşkına bu adama inanmayın.acaba bu yazıyı yazan öntürk tarihini biliyormudur. türk tarihini bilmeden yazmış.

    • Gencer dedi ki:

      Bi saysana şu 124.000 peygamberin ismini kardeşim.Sayda utansınlar.

    • MaMaLi dedi ki:

      Sen türk sen önce kendi atalarının inancına sahip çık sen arapmısın,arap,üç kağıtcılarının dinine mensupsun?

      • emre dedi ki:

        sadece araplara mı geldı ıslamıyet ? ne gereksız ne cahıl bı yorum bı konu hakkında yorum yapman ıcın o konu hakkında bılgı sahıbı ol ınan demıyorum demem de ama arastır oyle bısı yazmaya calıs ALLAH hıdayet nasıp etsın

  9. murat dedi ki:

    hepsi yalan yanlis bilgiler direk kendi kafasindan uydurmus veya uyduran birinin agziyla yazmis o yuzdende kimse inanmamis yalanlar herzaman rahatlikla hissedilebilir

    • MaMaLi dedi ki:

      murat!ne güzel bak kafadan uydurulmuş diyorsun ,demekki,kafa varki,uydurmuş sizin gibi o kafaının içinde çakıl taşı yok))

  10. el-debbus dedi ki:

    ben şu son yoruma dikkat çekmek istiyorum türkler kılıç zoruyla müslüman yapılmış eğer arablar bizi kılıçla zorla müslüman yapmışlarsa ALLAH onlardan razı olsun bizi zorla doğru yola getirmişlerse ki ben buna inanmıyorum PEYGAMBER efendimiz s.a.v. konstantiniyeye feth eden ne güzel komutandır ordusuda ne sanlı bi ordudur buyuruyor ayrıca ALLAH TEALANIN DOĞUDA İSLAMI KORUYAN ordusu vardır derkende çinlilerden veya ruslardan bahsetmiyor TÜRKLER VE ARABLAR islamın teel taşlarıdır.ceddimiz bunu açıkça göstermiştir. ALLAH arab sahabe ve müminlerden ve müslüman allahın dinini yaymak için uğraşan akıncı türk dedelerimizden razı olsun,,, onların sayesinde ezanı-muhammediye ve islamı dünyanın her yerinde temsil eden sembolümüz hilalimiz dalgalanıyor OSMANLIDA 3 hilalimiz ülkemizde şehit kanıyla sulanan ay yıldızımız ve tunusta libyada cezayirde pakistanda ve dünyadaki diğer ismini sayamadığım ülkelerdeki hilalimiz ve ay yıldızımız ALLAHU-AKBAR

    • tamer dedi ki:

      helal olsun kardeşim çok doğru bir yorum yapmışsın kutlarım seni teşekürler Allah senden razı olsun

    • bahadir dedi ki:

      hadi ordan sende kilic zoruyla musluman olduk yalan degil bedeviler o donemde yuzbinlerce turku kilicdan gecirdi kalkmis arabi savunuyorsunuz dalmalar

      • alonemikado dedi ki:

        her kavime peygamber gelmiştir neden zorunuza gidiyor türklere peygamber gelmesi baksanıza tarihimizi silmişler yeryüzünde gerçek anlamda ismaı yaşayan türklerden başka kaç millet var

      • Bilal Çapar dedi ki:

        Biz kılıç zoruyla Müslüman olmadık, ama o peygamberlerde Arap ‘dırlar.
        Biz, Müslümanlığın zevkini ve sefasını görerek Müslüman olduk.

      • murat dedi ki:

        Türk soyunun cesaretinden ve savaşçılığından bahsediyor sonrada Türkler, Araplardan korktuk öyle müslüman oldu diye ahkam keser Türklere korkaklık ve yalakalık iftirasını edersin.. Görülüyorki Müslümanlıkta, Türklükte sizlerden çok uzak. Sizin üstünüzde ne Yüce Rabbimin şefkati ne de Türkün cesaret ve mertliği var. Sen ve senin gibiler ancak zoru görünce korkuyla ”bende sizin gibi inandım” der, korkun geçincede senin gibi düşünenlere, onlarla dalga geçtim diye övünürsün.Yüce Rabbimi seviyorum bana islamiyet yoluyla doğruluğu ve şerefli olmayı öğrettiği için.

      • emre dedi ki:

        savasta yenıldık korktuk dıye olmadık musluman sadece ıslamı yasam tarzı bıze yakın gelmıstır kılıc zoruyla cumlesı cok yanlıs

    • ARAPÇI ÜMMETÇİLER ÜMMETÇİLİK YAPMA ÖZELLİĞİ SEVGİLİ EYGAMBERİME AİTTİR (s:a:v) DİĞERLERİ BENİM NE PEYGAMBERİMDİR NEDE KAN BAĞIM OLAN TÜRK KARDEŞİMDİR PUT PEREST ARAPLARI NE ÇOK SEVİYORSUNUZ TÜRKLER HİÇ BİR ZAMAN PUTA TAPAN MİLLET OLMADILAR TÜRK OLUN TÜRK ARAPLARIN İSLAM ADI ALTINDA KÖLESİ OLMUŞSUNUZ

    • Latife dedi ki:

      Kardesim sacmalamanin luzmu yok! Türkler allahin ordusudur ve Biz türkler dogudan geliriz arablarin hangi biri dogudan geliyor Allah askina ? Maide suresinde isaret edilen biziz, Peygamber övgüsüne sahip olan biziz hadisi serifte “allahin doguda ordusu vardir onun adini Türk koymustur allaha karsi gelenlere o onlari yollayacaktir” seklinde hadis vardir. Arablar türkleri zorla müslüman yapmadi! Bizim eski DIN ile islamin arasinda hic bir fark yoktu Cünkü o sira Islam inmeden önce Islami yasayan tek milletik. Neden saniyorsun kilise papazlarinin karsisina hep Türkler ciktigini veya Atilla’ in papaya” siz sasirmisiniz tanrinin oglu mu olur o birdir bunda ihtiyaci yoktur” dedigini kurani kerimdede yazar bu cümle ayni manada peki islam inmeden önce Atilla bunu nerden biliyordu ? Bunu bilim adamlari dahi cikaramiyor bu türkler Islam inmeden önce nasil Islam bilgisine sahip oldugunu Cünkü maide suresinden haberleri yok Allah insanlari cezalandirmak icin bizleri yollar yollamistida o bizi ordusu olarak kilmakla degil bizleri onun Kim neyin ne oldugu bir sekilde yaratmistir Türk tarihini Kurani kerimin anlayisiyla arastirsan Puzzle gibi oturacagini görürsün. Zira arablar doguda degildi dogudan Gelen biziz ve Hala orda yasayan soydaslarimiz var Allah bizleri anadoluya sürdü Cünkü karsimizdakiler hiristiyan ülkeleri arab ülkeleri üstün savasci olmadigi icin bizi oraya yerlestirdi. Ilk Türk Islam devleti ise karahanli devletiydi Islama isteyerek döndüler Cünkü fark yoktu eski dinden o sira karahanliyi kuran yöneten atamiz diger Türklerede islami müjdelemisti ve son anda ulusun hepsi müslüman olmustu. Sonra gazneliler selcuklu osmanli TÜRKIYE cumhuriyeti. Islami arablar korumamistir arab ordularini titreten Türk ordulariydi böylece arab milleti Islam güven ellerde kimse dokunamaz birsey yapamaz diye Biz türklerle karsilasinca endise etmemislerdi. Tarihi okursan daha derinden görürsünki türkler ondan sonra islamin bayrakligini yapmisti ve tek basina korkmus kolamis imparatorluklariyla dünyaya yaymisti. Burada Biraz arab milliyetciligi yapmisin güzel kardesim bizler elhamdüllilah müslümaniz ama arab degiliz. Bu yüzden Türk tarihine onlari katamasin helede Islami tek basina koruduktan yücrltikten sonra. Hic bir arab imparatorlugu yok ki islami yaysin korusun onun icin savassin. Islam demek arablasmak demek degildir bu kutsal kitabimiz Hz.Muhammed sav indirilmistir kendiside arabtir bu yüzden dine bagliyiz ama arablasamayiz Allah Böyle birsey Emretmiyor “ben sizi farkli dillerden irklardan görünümlerden” yaratim der. Tabi günümüzde arablar bir yabanciyi müslüman yapmadan önce kendi kültür törelerinide verir özünden cikarirlar arablastirirlar sonra islami ögretirler yani Islami onlar kültür töreleriyle baglarlar Islam diye milleti arablastirirlar oysaki Kurani kerimin hic bir yerinde arablara Indi diye kültürünü törelerini önemseyin arablasin yazmiyor. Tabiki bizde Peygamber efendimiz sav severiz ama Biz arab degilizki arablasalim. Ilk Türk müslümanlari karahanlidan önceydi ama arablarin irkciligi yüzünden Islam dininden cikmislardi. Buda iste büyük bir kanitidir. Arablara Biz hep yardim Ettik ederizde ama söz konusu Biz olunca etmezler Cünkü Biz türküz bazilari hata islami kullanip Türk düsmanligi dahi yapar.

  11. Mete Han dedi ki:

    bu tarz insanlara Allah hidayet nasip etsin bu kadar da savsata olmaz Araplar- Türklerle tarihte iki kere felan karşılaşmışlardır bunların birinde biz yendik diğerinde de çinlilere karşı beraber savaştık ve İslam dini kendi dinimize yakın olduğu için İslamı benimseyip ona göre yaşayıp hareket etmiş bir milletiz kaldı ki İslam da zorla dine sokma diye bir durum yok bunu yazan paylaşan arkadaş kafasında ki Din düşmanlığını yazıya aktarıp milleti kandırmaya çalışmış kaldı ki Kuran da her kavme bir müjdeleyici gönderdik deniyor bu tarz yazılara Müslümanlar olarak daha dikkali olunmalı Allah ım senin gibilere hidayet nasip etsin ne diyelim Hidayet nasip etmezsede YA KAHHAR C.C ismi şerifiyle Kahreylesin

  12. alpay dedi ki:

    saçmalıkta ibaret

  13. Ali dedi ki:

    Efendimize ismiyle hitap edecek kadar bedbaht. Yazının içinde peygamberlerden arkadaşın gibi bahsedipte eline geçecek. Onlar büyüklüklerinden birşeyler kaybetmez. Aksine sen küçülürsün. Allah seni hidayete kavuştursun. Müslüman olmadığın kesin. Hastalıklı fikirlerini kendine sakla.

  14. exhorder dedi ki:

    semavi dinler, temelde aşağı mezopotamya uygarlıklarından ilki olan sümerlerin mitolojisine, dini inanışlarına dayandığından ve ondan babil yazmalarına, hammurabi kanunlarına, babilden de tevrat, incil ve kuran’a geçtiğine göre tamamen semitik bir yapıya sahiptir. aşağı mezopotamya’da sümerlerden itibaren kurulmuş bütün uygarlıklar semit halklarının eseridir. haliyle de peygamberlerin sadece arap ve yahudi, ibrani olmasından doğal bir sebep yok. eğer gerçekten multivers bir tanrı sözkonusu olsaydı, her yerde peygamber olurdu. ancak kuranda adı geçen bütün peygamberler arapça isme sahiptir. aynı şey tevratta geçen kişiler içinde geçerli, adları temelde ibraniceye semit bir dile dayanır.

  15. YavuzSelimKEKEÇ dedi ki:

    ALLAH! deyip yürüyende,
    gürül gürül gürleşiriz.
    kalpler murada erende,
    kainata yerleşiriz.

    Hakk yolda, yok durağımız
    yanar her an çerağımız.
    bulamazsak şükür eder;
    az bulursak üleşiriz.

    yanar ateş, erir demir
    adımız Yafes’ten gelir.
    yedi düvel bir olsa da,
    her biriyle güreşiriz.

    yönelince tek hedefe
    aydınlanır bin şerefe
    işte mizan,işte kefe;
    yükselince titreşiriz.

    kırk yiğit er pusat ile…
    ne kin bilir, ne de hile.
    gelse kafile kafile;
    herkes ile dilleşiriz.

    sevgide yoktur eşimiz
    pusuyla yoktur işimiz
    gönül eri her kişimiz
    dosta dostuz; halleşiriz.

    hilalimiz gök burcunda
    canlarımız hakk borcunda
    haksızlığın korkuncunda
    şimşek şimşek erleşiriz.

    kökümüz bir, neslimiz bir
    her dudakta, tek bir Tekbir
    gelse cihan üstümüze
    Hakk yolunda derleşiriz.

    kolayı var, çetini var
    kindarların hep kini var
    türküz, umut dergahına
    zincir zincir ekleşiriz.

    kah uçtayız, kah derinde…
    karanlığın seherinde.
    bu dünyanın her yerinde;
    asırlardır kökleşiriz.

    kimseler gülmesin sakın!
    zafer mi? ufukta yakın!
    bunca kulu yüce RABb’ın;
    Şehidlikte bekleşiriz.

    bir dokunsam su uyanır
    neslim Adem’e dayanır
    bütün cihan beni tanır
    durmaz akar, selleşiriz.

    iki cihan’ın serveri
    güzel ahlakın önderi
    peygamberler peygamberi
    MUHAMMED’de birleşiriz.

    iman, kinle alsa darbe
    ruh, nefs ile girer harbe
    ALLAH’ım aşk ver her kalbe;
    kulluğunda hürleşiriz

  16. Ihvan dedi ki:

    SUSUN VE GIDIN TOVBE VE NAMAZI EDA EDIN

  17. Özgür dedi ki:

    Arkadaşlar,bu konularda yorum yapmak bence hiç iyi bir davranış değil,ortada bir kitap ve peygamber var neden insanların kafasını karıştırıyorsunuz bilmediğiniz konulara saçmalık deyip günaha giriyorsunuz,inanmıyorsan da bu sana kalsın neyin peşindesin ilk yorumu yapan arkadaşım!Allah(cc) kalbine hidayet verir inşallah.konu tarih değil islam ve din dikkatini çekerim.Hz Nuh A.s nerede yaşamışsa yaşamış araştırmak güzel tabi ki ama rivayetlere ve yorumlara dayalı kesin ibareler kullanmak hoş değil dikkatli ol ..

  18. Muhammet ŞAFAK dedi ki:

    Tesadüfen okuduğum bir yazı ama sonuna kadar okuyup gülme ihtiyacımı karşıladım.Türk ve İslam tarihinden nasibinin almamış, tarih konusunda bir bilgi kırıntısına sahip olmayan, Allah katından indirilenin yalanlayan bir makale.
    Evet her kabileye peygamberler gönderilmiştir; Kuranda ve diğer kitaplarda bu apaçık belirtilir. Ancak kutsal kitaplarda adı geçen peygamberler genellikle Arap coğrafyası dolaylarındadır.
    Türkler islamiyeti kılıç zoruyla seçti demek tam bir cahillik ilanıdır. Bir tarihçi olarak sizi bu sözünüzden dolayı kınıyorum.
    Evet peygamberlerin ırkı hakkında halk arasında sizin gibi bilgisizlerin yaydığı saçma hurafeler vardır. Ancak her peygamber kendi kabilesinden sorumludur. Yanlızca peygamberlik mührünü kapatan Muhammed (s.a.v) tüm insanlığa gönderilmiştir.
    Her peygambere Musa(a.s), İsa(a.s) ve Muhammed(a.s) kadar iman eden olmamıştır. Kimisi kimseyi kendine inandıramadan kendi kavmi tarafından öldürülmüş veya tüm ömrü boyunca bir kaç kişiyi kendine inandırabilmiştir. Kaldı ki Türk coğrafyalarına baktığınızda Göktanrı inancının Musevilik, Hristyanlık ve İslamiyet gibi bir çok dine yakın olduğunu göreceksiniz! Acaba türkler niçin kendilerine putlar yapıp onlara tapınmamış diye sormamak tam bir aptallık olur.
    Muhammed(a.s)’dan önce gelen dinlerde Allah(c.c) ismi önplanda değildi, önemli olan tek bir tanrıya iman etmekti.

  19. kadir dedi ki:

    kuranı kerimin bir ayetinde “Böylece biz sana geçmiş peygamberlerin bazılarından bahsediyoruz. bahsetmediğimiz birçok peygamber vardır.” diye bildiriyor yüce allah. her ümmete peygamber gelmiştir. fakat bunu yüce allahtan başka kimse bilemez. mesela amerikaya bir peygamber gelip gelmediğini kimse iddia edemez. bu kuranı kerimin bildirileridir. sadece kuranda yazılan kadarıyla yetinmeliyiz. ayrıca hangi peygamberin hangi milletten olduğunun hiçbir önemi yoktur. hz.nuhun türk olduğunun hiçbir ispatı olamaz. zaten nuh tufanından sonraki milletlerin ataları gemiye binenlerdir. böyle iken nasıl olurda hz.nuhun türk olduğu iddia edilir….

    • rammsteinn dedi ki:

      her ümmete 1 peygamber gelmiştir tamam bazı rivayetlere göre 124bin civarı. bunun 3-4 tanesinin başarılı olduğu açık. el-ilah gaybı biliyorda,hangi peygamberin başarılı olup olamayacağını nasıl bilemiyor?
      inat eden inanmayan kavimleri kalbini mühürleyip neden üzerlerine çekirge bit pire gönderiyor????

      • murat dedi ki:

        Rabbim sen ve senin gibilere uyarıcı gönderiyorki sonra cehenneme gönderilirken ‘Rabbim beni bir daha dünyaya gönder sana kullukta bulunayım” bahanesine başvurmayasın diye. Allah her kula her kavme ya bir uyarıcı yada bir Nebi göndermiştir. Allah zamandan münezzehtir. Allah için zaman yoktur. O en eskiyi ve en sonrayı bilir. Zaman yaratıklar için vardır. Senin cennetlik yada cehennemlik olduğunu seni daha yaratmadan önce bilir. Ama elbet seni cehennemlik yaratmaz senin ne yapacağını, tercihlerini nasıl kullanacağını, yaptıklarını ve yapacaklartını bilir.. sen bile en iyi arkadaşının veya evladının yada eşinin bir söz bir davranışın sonrasında ne yapacağını eksik zekanla anlayabilirsin.Allah seni meyhaneye göndermez ama senin oraya gideceğini ezeli ve ebedi ilmiyle bilir. Peygamberleri Allahu Teala başarılı olsunlar diye değil Tebliğ etsinler ve hayatları yaşantıları ile insanlara örnek olsunlar diye gönderir. Doğruluk insanlık öğrensinler başkalarına zarar vermesinler diye peygamberler vasıtası ile kurallarını gönderir. Sizin giblerin derdi de bu zaten. İnsanca değil kafama göre yaşayayım kimseye hesap vermeyeyim..Hangi peygamber insanlara zararlıyı emretmiş ? ?? Bu kadar büyük bir Allah ve Peygamber rahatsızlığı .. neden ? ?? Rabbim bok böceğini yarattıysa elbet bir bildiği vardır. Pirenin miğdesini, mikrobun ağzını, sivrisineğin gözünü kim yarattıysa elbette senide Güneşide o yaratmıştır. Sen Rabbini göremiyorsanda Elbet Rabbim seni ve yaptıklarını görüyor. Sonra çıkıp etrafa Allah yok demen de vicdanını rahatlatmıyor. Sadece şeytanın yaptığı gibi sende kendini oyalayıp duruyorsun. Ölüm ise aniden geldiğinde Allahı BİLEREK inkar etmenin sonucu olarak hesabın görüleceği anda gelince ölürken ki ızdırabın ve korkun çok buyuk olacak.

    • Abdullahabdal dedi ki:

      ALLAHIN BÜYÜK YALANI”AYETLERİMİ BEBEKLER VE HAYVANLAR YALANLADIKLARI İÇİN TUFAN DA BOĞDUM”

      ARAF-64.Biz de onu ve gemide onunla beraber bulunanları kurtardık.Âyetlerimizi yalanlayanları da suda boğduk.

      1-Allah Nuh’a hangi kitabı vermiş? Bu Ayetler nerede?
      2-Dünyada yaşayan küçücük bebekler ve çocuklar
      bu ayetleri nasıl öğrenmiş!! yalanlamışlar ki boğmuş?
      3-Allah bir bahane uydurup Bebekleri boğuyor mu?
      Yoksa Kuran mı Kutsal kitap değil mi?

      KURANIN BÜYÜK YALANI”NUH TUFANI”

      1-Nuh’un Güney Amerika dan Lamayı alıp gelmesi sırasında kullandığı araç nedir?
      2-Asya ya Pandayı almaya gittiğinde,Avrupa da yaşayan boz Ayı yaşlanmamışmıdır?
      3-Nuh Amerika kıtasına gidip “Lama”yı alıp tekrar nasıl yerine götürebildi?
      4-Avustralya kıtasına özgü kanguruyu hangi sürede gidip aldı ve tekrar götürüp o kıtaya bıraktı?
      5-Nuh Fili gemiye getirinceye kadar diğer hayvanlar nerede beklemişlerdir?
      6-Bu canlıların bakımları yemekleri temizlikleri nasıl yapıldı?
      7-Milyonlarca hayvan türünün birbirinden çok farklı günlerce yiyeceği yemeği geminin neresine sığdırdı?
      8-Aslan,kaplan,Sırtlan,çakal,panter,puma,çitanın beslenmesi için kaç tane beslenme hayvanı gemiye alındı?
      9-Tatlı suda yaşayabilen canlılar karmakarışık olmuş tuzlanmış suda nasıl yaşamlarını sürdürebildiler?
      10-Allah hayvanların ölmesini önleyecek başka bir çözüm bulamaz mıydı?
      11-Tufana ne gerek vardı? Milyonlarca hayvanı taşımaya ne gerek vardı? Öl dedi mi ölürdü!!
      12-Mısır uygarlığı piramitlerinde neden sel baskını izleri yoktur?

      • bilal dedi ki:

        Abdullahabdal ! Maddeler halinde ileri sürdüğünüz iddiaların tümü geçersizdir. 1- Hz.Nuh’un Tufanı bölgesel olup,sadece ona inanmayan ve taşkınlık yapan kavminin bulunduğu bölgeyi kapsamıştır.Yani Mezopotamya da yaşan ve taşkınlık yapan kavmi boğulmuştur. Tufan bütün dünyayı,bütün insanları ve hayvanları kapsamamıştır.HÜD-25: Ve lekad erselna Nuh’an ila kavmihi…..’’ Muhakkak ki biz,Nuh’u kavmine gönderdik…..’’ Demek ki hz.Nuh sadece kavmine (Sümerlere) gönderilmiştir. Bütün dünyaya ve insanlara gönderilmemiş ki,Tufan genel olup inanmayan bütün insanlar ve hayvanlar boğulmuş olsunlar.2- Bütün hayvan türlerinden birer çiftin gemiye alınması da söz konusu değildir.Çünkü Tufan genel değil,bölgeseldir.Bu nedenle bütün hayvan türlerinden birer çiftin gemiye alınmasına gerek olmamıştır.Söz konusu ayeti yanlış algılıyorsunuz. Ayet şöyledir. HÜD-40: Kulnahmil fiha min külli zevceynisneyni…’’ Biz,Nuh’a dede ki, (Elinizdeki hayvanlardan) birer çift ile (boğulacağına dair) aleyhinde söz geçmiş olanlar dışında aileni ve inananları gemiye yükle…’’ Görüldüğü gibi hz.Nuh ve ona inananların besledikleri evcil hayvanlardan birer çiftin gemiye alınması emredilir… Elindeki evcil hayvanların dışında hiç birinin gemiye alınması emri yoktur ve gerekmezdi de. Çünkü Tufan genel değildi ki bütün hayvanların boğulması ve neslinin yok olması söz konusu olsun.!!! 3-A’RAF-64: Fekezzebuhu feenceynahu velleziyne ma’ahu filfülki ve ağraknalleziyne kezzebu bi ayatina….’’ Biz de onu ve gemide onunla beraber bulunanları kurtardık.Ayetlerimizi inkar edenleri de (suda) boğduk…’’ Ayetlerimizi yalanlayanları boğduk ‘’ ifadesi ile cezalandırılan sadece inkar edenlerdir.İnkar konumunda olmayan küçükler ve Tufan bölgesindeki hayvanlar ceza olarak değil,fizik kuralları gereği olarak ecelleriyle boğulmuşlardır.Yani yüce Allah,onlara Tufana kadar yaşama olanağını takdir etmiştir.Bunlar inkar konumunda olmadıkları için cezalandırılmış değiller.Yüce Allah onlara sadece kısa bir ömür biçmiştir. Yüce Allah’ın evrene koymuş olduğu fizik kuralları gereği olarak bir yerde deprem olduğu zaman çocuk,genç, yaşlı,inanan,inanmayan vs.aralarında nasıl bir ayırım yapılmıyorsa, Tufan bölgesinde olup,gemiye binmeyenler arasında da ayırım yapılmamıştır..Bu durum yüce Allah’ın evrende oluşturduğu fizik kuralları gereğidirCeza olarak boğulanlar sadece inkar eden- lerdir.İnkar konumunda olmayanlar ise,ceza olarak değil,evrenin fizik kuralları gereği boğulmuşlardır. Bunlar boğulmamış olsaydılar yine de öleceklerdi.Ama fizik kuralları gereği Tufanla ecelleri kısa olmuştur… Hz.peygamberin kızı hz.Fatima dışında bütün çucukları da küçük iken ölmüşlerdir.Bunlar da mı cezalandırılmıştır.? Hayır,ecelleri gel- diği için küçük iken ölmüşlerdir… Tufanda boğulan çocuk ve hayvanların da ecelleri o güne kadar takdir edilmiştir.Onlar inkar edip suçlu oldukları için boğulmuş değiller…. Bu nedenle yukarıdaki iddialarınız geçersizdir… Saygılar…

      • emre dedi ki:

        cahıllıkte dıbı gormek buna denır az arastırma sadece beyın bedava 🙂

  20. rammsteinn dedi ki:

    çekirge bit pire olayını yanlış anlamışsın. ben bu canlıları niye yarattı demiyorum. laf dinlemeyen kavimlerin üzerine niye haşareleri gönderiyor anlamında yazdım.amaç cezalandırmak ise niye dünyada hayattayken bu ceza.? işaret göndermek ise neden anlaşılır bir şekilde yapılmadı bu işaret gönderme? mesela bulutlardan oluşan bir yazı (bana iman edin) olsaydı. herkes inanırdı. hiç bir savaş olmazdı. bu tarz durumlarda el-ilahın hikmetinden sual olunmaz diyerek topu dışarı atmayın

    Bunun üzerine biz de ayrı ayrı mucizeler (ayetler) olarak, üzerlerine tufan, çekirge, buğday güvesi, kurbağa ve kan musallat kıldık. Yine büyüklük tasladılar ve suçlu-günahkar bir kavim oldular. (7/133)

  21. AZIZ KEMAL BURKAY dedi ki:

    TEK KELIMEYLE HARIKA…. SUKRAN VE MINNETLERIMI SUNUYORUM BU SAYFAYI VE BU HARIKA BILGILERI HER KIM HAZIRLIYOR VE YAYINLIYORSA…

    AZIZ KEMAL BURKAY

  22. AZIZ KEMAL BURKAY dedi ki:

    YUCE ALLAHIN CENNETININ YERLERI VE GOKLERI DURDUKCA, MUSTAFA KEMAL ATATURKUME RAHMETLER YAGSIN…

    EY CAHIL ARKADASIM: NUH, DIGER TARAFINDAN OKURSAN HUN OLARAK KARSINA CIKAR… BU TARIHTE BINLERCE ETHIMOLOGYCAL TRANSFORMAYSONLARINDAN BIRISIDIR… ANGARA KELIMESININ ANKARA OLDUGU GIBI……

    NUH DAHIL BUTUN PEYGAMBERLER VE HATTA KENAN OGULLARI TURK OGLU TURKLERDIR… ANCAK SAF KAN TURKLERDIR… SENIN GIBI 1919 ONCESI KATIKLASMIS DEGIL….

    TURK OZEL BIR INSANDIR… TEKNIK ANLAMI; TERK EDEN GOC EDEN DEMEKTIR… SOSYAL ANLAMI ISE; TUREYEN, COGALAN DEMEKTIR… BUNU TARIHTE ILK KEZ BIZ TESBIT ETTIK…

    UYGUR LISANININ ATASI SANSKRTICEGIR VE SUMMER DILLERININ DE, HEBREW VE ARAMI DILLERININDE ATASIDIR… HENUZ GELDIM HINDISTANDAN…

    ALLAH KELIMESININ ASLI, ILLAH DIR… BINLERCE SENEDIR HINDISTANDA ILLAH-ABAD ADLI SEHIR VARDIR… 1091 DE MUSLUMANLIGI KABUL ETMELERIYLE BU SEHIR ILLAH ABAD VE ALLAH-ABAD OLDU… HALA AYNI KOORDINATLARDA DURMAKTADIR….
    BUTUN DINLERIN ANA VATANI HINDISTANDIR… 99 LUK TESBIHLERI, KAFALARINDAKI SARIKLAR, IBADET SEKILLERI, SECDE VE RUKUU SEKILLERI AYNI… HEMDE BINLERCE SENEDIR….

    BU IFADELERIM ALLAHIN VE DINLERIN INKARI DEGILDIR… BEN CIDDI SEVIYEDE DINDAR BIR ARASTIRMANIM….

    KABEDE IHRAM DEDIGINIZ SEY BINLERCE SENEDIR TIBETTE, HINDISTANDA, RAHIPLER TARAFINDAN HALA GUNUMUZDE DE DEVAMLI OLARAK KULLANILMAKTADIR, SOL TARAFLARI KAPALI, SAG TARAFLARI ACIK… AYNI ESKI ROMA SENATORLERI GIBI…. AYNI KABEDEKI HACILAR GIBI…..

    ARAPLARIN ICINDE SENELERIM GITTI… EZHER DE YUZLERCE KONFERANSIM VAR… BEN ALLAHA INANAN INSANA AZ RASLADIM DERSEM INANMAZSINIZ BANA… SIZ BILIRSINIZ….

    YUCE ALLAH KUR’ANDA HIRZISIN ELINI KESINIZ DEMIYOR, HIRSIZIN ELINI HIRZISLIKTAN KESINIZ DIYOR….

    SURATINDA SAKAL DENEN KILLARIN SUNNET VEYA MUBAREK OLDUGUNU CIGIRIYORSUN, KICINDA BITEN KILLAR NEDEN MUBAREK DEGIL DIYE DUSUNEMIYORSUN….

    SUNNET DIYE ELLE YEMEK YERSINIZ REZILLIGIN UST SEVIYELERINI OYNARSINIZ… ELLE YEMEK YEMENIN DE ANA VATANI VE HALA DEVAMI HINDISTANDADIR…

    “YA MUHAMMED, SENI CAHILLERLE BIRLIKTE OLMAKTAN MEN EDERIM ” KUR’AN..

    KURANDA BAS ORTUSU DIYE BIR SEY YOKTUR… ZAMANIM OLURSA ACIKLARIM BU COK YANLIS ANLASILAN KELIME VE IFADEYI…

    BENIM KURANDAN SIMDILIK 35 DEVASA BULUSUM, ICADIM VE KESFIM VAR….KURAN HENUZ ANLAYAMADIGIMIZ HER CAGA CEVAP VEREN VE MATEMATIK BILGIMIZ ARTTIKCA ANLASILABILECEK EVRENSEL BIR GERCEKTIR…

    NE SENIN GIBI MASKARANIN ZAN ETTIGI SEYDIR, NE DE SENIN GIBI INKAR EDEN HOKKABAZIN ZAN ETTIGI BIR DEGERDIR….

    BAKARA / 261 ; BU AYETTEN 1400 SENEDIR SU MESHUR MUFESSIRLERINIZ NE ANLADINIZ… ZART VEYA ZURT, DEGILMI?

    BEN 1 TEK DANEDEN TAM 700 TANE DANE ELDE EDILEBILECEGINI ANLAMISTIM VE BASARDIM…. BU BULUSUM DUNYADA ACLIGIN SONUNU GETIRECEKTIR….

    KUR’AN ONCE UYGURCAYA VE AKABINDE SANSKRITCEYE CEVRILMEDIKCE KUCUK BIR CEMERIN ICINDE CEHENNEM ZEBANIISI GIBI DOLASACAKSINIZ….

    BU YUZDEN BUHARALI ZEMAHSERI TEFSIRI HER SEYIN UZERINDEDIR… ANCAK AKILCI OLDUGU ICIN MASKARA KADERCI MUSKACILAR TARAFINDAN DISLANMISTIR….

    HER BIR KADERCI BILMEDEN YUCE ALLAHA SIRK KOSMAKTADIR…
    ALLAH ONCE AKLI YARATTI, HEMEN TA-HA SURESINI OKUDU… INSAN YARATILDIGI ANDA ISE YASIN SURESINI OKUDU…. BU GERCEK BIR HADISTIR…

    YASIN SURESININ IKINCI AYETI ” HIKMET DOLU KUR’ANA YEMIN OLSUNKI” HIKMET KELIMESININ DE BIR TEK ANLAMI VARDIR… FEN BILIMLERI DEMEKTIR…

    SELAM VE SAYGILARIMLA

    • AbdullahAbdal dedi ki:

      Bu kadar Kuran bilgisinden yararlanmamız lazım,,
      Türkçeye çevirenler onlarca arapça tahsili yapan kişiler kuranı çeviremiyor öylemi?

      Evet haklısınız..Çevirinin en zoru…

      “Herkesin, değişik çevrelerin , menfaatine yarayacak şekilde çevirebilmektir..”
      Bunu yapabilen çıkmamıştır.
      Yoksa normal çeviriyi her dil bilen yapar..
      Herkesin istediği şekilde Cin ali kitabı bile çevrilemez çünkü..

  23. AZIZ KEMAL BURKAY dedi ki:

    Muhammed SAFAK beye ve her arkadasa selam olsun….

    Kutsal millet Atalarim TURKLER tarihin hic bir devrinde putlara tapmamis ve her kosulda; Yer, Gok ve Denizlerin Calabi (Tanrisi) seklide de dua etmislerdir… buradan hemen sarlatanlik yaparak Turkler 3 ayri Tanriya inaniyordu diyen pek cok cahil tanirim…

    peki bizler bugun ” Ey yerlerin ve goklerin ve aralarindaki her seyin Rabbi olan Allahim ” seklinde dua etmiyormuyuz…?

    “YA HAYYUM, YA KAYYUM YA BEDIUFISSEMAVATI WEL ARDI ” ayni Turklerin duasi degilmidir?

    Insanliktan nasibi dahi olamayan araplara bezenmek, benzemek, gipta etmek sahsiyetsizligin en ilkel versiyonudur… ResulAllah; aslini yitiren, milliyetini yitiren haramdir ” demistir… bu da gercek bir hadistir…

    Sahsiyet sahibi, vakur atalarim TURKLER dunyanin tepside devindigini soylermis…

    bu kesinlikle dogrudur… Plutodan Gunesin ekvatorundan gecen bir cizgi varsayin, goreceksiniz ki, butun gezegenler 1 mm dahi sapmadan O ekvatorlarinin cizgisinde devinirler, yani X ekseninden baktiginizda tum gezegenlerin elips sekilinde sanki bir tepsi gibi diskte devindigini goreceksiniz…

    Ancak Osmanlinin O ucube uyduruk lisaninda bu tur binlerce bilimsel degerler harap olmustur….

    Zumrutu ANKA kusu gibi gercek bilimsel bir degeride O ucube lisan icinde eritmislerdir… Oysa bugun; Amerikadaki INKALARI oraya tasiyan ve yesil isiklar yakan demir kuslarla O topraklara tasindiklarini INKA tarihlerinden tesbit ettim….

    Perude 6000 sene kadar once yapildigi tesbit edilmis iki horguclu deve resimlerini bizzat gordum… iki horguclu devenin de bir tek ana vatani vardir… ORTA ASYADIR… KUTSAL ATALARIMIN YASADIGI TOPRAKLAR…

    ESKIDEN BU YANA GUNUMUZDEKI ZIONIST YALAKALARIDA BU TUR BILIMSEL DEGERLERI ASLA YAYINLAMAZLAR… CUNKU TURKLERIN ARAP USAKLIGI VEYA BATI YALAKALIGI YAPMALARINI PROGRAMLAMAKTADIRLAR…. YANI; ILLUMINATY

    KENDINE GEL GENC ARKADASIM KENDINE GEL….

    Selam, sevgi ve saygilar sunuyorum….

  24. AZIZ KEMAL BURKAY dedi ki:

    bilal diyor ki:

    Bilal Bey, Nuhun tufani malesef Uzak Guney Doguda vukuu bulmus ve SU taskinligi himalayalara kadar yukselmistir… bu da himalayalardaki sadece Hind okyanusu dibinde yasayan canlilarin fosillerinin bulunmasi ile acikca ortaya cikmistir…

    Hindistan devamli olarak Himalayalarin altina ve batiya dogru kayma halindedir… 2 million sene kadar once siddetli bir kaymanin jeolojik kanitlarida ortadadir….

    Nuh tufaninin en acik anlatimi Sumer taplerindedir ve devamli batiyi isaret etmektedir….

    Nuh tufaninin mezapotamya ile en kucuk bir yakinligida yoktur…
    Hatta, sumercede Nuhun GISMA ile kurtuldugunu anlatir… bu kelime gunumuz turkcesinede cizme olarak gecmistir… cizmenin de gorevi sizi suydan korumak degilmidir???

    cok, ama cok yanlis bilgilendiriliyorsunuz… icim yaniyor genc kardeslerimin devamli illuminaty ile beyinlerinin yikanmasina…. hemen her konuda beyinleriniz yikaniyor… din, tarih, bati hayranligi, arap hayranligi veya nefreti ile… bunlarin tamami yanlistir…

    bu yanlislar sizleri icat etmekten, uretmekten alikoymaktadir… gencleri mutlaka bilgisayar oyunlarindan uzak tutunuz… bu vatani bir gorevinizdir….dini odevinizdir….

    selam, sevgi ve saygilar….

    • bilal dedi ki:

      Sayın Aziz K. Burkay ! Nuh Tufanın Mezopotamyada veya başka yerde olup olmasından ziyade,genel olup olmaması hususu önemlidir.Bir çok kaynak Mezopotamyayı gösteriyor. .Ama benim için önemli olan bölgesel olup olmadığıdır.Siz de sümerleri gösteriyorsunuz.Peki Sümerler nerede yaşıyordular ??? Bir çok kaynak hz.Nuh’un kavmi sümerler olduğunu gösteriyor. Boğulan kavim de onun kavmidir… Sizin sümerler demeniz de benim yazdıklarımı doğrular neteliğindedir…Kimin beyini yıkanmış ve yanlış bilgilendirilmiştir.??? Sakın sizin ki olmayasın ? Saygılar..

      • bilal dedi ki:

        Sümerler nerede yaşamışlar ? ” Sümerler-Vikipedi ” ye bakabilirsiniz… Selamlar…

    • Sn Kemal.
      çok yanlış bilgiler veriyorsunuz, sapla samanı tamamen karıstırmışsınız.
      Himalaya sıra dağlarının oluşumu ve yükselmesinin NUH tufanı ile bir ilgisi yoktur.
      Kıtaların oluşma dönemi ve devam eden süreçte milyonlarca yıl önce Akrika kıtasından kopan kara parçasının(Hindistan) asya tabakasının altına girmesiyle Himalaya sıra dağları oluşmuştu. Bulunan deniz canlısı fosilleri bu doğa olayından kalmadır.
      Sankristçe konuşan eski hintlilerde, çinlilerde,Türklerde, eski yunanlılarda da tufan öküleri vardır.
      Bu öykülerin başka uygarlıklarda anlatılır olması tufanın o bölgede yaşandığı anlamına gelmez.
      çünkü bu öykünün yazılı kayıtlardaki tarihi Sümerlerde 5/6 bin yıl geriye gider.
      Bering boğazını geçerek Amerika kıtasına yerleşen asya kökenli Amerika yerlilerinde bile olan tufan öykülerinin semavi inançlarda da olması gayet doğal.

      Nuh Peygamber kimdir;
      Sümer ve Akad yazıtlarındaki tufan ile ilgili bilgileri toplayan bilim insanları, bu yazıt ve çamur katmanlarından edindikleri bilgilerle tufanın m.ö 3500 – m.ö 3300 yılları arasında gerçekleştiğine dair kesin ortak kanıyada varmışlardı.
      Gılgamış destanının anlatıldığı Sümer, Akad ve Hitit yazıtlarında Nuh Tufanı ilgili öykü anlatılmıştı.
      Bu yazıtlarda gerçektende Gılgamışın ölümsüzlük iksirini/ağacını bulabilmek için danıştığı ve büyük bir tufan olacağını göksel varlık Anki/Enki’nin haberdar ettiği Shuruppak kentinde yaşayan Ziusudra isimli bilge kişilikten söz edilmekte.
      Ziusudra’nın yaşadığı kent isminin sonudanki Pak sözcüğü günümüz Türkçesinden lekesiz anlamında kullandığımız “Pak” ve “Ap ak” sözcükleriyle aynı kökten gelmedir. Kanımca önündeki Shuru sözcüğü günümüz Türkçesinde beraber yol alanlar, beraber devam edenler anlamına gelen “Sürü” “Sürmek” tanımlamasından gelmedir, çünkü Anu, karakumda Sümerlerden önce oluşan, sümerlerinde göç ettikleri uygarlıkta isimleri Gök Suriler/Sürüler bazende Süyrüler olarak yazılan bir uygarlık tanımlaması söz konusudur
      Alman asurolog Friedrich Delitzsch ” Sumerische Sprachlehre, 1914 leipzig, s. 206″ eserinde Nuh sözcüğünü Sümerce insan, türemek, tohum anlamına gelen “NU” sözünden Sami kavimlere geçtiğini söylemektedir.
      Poppe, N. Bemerkungen zu G. J. Ramsted´s Einführung. 1990 Helisinki. Eserinde NU/Nuh sözcüğünün Altay/Turani dillerinden olduğunu ve ne anlamlara geldiğini yazmaktadır. Poppe’nin tespitleri şunlardır; Gold dilinde NAI, Kore dilinde NEI, Monğol dilinde ise NIALMA’dır.
      Hepside insan/insanlık anlamında kullanılmaktadır.
      Türkmenler bir kimseyi övmek istediklerinde NAY başı söylemini kullanırlar. Bu söylemin anlamı; insanların en seçkini demektir.
      Üstelik Sümerler inanç önderi kağanlarına “Nabu” ünvanı veriyorlardı, bu tanımlamayı hala günümüzde görev itibariyle peygamberden biraz daha düşük görev alan Allah’ın elçisi, yol göstericisi anlamları içeren “Nebi” olarak kullanmaktayız.
      Sümerlerde ismi “Ziusudra” olan Nuh peygamberin isminin anlamı ön Türkçe Sümercede, “Zi” yaşam, can, ruh anlamına gelmektedir, “UD” zaman, SUDRA’da uzun anlamına geliyor.

    • emre dedi ki:

      bence senın beynın yıkanmıs geldı bana bılgın var arastırmalarında var anladıgım kadarıyla ama onyargı var yaklasımlarında onemlı plan ırk degıl dındır unutma

  25. AZIZ KEMAL BURKAY dedi ki:

    SAYIN BILAN BEY,

    ELBETTE TUFAN COK, COK GENEL OLMUSTUR VEYA OLMUS OLABILIR… BILIM BUNA KANIT ARAR , MASALLARLA KARAR VEREMEZ… ANCAK BENIMDE SAHSI KANAATIM COK COK BUYUK ALANLARDA OLDU VE GEMI CUDIYE OTURDU…..

    BUNA CIDDI BIR MED-CEZIRIN NEDEN OLDUGU HAKKINDA CIDDI YANITLAR DA VAR…

    CUDI DAGINDA OTURDU DIYE ZIRVALAYAN CAHILLER BILMELIDIR KI: CUDI ZATEN DAG DEMEKTIR… YANI GEMI DAG DAGINA OTURDU DEMEK GIBI BIR SEY CIKAR KARSIMIZA…

    SIMDI BIR BILIMCI OLARAK, BEN MASALLARAMI YOKSA DAYANAGI OLAN BULGULARIN BILIMIN ISIGINDA ACIKLANMALARINA MI INANAYIM…YOKSA ANSIKLOPEDIYEMI?

    SAYET TUFAN DOGUDA BASLADIYSA KI “EN DOGRUSU BUDUR” GEMININ 17 MAYISTA CUDIYE OTURMASI VE VE CUDININ DE TUFANIN KAYNAGINDA COGRAFI BATIDA OLMASI GEREKIRDI… CUNKU DUNAYIN SAATTE 1648 KM HIZ DONMESI VE UZERINDEKI AKABILEN DEVASA BUYUKLUKDEKI SUYUN YANI SIVININ SAVURGANLIK ETKISIYLE BATIYA GELMESINI SAGLAR…

    BENIM KANAATIM TURKIYENIN GUNEY DOGSUNDAKI CUDIYE VEYA O BOLGEYE GELMIS OLMASI COK COK BUYUK BIR OLASILIKTIR…

    BILGIYI KOPYALARAK ANSIKLOPEDILERDEN OGRENMEK KIMSEYI BIR YERLERE GOTUREMEZ… BIRILERIDE CENNETI TEKKE KOSELERINDE HUUUU CEKEREK KAZANACAGINI ZAN EDERKEN…… ELIN ADAMI DUNYALARI ELE GECIRIR….

    BEYIN YIKANMA KELIMESINI GENEL OLARAK YAZMISTIM… BENIM TURKCEMDE ZAYIFLADI KI; 15 YILDIR DISARDA YASIYORUM VE HEMEN HEMEN HIC TURKCE KONUSMUYORUM…

    HER NEYSE… SUMMERLERIN SON DONEMLERININ GENIS BIR ALANINDA MEZAPOTAMYADA OLDUGUNU HENUZ ILK OKULDA OGRENMISTIK….

    ANCAK HINT VE CHINA TARIHLERINDE DAHA BASKA GERCEKLER DE DILE GETIRILIRKEN: GELECEKTE VEYA YARIN VEYA 10 SENE SONRA; SUMERLER HAKKINDA YENI YERLESIM VE ERKEN DONEM SUMER KALINTILARI, YAZITLARI CIKARSA ORTAYA, BEYNI YINKAMIS BENMIYIM SOKSA SIZIMISINIZ…

    SAYET BIR BILGIYE, VEYA GERCEGE ULASMAK ISTERSENIZ, DINOZORDAN KACAR GIBI SARTLANMAKTAN KACININIZ…

    SENELERCE ISPANAKTA DEMIR OLDUGUNA INANDIRILDIK… OYSA ISPANAGIN, BASKA BESINLERLE KARISMASIYLA, BASKA BESINLERDEKI DEMIRIN HEMOGLOBIN OLARAK KANA INTIKAL ETTIGINI YENI OGRENDIK… ISPANAK MASUM CIKTI…

    PIRAMITLERDE HZ. MUSA ILE ILGILI TEK KELIME BULAMADIK HALA… BU HZ. MUSANIN MISIRDAN ESIR YAHUDILERI CIKARMADIGI ANLAMINA MI GELIR…

    OYSA TEVRAT SADECE IKINCI OGUZ-HANDAN OGG VEYA OGZ GIBI BIR TELAFFUZLA YAZILARA RASTLIYORUZ….YUMUSAK G HARFIYLE, BENIM KEYBORADDA YOK….

    BENYI YIKANMISLIKLA KALMAYINIZ, AT GOZLUGUNUDE CIKARMAK GEREKIR…

    CHINADA ESKI TURKLERIN YAPTIGI BUYUK BEYAZ PIRAMITLER ACILDIGINDA, SIMDI BILDIGIMIZ, UYDURULMUS, KASITLI OLARAK HAZIRLANMIS HEMEN HER ISMARLAMA TARIH COPE ATILACAK….

    DUNYADA SADECE TURKIYEDE OKUNAN, OKUTULAN TARIHLER BASKALARI TARAFINDAN AMACA HIZMET ETMEK ICIN HAZIRLNIR… ASLA GERCEGI YANSITAMAZ…GUNEY AFRIKANIN, KALAHARI COLUNUN DAHI TARIHLERI BILIM ADAMALRI TARAFINDAN HAZIRLANMISTIR… FILIM ADAMLARI DEGIL….

    BIRINCI OGUZ HANIN HZ. IBRAHIM OLDUGUNDA ISRARCIYIM…. HANIMI HZ. SARA DA… ZATEN AMCASININ KIZI, HZ. LUT DA AMCA OGLUYDU…..

    SIZLERE ALEVILIK NEDIR NE DEGILDIR KANITLARIMI, BULGULARIMI AKTARACAKTIM…

    BU KISIR, VE BILGISIZLIK KARSISINDA ZAMAN HARCAMAYA DEGMEYECEGINI ANLADIM…

    BILGI, BILIM DURMAKSIZIN KENDINI YENILEYEN VE DURMAKSIZIN GERCEGI ARAYAN ERDEMDIR…ANSIKLOPEDILERLE BU ERDEME ULASILAMAZ… ONLAR OZETTIR….

    HOSCA KALINIZ…

  26. uğur türker dedi ki:

    kendi doğrularını yazmışsın ama gerçeğin öyle olmadığı bir gerçektir şunu unutma ki tarihin nuh a.s. dan önce ki kısmı eksiktir ve sen insanı taş yontarak bu güne geldiğini inanıyorsan o sana kalmış ama biz müslümanlar hz. ademden bu tarafa peygamberliğin insan oğlu her çukura batağa düstüğünde ALLAH tarafından bir elçi olarak geldiğine inanıyoruz sen KURAN-I KERİMİ kaynak kabul etmeyip tevratı kaynak alıyorsun bu senin en büyük çelişkin bu dünyanın tesadüfen oluştuğunu düüşünüyorsan eğer zaten senin yazına cevap yazmaya değmez ama işte boş işlerlerle uğraşıyoruz ALLAH ıslah etsin ve şunuda unutma ki ibrahim a.s musa as. veya isa a.s. ile hz. muhammed(s.a.v) a inen dinlerin hepsinin adı islamdır her seferinde yeni dinler değil insanlar dinleri tahrif ettikçe RABBİMİZİN insanlığı kurtarmak için gönderdiği birer önder elçidir peygamberlerimiz son olarak nuh tufanı ispatlanmış bir gerçek olarak kabul edildiğine ve gemide sanece ona inanan yani ailesi kaldığına göre insanlığın soyunun ondan çoğaldığı fikri saçma değildir şimdiki insanlık mö 3000 gibi bir zamana kadar bilgi sahibi olabiliyor oysa 800000 bin yıldır insan ırkı bu dünyada yaşıyor arada çok büyük bir zaman dilimi var buda 124bin yada224 bin peygamberin gelsede bilinemeyeceğini gösteriyor yazacak çok şey var ama zaman yok

  27. Bur dedi ki:

    Offf bu yazıyı yazan münafık anlamıyorum neden bunlarla uğraşıyosun tamam inanma ama sana ne Allah(c.c) Rabbim Muhammed Mustafa (s.a.v) peygamberim seni rahatsız eden ne savaşın kime ahiret inancın yoksa iki günlük dünyada bu boş çabalarının maksadı ne 124 bin peygamber geldiğini bunların bazılarının mukaddes kitabımızda bahsedildiğini geri kalanlarının çok merak edilmemesi gerektiğine inanıyoruz hepsini bilmekle mükellef değiliz hepsine selam olsun inanmakla mükellefiz bir elimize güneşi bir elimize ayı versen vazgeçmeyiz biz Allahımızın izniyle ahirette peygamberimizin sancağı altınca toplanacak alnında peygamberlik nuru taşıyacağımıza inanan bir ümmetiz bu inancımızın hayalimizin sana zararı ne hiç mi düşünmezsin ya doğruysa ben kalbimi bu kadar mühürlemesem de olur da doğruysa demez misin hiç nice yanlış yola sapanlar tek bir güzel amelleriyle Allahın nice hikmetlerine sahip oldular kır kalbinde ki mühürü azıcık olsa bir imanın sana yetecek belki o çamurlar attığın nurlu peygamber ufacık bir iman kırıntın için sana şefaat edecek ve onun yüzü suyu hürmetine bağışlanacaksın belki selam olsun o peygambere ve ashabına ve aline ve cümle peygamberlerimize Allahın rahmeti tüm inananların üzerine olsun

  28. murat şanlı dedi ki:

    SEni anlamaya çalıştım , bütün burada anlattıklarını ,alaylı ifadelerini, ispatlayıver senin kanıtların neymiş görelim…aslında türk peygamber yokta biz türkler uydurduk diyelim . sen zaten inançlı biri olmadığın yazılarından anlaşılmakta , yazdıklarının tersini bilimsel deneyler ile doğruluğunu garantileki sana inanalım . sen araştıranları niye araştırıyorsunuz diye aşağılamaya çalışıyorsun . doğru sözlü isen. ama senin hiçbir kanıtın yok . asıl zırva senin düşüncelerindir. daha düzeyli araştırmalar yapabilirsin .biz insanlara bir doktrin sunuyoruz sen ne sunabiliyorsun . inkarcılık zaten inanmayanların akidesidir sana bunu çok görmüyorum.

  29. Cengiz dedi ki:

    Ben bazi Turk olmayan ve Turkiyenin ozgurluk ve demokrasi nimetlerinden yararlanan vatandaslarin Arablarin (Emevi devrinde v.s.) Turkleri kilic zoruyla katlederek zorla muslumanlastirdigi iddialarini reddediyorum! Hadis-i kudsi TURK Milletini oven AllahZ.C. Kelamidir. Dedekorkud Kafkasya’da Dini teblig ederken kafirler tarafindan sehid edildigine dair bilgi mevcut, Irkil huca , Ulug Turk gibi zatlarin bazi tarihci ve yazarlara gore nebi olduklari belirtilmistir, OGUZ Han (R.Aleyh.)’in de peygamber oldugunu soyleyen alimler var, Hz. Zulkarneyn’in Oguz Han oldugunu Vani Mehmet effendi dahil 5 tane Ulema var.Ayrica Ortaasyada Turklere 40 kadar turk peygamberler gonderildigi bilinmektedir. Turkce ” Arvak”= arabca Ervah(ruhlar), Ucmak=Cennet,,YALVAC =Peygamber demektir.., turklere hic peygemberler gonderilmese idi, o zaman bu dini kavramlar ve dini inanc mefhumlari nereden cikti? Cengiz.

  30. Cengiz dedi ki:

    Ben iki vatandasin yorumuna karsi kendi tezimi ve yorumumu yaziyorum. 1- Aziz Kemal Burkay’in eski Turklerin semavatin ve yerin Rabbine yakarip dua ettiklerini belirtti bu dogrudur. ancak, Guney ve orta Amerika’daki Inka ve aztek, maya kavimleri yerlilerdir(natives Amerika ), Pasifik okyanusunda batan bir MU kit’asindan bahsedilir, ayrica Ham irkindan bazi zurriyetler kusaklar Hind okyanusuna dek oradan adalara (belki pasifik okyansuna goc etmislerdi ki polenezyali ve sair adalilar Negroik (Ham siyahi) ozellikler tasirlar bu Maya-Inka ve Aztek ve Olmek yerlileri guney asya ve Afrika yerlilerinin Irki ozelliklerini tasiyorlar..2- Bilal adli vatandasin; Sumerlerin tufanda bogulup helak olduklari yorumuna karsi Sumerler NUH ASM’in oglu Yafes’in oglu Turk’unnesebi TURKlerdir.., Sumerleri rencide etmis oldu bilal tarih kitaplarini okuyun kardesim! TURKLER Beyaz tenli Yafes Irkidir! Hz. NuhASM bir intizar ve Ongorum olarak HAM’a zurriyetinin ogulu YAFES’in soyundan (TURKLERIN)-bazi Avrupalilar bati Avrupalilariningiliz-Alman v.s. YAFES irkindan olduklarini iddia ederler) milletlerin Krallarin koleleleri (-usaklari) olacaklarini binlerce sene onceden haber vermisti… Mogol turkleri Timor Han ve torunlari Siyahi Hindistan’i ve guney asyayi fethettiler-hukmettiler..Oguzlar, Osmanlilar Afrikayi fethedip hukmettiler, ayrica turkler Avrupa milletlerine karsi da Ustun geldiler onlara hukmettiler!Gerci Romalilar v.s. avrupalilar Afrikalilara, Ingilizler de Britanya ordusuyla Siyahi Hindistaniisgaledip hukmettiler..Sami irkindan arablarin da Peygamberler ve dini yayama faaliyetleri daha on plana cikmistir.. TURKLER sayet Amerika veya kanada / Australya kitalarinda yerlesmis olsalardi tarihte o zaman o kit’alarda turk Imparatorluklari kurup dusmanlarina karsi Ustun ve galip gelirlerdi, Inkalar-Mayalar savasci ve galip olmadilar bu da onlarin Negroik -Ham + belki Mu karisimi irktan olduklarina delalet eder..tipki KIZILDERILILERIN Hindistan kokenli ve negroik ozellikli olduklari gibi…..Cengiz.

    • Ismail dedi ki:

      Sizin yorumlarınız doğru değil ama bulduğunuz kaynaklar doğrudur. Siz büyük bir yalancisiniz ve Allah yalancıları ve inanmayanları sevmez.

    • reçep dedi ki:

      İlk akıllanan insandan erkek olanı Adem. kadin olanı da Havva dir. Biz bunu halen “Adam olmadin” diye hem kadına hem erkeğe söyleriz buradaki Adam”Adem dir. Benim araştırmalarım sonucunda bu kanaat oluştu.

  31. muhammet emre dedi ki:

    Nuh turktur.sumerler turk. Bunu bilim xatexaten kanitliyor

  32. reçep dedi ki:

    Sn Serdar bey.
    Araştırma yazınız biraz çelişkili gibi.
    Nuh peygamber ve oğulları ayrı ayrı dillerde mi konuşuyorlar. Saydığınız milletlerin dil yakınlığı bile olmazken bu çıkarım sizce doğru olabilir mi ? 3 kardeş hangi ortak dille anlasiyorladi .
    Bu konuda açıklayıcı bilgi gönderebilir misiniz?

    • pante dedi ki:

      Bu iddiaların uydurma olduğunu, hiçbir tarihi belgeye ve bilimsel kanıta dayanmadığını yazı içinde belirtmiştim.
      Tabi ki Nuh ayrı milletten, oğulları ayrı milletten olamaz.

  33. Ekim dedi ki:

    Yaziyi okudum.. ikinci bolumumde sacmalamaya basladiysa bile genede okudum..cunku asil amaci safini bilmek icin.. birincisi tarih alakasi olmayan bir arkadas ikincisi bu kadar elestiri yapmis ama yaptigi elestiriler arastirma yapan kisilerim bilgilerine yonelik o arastirma yapan kisilerin tezini curutucek herhangibi birsey sunmamis aksine alayci bi sekilde yaklasmis turk olmadigi kesim arkadasin turk olmadigi gibi kendisi bi turk dusmani.. turkler medeniyetim em buyuk toplumundur oncelikle bunu bilmeli gerci biliyordur ama duygulari turklerim turk toplumun bu kadar buyuk oldugunu kabul edemiyor.. ayni kurtler gibi…

  34. Aziz K. Burkay dedi ki:

    http://www.quran-incil-tevrat.com/

    mutevazi kitaplarimi bedava dagitmaktayim… cunku Yuce ALLAHIN ayetleri parayla satilamaz…
    ******************************

    Kendisi, Bizzat Kendisi Okuyan, Soran, Sorgulayan, Araştırarak Yükselen ve
    Yöneten İnsanlar…

    Dinini, Tarihini, Geleceğini Başkalarından Dinleyen, Uyuyan ve
    Yönetilen Zavallılar!…

    Qur’an, İncil ve Tevrat’ı, genel olarak Dini ticari bir meta haline getirerek, saltanat ve hükümranlıklarını devam ettirebilmek, insanları hayal âleminde uyuşturmak, realiteden, çalışmaktan ve üretmekten men edip insanı insana düşman eden iblisin tayfası, karanlık cüppeli fasıklar dışarıda değildir; Müslümanların kendi içindedir. Kanıtı mı? Yüzlerce parçalara bölünmüş, birbirlerini ağızlarından salyalar akarak ısıranların, insanlığa ve bilime, teknoloji ve üretime düşman olanların hali yeterli değil mi?!…

    Asırlardır masum insanları uyutan, ithal edilmiş ve Yüce ALLAH’IN QUR’AN’I ile herhangi bir ilgisi-alakası olmayan, insan icadı uydurma masallarla adına da ‘din budur’ dedikleri zehirle beyinleri uyuşturan, epifiz bezini körelten LOBİLER, yabancıların hizmetkârlığını yapan, ALLAHIN dinini örtebildiği kadar örtmüş içerideki karanlık cüppeli yerli LOBİLER de bu kitaplardan rahatsız olacaklar, hoşlanmayacaklardır…

    Umarım onlar da kendi AKILLARINA işlerlik kazandırıp idrak ederek doğru olan gerçeğe yönelirler… Çünkü iki ve bir boyutlu maddelerden yaratılmış küre dünyaların her anı elem ve acılarla doludur.

    Amacımız; hizmet edebildiğimiz kadar insanlığa faydalı olmak, asırlardır uyuyan ve uyutulan Türkleri, Müslümanları, Musevileri, Hristiyanları ve ateistleri genel olarak insanları uyanabilirlerse uyandırmaktır.

    Bu, her müminin asli ödevidir ki; Yaratan RABBIMIZA karşı mazeretimizi sunabilelim. Çünkü her gerçek Müslümanın asli ödevi gerçeği öğrenmek ve öğrendiğini de dağıtmaktır.

    Tartışmasız bilinmelidir ki; 4000 seneden de fazla hüküm sürmüş ve tarihin de mimarları olan ÖnTürk Uruk’u Kengerlerin kurduğu Sümer, Yüce ALLAHIN arıduru dinini ekseninden kaydırmak, şahsi menfaatler uğuruna kullanmak, sihir ve büyüyle uğraşmaya başladıktan sonra tarih sahnesinden Sargonlar tarafından M.O1800lerde silinmişlerdir.
    *******************************

    Bu Gezegende ve Tarihin Hiç Bir Diliminde
    Kürt, Akraad, Kurdi veya Kûrd
    Diye Bir Millet veya Irk Olmamıştır.

    Günümüzde de kendilerine Kürt diyen, ayrı bir Irk veya milletmiş gibi ayrıcalık yapanlar Sümer’in yok olma dönemlerine rastlayan tabletlerde de açıkça yazıldığı gibi; Kürtler Sümer’de Kengerlerin bir sülale, aile adıdır, ayrı bir ırk veya millet değildir…

    Kürtler; öz ve kandaş, aynı DNA zincirinden gelen Türk oğlu Türklerdir. Sadece sülale, yani aile unvanı Akraad veya Kurdi veya Kûrd sözcüğü ile Sümer’de yaşamış, ayrı bir ırk veya millet değil Kengerlerin bir boyu (kolu) olan Türklerdir. Günümüzde de Hasan oğulları veya Ahmet oğulları gibi unvanlarla asırlarca yaşamış insanlar Türk milletinin evlatlarıdır, başka bir millet veya IRK değildirler…

    Akraad veya Kurdi veya Kûrd sözcüklerinin anlamı ‘çadır sakini, çadırda yaşayan’ demektir.
    Nadiren dört, genellikle yedi direkli yapılmış Otağlarda (otak da denir) yaşadılar.

    Birkaç direkli, uzun bölümlü çadırlara “oba”, gölgelenmek için gündüzleri kullanılan çadıra da “günlük” ismi verilmiştir. Yuvarlak ve tavanları kubbeli çadırlara “yurt”, pencerelerine “tünlük” denir. Develerin konulduğu çadırlara da “kaytaban” denilmiştir.

    Sümer’i tesis etmiş olan Kenger Türkleri de tarihilerinde asla çadırdan (Otağ) başka bir yerde yaşamadılar. Asla sabit yerleşke olarak bina veya ev yapmadılar… M.O 1. Y Yılda Semerkant ve Buhara ve yörelerinde eğitim amaçlı kerpiç evler yapıldığını öğreniyoruz.

    Bu tarihi tespitimi günümüzde kendilerini farklı bir ırk zan edenler yabancıların hazırladığı ithal edilmiş ve kirletilmiş tarihle eğitildikleri için bilemezler.

    Uluslararası Gen Bankası bunu çok iyi bilmektedir. Vatanımdaysa bunun bilimsel tabandan başlayıp araştırmayanların karanlık amaçlarını her AKIL sahibi insan sorgulamalıdır. Kardeşi kardeşe kırdırmaktadırlar.

    Bu çalışmamın net kanıtı DNA soy araştırma ve eşleşmesinde açığa çıkacaktır. Bu, genetik bilimcilerin, devletin en asli ödevidir…

    Kürt sözcüğünün orijinali ‘Akraad’ veya ‘Kurdi’ veya ‘Kûrd’ olarak Kengerlerin kurduğu yüksek medeniyet Kenger Türklerinin kurduğu Sümer tabletlerinde mevcuttur.

    M.S 12nici Y. Yıla kadar da tarihin hiç bir sahnesinde belirgin olarak görülmediler ve dillerinde de gramer yoktur. Günümüzde konuştukları dilleri de içinden çıkılamaz karmaşalarla doludur.

    Bu tespitimi de ayrı bir kitapta tarihi belgeler, kanıtlılar ve detaylarıyla yazacağım.

    Ön Türk Kenger Uruku’nun Kurduğu Sümer
    Hakkında Önsöz

    Yüce ALLAH’IN kulu ve elçisi, insanlık tarihindeki en görkemli devrimleri yapmış, Kureyşli Hz. Muhammed, Kengerlerin tesis ettiği Sümer’de kutsal bölge olan Kutha’dan Arabistan’a göç etmiş Haşimoğlularından gelen Türk oğlu Türk’tür.

    Asırlardır uyuyanlar uyanmasın diye; Batılılar kasten bu millete Sümerler demektedir. Dünyada ve tarihte Sümer diye bir millet YOKTUR. Sümer’i kurup tesis etmiş kuzeyden, bugünkü Özbekistan, Türkistan, Altay yörelerinden göç etmiş, dünyaya medeniyeti kurup yaymış Kenger Türkleridir. Kenger sözcüğü eski Türk dillerinde yüce bir dağın zirvesi anlamında da kullanılmıştır.

    Kengerlere; başka gezegenlerden gelenler tarafından kurdurulan bu ülkeye, bu bölgeye, yani yurtlarına kendileri SÜMER dediler…

    Sümer anlamı; kadın-erkek birlikte moukaddes yani mübarek, kutlu, sevap kazanmış, sağduyulu, ağırbaşlı, iş hayatında başarılı, ticarete düşkün, mantıklı, enerjik, gizemli enerjilere sahip toplum demektir. Kadın haklarını ve eşitliği ilk kez Kenger-Sümer’de görmekteyiz.

    Uruk, başkent olarak yedi kültür merkezi şehirlerin en önemlisiydi. Günümüzdeki Yörük sözcüğü de URUK (soy, sülale, kabile demektir) sözcüğünden gelir. Yüce ALLAH’IN Lütfudur ki; 1850lerde Kenger-Sümer tabletleri ve yazılı belgeleri insanlığa-bilime ışıklar saçarak aydınlığa çıktı. Bu muazzam keşif Yüce ALLAH’IN insanlığa olan lütfudur, başkaca bir şey olamaz.

    Tevrat, İncil ve Muhteşem QUR’AN kesinlikle ve kesinlikle bu tabletlerin ışığında gerçek anlamına kavuşacaktır. Günümüze kadar da bu tabletlerde anlaşılamayan sayısız gizemler de sadece Muhteşem Qur’an’ın öğretileriyle bütünleşerek insanlığa yön verecektir.

    1979larda ben şahsen şahidim Basra’dan gemiler dolusu tabletler Amerika’ya, Avrupa’ya götürüldü. Irak işgalinde de Bağdat müzesinde kırıntı bile bırakmadılar!… Hiç kimse sormadı bile “Irakta Sümer’e ait kırıntı bile kalmadı, nereye uçtu bunlar?” diye… Batılılar bu tabletlerin ve kalıntıların hazinelerden de değerli olduklarını 200 yıl kadar önce anlamışlardı.

    İnsanların, insanlığın ulaşabildiği en kıymetli hazine Kenger-Sümer tabletleri ve kalıntılarıdır.

    Son 200 yıldır bilim, matematik, teknoloji dev adımlarla sıçramalar yaptı!… Neden mi?
    BİLİM, bilime laikiyle köle olanların malıdır, lakırdı yapanların, satın alanların değil!…

    Çünkü; [ Rabbinin nimetleri hiç kimseden esirgenmiş değildir. İsra 20 ]

    MS. 1100lerde yaşamış Uluğ Bey gibi, Ebu Reyhan Biruni gibi deha matematikçilerin, bilimcilerin de kaynağı Kenger-Sümer kalıntılarıdır. Ne yazıktır ki beyni yıkanmış halk bu dehaların da kıymetini bilemedi, hadismatik torbalarında uydurulmuş masallarla asırları da heba ettiler.

    Kenger-Sümer tabletlerinin bulunması demek; Qur’an’ın, Tevrat ve İncil’in henüz yeni doğmaya başladığının da başlangıcı demektir.

    Tabletlerdeki, özelikle Ulema Anunnaki öğretilerinde anlatılan hazinelerden de değerli bilgilerin Qur’an, Tevrat ve İncil’le benzerlikler ve hatta birçok paragrafında çok, çok benzerliği; Qur’an’ın, Tevrat ve İncilin doğruluğunun da doğruluğunun kesin kanıtlarıdır.

    Kenger-Sümer tabletlerinde Ulema Anunnaki yalnız DNA değil, DNA’ları oluşturan, insanı oluşturacak hücrelerin programından da söz etmektedir!!!… inanılır gibi değil!!!… Kenger-Sümer tabletleri insan beyninin süper simetri (ikizi demektir) hafızasından (Ma bira-raç’h) söz etmektedir!!!… bu cümleleri günümüzde bile hiç bir bilim insanı kullanmaz, kullanamaz da!!!… Bu ifadeleri kullanmaya günümüzün bilimsel gücü ve bilgileri de yetemez!…

    Benim net tespitlerimle; Kenger-Sümerlerden kalan bu harika bilgiler sanki dokümanter, sanki onlara bir yerlerden miras kalmış gibi görünmektedir. Bu bilgilerin kıymetini bilmelerine rağmen esas kaynak kendileri olamaz. Bu bilgiler nesiller öncesinden kendilerine ulaşmış ve devam etmiş Ulema-Anunnaki öğretilerinden devam etmektedir. Hangi tarafından bakarsak bakalım Kenger-Sümer tabletleri Muhteşem Qur’an’ın binlerce senedir anlaşılamamış, kanıtlanamamış gerçek üstü gerçek bilimsel kanıtlarıdır. Yüce Allaha Hamd olsun, bunu tarihte ilk biz yapmaktayız.

    Gezgin Zerdüşt de; Sümerce Namasu, Sanskritçe Namaste, günümüzde de bilinen farsça namaz ritüelini buralarda harmanladı ve kendine özgü bir model düzenledi ve ihraç etti…

    Sümer Devleti Altay, Özbekistan, Türkistan ve kuzeyden gelenler tarafından kurulmuştur. Orta Asya göçmeni olup aslen kendilerine Kengerler demekteydiler.

    Kenger-Sümer’de bulunan binlerce kafatası araştırmaları netlikle BRAKİSEFAL kafatasına sahip olduklarını, bilimsel kanıtlarla gösterdi. Bu da tartışmasız kutsal ve seçilmiş bir millet olan Türk olduklarının en net kanıtıdır.

    Mezopotamya’da yaşayan birçok farklı kavimden ilk öne çıkan ve daha sonraki medeni oluşumların temelini tesis eden Kenger-Sümerlerdir.

    Gerek yazı, dil, tıp, astronomi, genetik bilimleri, matematik, cebirin temelini, felsefe, dokuma sanayisi ve ihracatını, din, fal, büyü ve mitoloji gibi alanlarda ilk yazılı-tescilli verileri Kenger-Sümerler hayata geçirmiş, en önemlisi de yazıyla gelecek nesillere aktarmış tarihte bilinen en bilge, erdemli insanlarıydı.

    Yılbaşı ağacı süsleme, evlilik yüzüğü, nazar boncuğu, ağaçlara çaput bağlamak vb. Kenger-Sümer kaynaklıdır.

    Yaratılış (Tevrat’ta Tekvin) ve Tufan hakkında detaylı bilgiler, Emeş ve Enten’e ilk kez Sümerlerden öğrenmekteyiz.

    Yüce ALLAH’IN kurallarıyla alakası olmayan, karanlık cüppelilerle işportaya indirgenmiş insan icadı uydurulmuş dinle uyutulmuş Türkler “sakın ha uyanmasınlar, her adımlarında onları kafa tasçı diye aşağılayarak engelleyelim, sakın ha! tarihlerini öğrenmesinler, kaderciliğin içinde debelensinler, Zerdüşt namazıyla cennetin tapusunu aldıklarını zan etsinler” senaryolarıyla uyuyanlar uyanabilirlerse uyandırmaktır amacım…

    Muhteşem QUR’AN’IN gerçek anlamları Kenger-Sümerce ve Samskrita ve Sanskritçe dillerinde açığa çıkacaktır. Ve bunun bir kısmına bu mütevazi kitapta tanık olacağız. Diğer kanıtı iki numaralı KEHF kitabımızda açıkça ortaya koyduk.

    Batılılar Basra’dan askeri gemiler dolusu tabletleri götürdüler… Irak’ın işgalinde Bağdat, Ninova (Akad’ca Ninua, burada ilk arkeolojik kazılar 1847 yılında Sir Austen Henry Layard tarafından yapılmış) müzelerinde kırıntı bile bırakmadılar…

    Şu anda da toprağın altında araç bulmak için kökten işgal etmeyi planlamaktadırlar…

    Uyusunlar, Budist icadı tesbihini çekerek daha derin uyusunlar…

    225 sayfadayim ve yakinda bu 4uncu kitabi bitirebilirim… bundan sonra KADER nedir, NE DEGILDIR- Ta-Ha ve TUVA yazacagim…

  35. Erke Han dedi ki:

    Bu sitede bir vatandasin TURKLERE hic peygember gonderilmedigini ima edip Turklerin, ve diger bazi milletlerin Peygamberleri duymadiklarini ileri surdu. O halde OrtaAsyada Turklerin eski Dini inanclarindaki “tek TENGRI” inanci, Ucmak(Cennet), ERVAK(arabcasi Ervah=Ruhlar) gibi HakDinlerin ogretileri kimler tarafindan Turklere ogretildi? herhalde UZAYLILAR tarafindan degil. Ulug Turk, Oguz Han(Hz. Zulkarneyn asm.) gibi NEBI olduklarina inanilan sahsiyetler var. Ayrica eski Turklerde PEYGAMBER kavrami yani “YALVAC” kelimesi vardir.

MaMaLi için bir cevap yazın Cevabı iptal et