KUR’AN’DA RECM YOKTUR

528885_511331565574287_715126450_n

İslam öncesi Araplarda recm cezası vardı. İslam’da da  recm cezası vardır. İslam’ın ilk yüzyıllarından itibaren zina eden evli kadın ve erkeğe uygulanır. Bütün mezhepler tarafından kabul görmüştür. Kur’an’da ise recm cezası yoktur. Kur’an’daki İslam ile uygulamadaki İslam farklılık arz eder.  Uygulamadaki İslam’ı savunanlar, Kur’an’ın yanında hadisleri de dine, din hukukuna dayanak olarak aldıklarından böyle bir farklılık ortaya çıkmıştır.

Kur’an’da olmayan recm İslam’a nasıl girmiştir:

Emeviler döneminde recmi savunanların uydurdukları hadislerle girmiştir ki; Bu hadislerden biri de recmin bahsedildiği ayeti bir keçinin yediği iddiasıdır. Recm cezasına Mutezile ve Hariciler Kur’an’da olmadığı gerekçesiyle karşı çıkmış, ancak halife Ömer b. Abdülaziz “Kur’an’da namazların rekat sayıları da yok ama uyguluyoruz” diye yanıt vererek recmde ısrarını sürdürmüştür. (bkz. İbn Kuteybe, Tevilu Muhtelifi’l-Hadis, C. XII, Beyrut 1972, s. 310.)

Keçi hadisi şöyledir:

Aişe (r.a.) şöyle demiştir: “Andolsun ki recmetme ayeti ve yetişkin kişiyi on defa emzirme ayeti indi. Andolsun ki bu ayetler tahtımın (karyolamın) altında bir yaprakta idi. Rasûlullah (s.a.v.) vefat edip biz O’nun ölümü ile meşgul olunca, evde beslenen evcil bir hayvan (koyun veya keçi) girip o yaprağı yedi.” [İbn Mâce, Nikâh, 36, Hadis no: 1944; Ahmed bin Hanbel, Müsned, 5/131, 132, 183, 6/269]

Recmin Kur’an’da olduğu iddiası halife Ömer’e dayandırılan hadisle güçlendirilmeye çalışılmıştır.

“Şeyh ve şeyhuha (evli erkek ve kadın) zinâ ederlerse, hemen ikisini de Allah’tan bir ceza olmak üzere recmedin. Allah azîzdir, hakîmdir.” Hz. Ömer’in, ‘Ömer Kur’an’a ilâve ediyor’ denmesinden endişe etmesem, bu recm âyetini Kur’an’a yazardım” dediğinden de söz edilir. [Bkz. Buhârî, 93/21; Müslim, Hudûd 8, Hadis no: 1431; Ebû Dâvud, 41/1]

Bu hadisler sahih kabul edilerek recm cezası İslam’a sokulmuştur. İlaveten Muhammed’in de recm uyguladığına dair hadisler vardır.

Halbuki Kur’an’da nur suresinde zinanın cezası belirtilmiştir. 100 sopa vurulmasının haricinde bir de recm ayetinin olması çelişki olurdu. Bu çelişki oluşmasın diye sopa cezasının bekarlar için olduğu, evlilere recm olduğu ileri sürülmüştür. Bu iddiayı Nisa 25 ayeti çürütür. Çünkü ayette evli cariyelerin zina yapması halinde hür kadınlara uygulanan cezanın yarısının verilmesi bildirilir ki recmin yarısı olmaz.

Nisa 25. Sizden kimin, hür mü’min kadınlarla evlenmeye gücü yetmezse sahip olduğunuz mü’min genç kızlarınızdan (cariyelerinizden) alsın. Allah, sizin imanınızı daha iyi bilir. Hepiniz birbirinizdensiniz. Öyle ise iffetli yaşamaları, zina etmemeleri ve gizli dost tutmamaları hâlinde, sahiplerinin izniyle onlarla evlenin, mehirlerini de güzelce verin. Evlendikten sonra bir fuhuş yaparlarsa, onlara hür kadınların cezasının yarısı uygulanır. Bu (cariye ile evlenme izni), içinizden günaha düşmekten korkanlar içindir. Sabretmeniz ise sizin için daha hayırlıdır. Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

Görüldüğü gibi recmin Kur’an’da olduğu iddialarının tutarlı bir yanı yoktur. Kur’an’ın korunmuş olduğunu, tek harfinin bile değiştirilemeyeceğini öne sürenlerin Kur’an’daki recm ayetinin kaybolduğuna inanmaları ilginçtir. Üstelik Nisa 25 ayetine rağmen recmi savunmanın izah edilebilir bir yanı yoktur.

Serdar Kaan Korkmazgil

About pante

Araştırmacı sosyal medya editörü...
Bu yazı Din içinde yayınlandı ve , , , , , , olarak etiketlendi. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

31 Responses to KUR’AN’DA RECM YOKTUR

  1. nizami dedi ki:

    yani kuranda zinayi allah bagishlamazmi yani onun bagishlanma shansi yokmu hani allah her sheyi bagishlayandi???? peki o zaman zina edenleri neden olduruyorlar ki belki daha yashasa bir musluman olur ?????????????????????????????????? cariye nedir ????? bunu tam olarak bilmek istiyorum fikri olan varsa bildirsin lutfen cariye kafir kadinlarmidir????? nedir tam olarak??

    • yasir dedi ki:

      Nizami, altta bazı ayetler var türkçenin iyi olmadığını söylemiştin, inşallah anlaman dileği ile…

      =========================================================
      NİSA–15 – Kadınlarınızdan zina edenlere karşı, içinizden dört şahit getirin. Eğer onlar, şahitlik yaparlarsa, bu kadınları, ölüm alıp götürünceye kadar veya Allah onlara bir çıkış yolu açıncaya kadar evlerde hapsedin.

      NİSA–16 – Sizlerden zina edenlerin her ikisine de eziyet edin. Eğer onlar tevbe edip kendilerini ıslah ederlerse onlardan vazgeçin. Çünkü Allah tevbeleri kabul eden ve çok merhamet edendir.

      NİSA–17 – Ancak Allah’ın kabul etmesini vaad buyurduğu tevbe, o kimseler içindir ki, bilmeyerek günah işleyip hemen tevbe edenlerin tevbesidir. İşte Allah bunların tevbelerini kabul eder. Allah alîmdir hakîmdir. (Her şeyi bilendir, hikmet sahibidir).

      NİSA–18 – Yoksa günah işleyip de kendisine ölüm gelince: “İşte ben şimdi tevbe ettim.” diyen kimselerin tevbesi kabul edilmez. Kâfir olarak ölenlerin de tevbeleri kabul edilmez. İşte bunlara ahirette can yakıcı bir azap hazırlamışızdır.

      NİSA–26 – Allah, sizlere bilmediklerinizi bildirmek, sizden öncekilerin yollarını size göstermek ve tevbenizi kabul etmek istiyor. Allah, her şeyi çok iyi bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

      NİSA–27 – Allah sizin tevbenizi kabul etmek istiyor. Halbuki şehvetlerine uyanlar ise, sizin doğru yoldan büyük bir meyl ile sapmanızı istiyorlar.

      NİSA–28 – Allah, din hususundaki ağır teklifleri sizden hafifletmek istiyor. Çünkü insan sabır ve tahammül bakımından zayıf yaratılmıştır.

      NİSA–146 – Ancak tevbe edenler, durumlarını düzeltenler, Allah’a sarılanlar ve Allah için dinlerine samimi olarak bağlananlar müstesna. İşte bunlar müminlerle beraberdirler. Allah, müminlere büyük bir mükafat verecektir.

      TEVBE–104 – Onlar bilmiyorlar mı ki, Allah kullarının tevbesini kabul eder ve sadakaları da alır. Allah tevbeleri kabul edendir, çok merhametlidir.

      MAİDE–39 – Kim yaptığı haksızlıktan sonra tevbe eder, halini düzeltirse, şüphesiz Allah, onun tevbesini kabul eder. Çünkü Allah bağışlayan, merhamet edendir.

      MAİDE–40 – Göklerin ve yerin mülkünün Allah’a ait olduğunu, dilediğine azap edip dilediğini de bağışladığını bilmedin mi? Allah herşeye kâdirdir.

      BAKARA–160 – Ancak tevbe edip halini düzelterek gerçeği söyleyenler başka. İşte onları ben bağışlarım. Ben çok merhamet ediciyim, tevbeleri çokça kabul ederim.

      BAKARA–161 – Ama âyetlerimizi inkar etmiş ve kâfir olarak can vermiş olanlara gelince, işte Allah’ın laneti, meleklerin laneti ve insanların laneti hep onların üzerine olsun.

      BAKARA–162 – Onlar ebedi olarak onun altında kalırlar. Ne azabları hafifletilir, ne de kendilerine göz açtırılır.

  2. nizami dedi ki:

    yasir ben zina eden kadinlarin oldurulmesenin kuranda olduqunu soylemedim yalnish anlamishsin .. tevratta yazilanlara misal olarak soyledim… tevratta acikca oldurun diyor onun icin soyledim … turkceyide o kadarda bilmiyorum demedim basit sheyleri anliyorum sadece bilim konusunda iyi konushamiyorum…hem pantenin kendiside kuranda recm olmadini anlatiyor bunun islama sokuldunu soyluyor guya recm yazilan ayetleri keci yemish o yuzdende iranda bu kanun hala uygulanmakta ….. tevrat icin soyluyorum ki eyer zina edeleri olduruyorlarsa neden dushunmuyorlar belki oldur meseler o iyi biri ola bilir yani sonucta allah her sheyi bagishlayan diyilmi??? bide yasir sada uc sorum olacak bunlardan bazilarini yine sormushdum sorumu cevaplamamishdin belkide okumamishsin lutfen bilmek istiyorum….. 1.cariye nedir ?? 2.kiyamet gunu af dileyenler bagishlanirmi yani buna dair bir fikir varmi kuranda ????? 3.tevrat incil zeburla kuran neden ust uste dusshmuyor yani kanunlari uyqun gelmiyor ayni fikirleri soylemiyor kurana gore diger kutsal kitaplar deyishtirilmishmidir buna dair fikirde kuranda varmi???? birde burda (((dilediyine azap edib)) sozleri aklima takildi …MAİDE–40 – Göklerin ve yerin mülkünün Allah’a ait olduğunu, dilediğine azap edip dilediğini de bağışladığını bilmedin mi? Allah herşeye kâdirdir.

    • yasir dedi ki:

      Nizami kardeş, inşallah hepsine cevap vermeye çalışırım ama bazı kişiler gibi acele edip ne kendini nede başkalarını yanıltmak istemem, cariye konusu çok farklı ve iyi açıklanması gerek diye düşünüyorum…

      ALLAH buyuruyor sizleri yarattım hanğiniz daha hayırlı iş yapacaksınız sınvdasınız diyor…
      Bazı konular kişinin bakış açısına göre değişir işte zaten en büyük sınavda budur zaten, bakalım bu bir kaç anlama gelen hususta en hayırlınız ve en takvaya yakın olanın kimdir anlaşılsın…Denenmeden sınanmadan cennete gireceğinizimi sandınız diye buyuruyor

      ALLAH…İnandık demeklede bırakılacağınızımı sandını diyede buyuruyor ALLAH… Yani, Zahmetsiz rahmet olmuyor…onun için bir kişi inandım demesiylede bitmiyor iş, asıl inandım teslim oldum dediğin zaman iş başlıyor, kıldan ince ve jiletten keskin olan sırat köprüsü’de diyorlar buna işte o yol, o sırat bu dünya hayatıdır…

      ANKEBUT–1 – Elif, Lâm, Mîm.

      ANKEBUT–2 – İnsanlar, imtihandan geçirilmeden, sadece “İman ettik” demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar?

      ANKEBUT–3 – Andolsun ki, biz onlardan öncekileri de imtihandan geçirmişizdir. Elbette Allah, doğruları ortaya çıkaracak, yalancıları da mutlaka ortaya koyacaktır.

      ANKEBUT–4 – Yoksa kötülükleri yapanlar bizden kaçabileceklerini mi sandılar? Ne kadar kötü (ve yanlış) hüküm veriyorlar!

      ANKEBUT–5 – Her kim Allah’a kavuşmayı umuyorsa bilsin ki, Allah’ın tayin ettiği o vakit elbette gelecektir. O her şeyi işiten ve bilendir.

      Ben yukardaki ayetleri sadece çok merhametli olan ALLAH’ın yapılan kötülükten sonra dölüp birdaha o kötülükte ısrar edilmedimi bütün günahları bağışlıyacağını söylediği ayetlerdir…Ayrıca İsrailoğluları ALLAH’a bir çok azğınlıklar yapmış hatta ortak dahi koşmuşlar ALLAH onların her şeyini af etmiş…Ayrıca ölüm gelip catınca Fravun gibi tövbe ettim senden başka ilah yok diyenlerin tövbesi kabul edilmiyor…Yukardaki verdiğim ayetlerde oda var…

      BAKARA–160 – Ancak tevbe edip halini düzelterek gerçeği söyleyenler başka. İşte onları ben bağışlarım. Ben çok merhamet ediciyim, tevbeleri çokça kabul ederim.

      BAKARA–161 – Ama âyetlerimizi inkar etmiş ve kâfir olarak can vermiş olanlara gelince, işte Allah’ın laneti, meleklerin laneti ve insanların laneti hep onların üzerine olsun.

      BAKARA–162 – Onlar ebedi olarak onun altında kalırlar. Ne azabları hafifletilir, ne de kendilerine göz açtırılır.

      • AbdullahAbdal dedi ki:

        ANKEBUT–1 – Elif, Lâm, Mîm.
        Ben bu anlamlı ayete göre hareket ediyorum..
        Ankebut 1 ayetinin mana ve önemi anlata anlata bitirilemez..
        Bu öyle bir ayet ki;
        Bakın yasir bey engin bilgisiyle size bu ayeti anlatacak:)
        evet buyrun yasir bey başlayın..

      • nizami dedi ki:

        Tamam yasir cok tewekkur ederim … ama kardew yazmissin ben bir erkek diiyilim yoksa turkce oylemi soyleniyor…. Ben Gurcistanda yashiyorum ve burada azeri okulunda okuyorum o yuzden turkce derinliklere girince iyi konushamiyorum tam olarak anliyorum ama .Azericede konushsam siz anlamayacaksiniz beni…Yasir peki tevrat incil zebur bu kutsal kitaplarida sormushdum cevaplamamishsin ??? Yani hep kuran uzerinde tartishiliyor bu sitedede cok okudum herkes kurandan bahs ediyor hic incil tevrat zebur bu kutsal kitaplara dair sorular sorulmuyor….

    • yasir dedi ki:

      Ayrıca kafirlerin-münafıkları ve müşriklerin hal ve durumlarını açıklayan bazı önemli ayetler aşşağıda….

      ================================================
      KEHF–99 – Biz o gün (kıyamet günü) onları bırakıvermişizdir. Dalgalar halinde birbirlerine girerler, Sûr’a da üfürülmüştür. Böylece onların hepsini bir araya toplamışızdır.

      KEHF–100 – Ve cehennemi o gün kâfirlere öyle bir göstereceğiz ki!

      KEHF–101 – Onlar ki, beni hatırlatan âyetlerimden gözleri bir örtü içindeydi. İşitmeye de tahammül edemiyorlardı.

      KEHF–102 – O kâfirler, beni bırakıp da kullarımı dostlar edineceklerini mi sandılar? Doğrusu biz cehennemi o kâfirlere bir konukluk olarak hazırladık.

      KEHF–103 – De ki: Amelleri en çok boşa gidenleri size bildirelim mi?

      KEHF–104 – Onların dünya hayatında çalışmaları boşa gitmiştir. Oysa onlar güzel işler yaptıklarını sanıyorlardı.

      KEHF–105 – İşte onlar, Rabblerinin âyetlerini ve O’nun huzuruna çıkacaklarını inkâr etmişlerdir de bu yüzden iyilik altında yaptıkları bütün amelleri boşa gitmiştir. Artık kıyamet günü onlar için hiçbir ölçü tutturmayız.

      KEHF–106 – İşte böyle, onların cezaları cehennemdir. Çünkü inkâr etmişler ve benim âyetlerimi, peygamberlerimi alaya almışlardır.

      KEHF–107 – İman edip salih ameller işleyenlere gelince, onlar için Firdevs cennetleri konak olmuştur.

      KEHF–108 – İçlerinde ebedî olarak kalacaklar, oradan hiç ayrılmak istemeyeceklerdir. Bu hatırlatma ve uyarmayı yeterli görmeyip de daha fazla açıklama isteyenlere karşı ey Muhammed!

      KEHF–109 – Deki: “Eğer Rabbimin sözlerini yazmak için deniz mürekkep olsa, Rabbimin sözleri tükenmeden önce, deniz muhakkak tükenecekti, bir mislini daha yardımcı getirsek bile.”

      KEHF–110 – De ki: “Ben de sizin gibi ancak bir beşerim. Ne var ki, bana ilâhınızın ancak bir ilâh olduğu vahyolunuyor. Onun için her kim Rabbine kavuşmayı arzu ederse iyi amel işlesin ve Rabbine yaptığı ibadete hiç kimseyi ortak etmesin.”

      • MaMaLi dedi ki:

        Nizami kardeş!Mesele zaten bu!kuran-ı kerim dışında,burda,kutsal kitapları ve dinler,tarihi ile,meşgul olmuş,kişi veya kişileri bulumassın)oysa,kendi,inandığı,din’in,dışındaki,vedalar,aveste,tevrat,ve torolar,incil,gibi,kiatapları okuyup anlasalar zaten,müslümanlık,savunmaları çöker))sizde,boşu boşuna soru sorup yorulmazdınız))bu sitede olmazdı.saygılar.

    • bekir akıl dedi ki:

      meseleyi uzatmışta uazatmış yasir ,nizami kardeş 1.cariye şavaş yolu ile elde edilen kadın kölelerdir.bunlar müslüman olsalarda kölelik devam eder sahibi isterse özgür bırakır istemese köleliği devam eder.islam köle hukukunda köleler mülktür alınır satılır cariye ile beraber olmak sahibi için tabi nikaha gerek yoktur ancak butun bununla beraber islam köleliği kaldırmamakla beraber teşvikte etmemiştir, hatta onların içinden kendi kendisine yetebilenleri özgür bırakmayı tavsiye etmiştir. bunun karşılğında manevi mükafatta vaad etmiştir.2.kıyamet gününde af konusu ise günahlara karşılık af olabilir diledigini bagışlar dilediginede azab eder ayeti bunu gösterir, ancak küfür şirk ve kul hakkı için bu gecerli degildir bu üç günahı bagıslamıyacagına dair baska ayetler var.3 kur’an tevrat ve incille neden örtüşmüyor konusu ise kur’an tevrat ve incilin insanlar tarafından değiştirildiğini söylüyor bu nedenle örtüşmüyorlar.saygılarımla

      • yasir dedi ki:

        Kendilerine yazık eden kimselere melekler, canlarını alırken: “Ne işde idiniz!” dediler. Bunlar: “Biz yeryüzünde çaresizdik” diye cevap verdiler. Melekler de: “Allah’ın yeri-arzı geniş değil miydi? Hicret etseydiniz ya!” dediler. İşte onların barınağı cehennemdir; orası ne kötü bir gidiş yeridir. 4 / NİSÂ – 97

        Her kim Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde gidecek çok yer de bulur, genişlik de bulur. Her kim Allah’a ve Peygamberine hicret etmek maksadıyla evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse, kuşkusuz onun mükafatı Allah’a düşer. Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir. 4 / NİSÂ – 100

        Ey iman edenler! Mümin kadınlar hicret ederek size geldiği zaman, onları, imtihan edin. Allah onların imanlarını daha iyi bilir. Eğer siz de onların inanmış kadınlar olduklarını öğrenirseniz onları kâfirlere geri göndermeyin. Bunlar onlara helâl değildir. Onlar da bunlara helâl olmazlar. Onların (kocalarının) sarfettiklerini (mehirleri) geri verin. Mehirlerini kendilerine verdiğiniz zaman onlarla evlenmenizde size bir günah yoktur. Kâfir kadınları nikâhınızda tutmayın, sarfettiğinizi isteyin. Onlar da sarfettiklerini istesinler. Allah’ın hükmü budur. Aranızda O hükmeder. Allah bilendir, hikmet sahibidir. 60 / MUMTEHİNE – 10

        Bekir bey, sizde kısaltın zaten öyle yapmışsınız…Cariyelik veya kölelik 2 satırda anlatılacak şeyler değil…Sizin gibi anlattım patladı gitti olmuyor…Köleliği birden bıçak gibi kaldırıldığını bir düşünelim ve toplumdaki sosyal patlamalar veya her köle durumundan şikayetçi olduklarını nerden biliyoruz, bir köle hür kaldığında beklide daha kötü bir hayat yaşayacak bun garantisini kim veriyor…İnsanlarda hep bir ön yarğı var kölelik dendimi çizği filimlerdeki gibi sahibinin elinde bir kırbaç ve ona eziyetle iş yaptırmakta…Yahu günümüzdeki işçilik ile köleliğin ne farkı var.Şimdi işçiliği kaldıralım diye bir tez atılsın ortlalığa bütün işçiler işlerini bırakacaklarınımı sanıyorsunuz…Olaki köle veya savaş ganimeti cariye hayatından veya durumundan memnun değil o zman Allah hiçret yolunu açmış, cariye veya köleysen Allaha kaç-hiçret et Allah bunun garantisinide vermekte…O zamanın sosyal yapısını ve iletişim-ulaşımı düşünelim bir cariye veya köle hiçret ettikten sonra günümüzdeki gibi kolay bir şekilde bulunabilecğini veya yakalanacağınımı sanmaktasın…Oysaki o dönemde Allaha kaçmaktan-hiçret etmektense hizmetçi konumda olduğun kişilerin yanında onların eziyetlerine dahi katlanmaya razı olmuşlardır bir çok köle ve cariye…Günümüzde Zenğinlerin bir çok hizmetçi-uşakları-dadıları veya metresleri konumunda eski tabirler Köleleri ve cariyeri mevcut değimlidir günümüzde…Günümüzde Kölelik veya cariyelik katlı diyen cahillerden olmaktan Allaha sığınırım…Günümüzdeki kölelik ve cariyelik adaletsizlik ve şerefsizlik üzerine batılın üzerine kurulmuştur ve eskiden daha çok modernize edilerek devam etmektedir.

  3. AbdullahAbdal dedi ki:

    yasir..Arkadaşımız kuran matah bir kitapmışcasına alıp kopyalıyor buralara,,
    Anlamını bile bilmiyor..
    Nisa -15 ve Nisa -16 ile başlamış..;)

    ERKEK ERKEĞE-KURANDAN SERBEST OLDUĞUNU GÖRDÜĞÜMÜZ YAPILAN HOMOSEXSÜEL İLİŞKİ

    Yaşar Nuri Öztürk meali
    NİSA -15-Kadınlarınızdan eşcinsellik/sevicilik yapanlara karşı içinizden dört tanık getirin; eğer tanıklık ederlerse o kadınları, ölüm canlarını alıncaya ya da Allah kendileri için bir yol açıncaya kadar evlerde tutun.
    NİSA-16-Eşcinselliği içinizden iki erkek yaparsa onlara eziyet edin. Bu ikisi tövbe eder, durumlarını düzeltirlerse onlara eziyetten vazgeçin. Allah Tevvâb’dır, tövbeleri çok kabul eder; Rahîm’dir, merhametine sınır yoktur.

    Dinayet meali
    NİSA-16-Sizlerden fuhuş (zina) yapanların her ikisini de incitip kınayın. Eğer onlar tövbe edip ıslah olurlarsa, onları incitip kınamaktan vazgeçin. Çünkü Allah, tövbeleri çok kabul edendir, çok merhamet edendir.

    Erkelere karşı ise Muhammed veya Kuranı yazanlar ne kadar da merhametlidir.Bu merhamet nedeniyle İslâm’da zina yapan erkek erkeğe ilişkilerde kınama ve azarlama cezası veriliyordu.100 sopa değil.

    Bir ilişkinin zina olduğunu söyleyebilmek için normal erkek erkeğe ilişkinin yasal olması gerekir.
    Öyle ya Erkek erkeğe evlilik kuranda normal sayılmasa erkekler arasında ilişkinin zinası olur mu?
    Ayet şöyle olur bu durumda erkek erkeğe sapık ilişki yaşayanlar denir ,Zina yada Fuhuş denmez.
    Cinsel ilişkide zina suçunun oluşabilmesi için tarafların evli olmaması gerekiyordu.
    Bu ayetten anlaşılan zina suçu oluşabildiğine göre erkek erkeğe evliliğe kuranda izin verildiğinin ve yadırganmadığının gayet güncel bir olay olduğunun belli olduğudur.

    AHMET TEKİN
    NİSA-16-İçinizden sapık, eşcinsel ilişkilerde bulunan erkeklerden her ikisine de caydırıcı cezalar verin. Eğer tevbe ederler, sapık ilişkiden vazgeçip, Allah’a itaate yönelerek uslanırlarsa, artık onlarla ilgili tedbirler alarak ceza vermekten vazgeçin. Allah insanları tevbeye, itaate sevkeder

    Gürdüğünüz gibi erkekle erkeğin ilişkisini sapık eşcinsel ilişki diye çevirmektedir.Eğer mealler böyle olsa İslam erkek erkeğe ilişkiye hoşgörü ile bakıp ne şahit istiyor nede ceza veriyor diye geçebilirdim.
    Fakat Dinayet ve diğer meallerde NİSA-16Sizlerden (ERKEKLERDEN)fuhuş (zina) yapanların her ikisini de incitip kınayın şeklindedir.Dikkat edin sapık cinsel ilişki demiyor.Fuhuş yada zina diyor.
    Homoseksüel erkek erkeğe ilişki sapık bir ilişki olabilir.Neden zina olsun ki?
    Bir normal sayılan ilişki varsa bu ilişkinin normal olmayanı zina dır.Yoksa zina demeye gerek varmı?
    Ömer tekin mealindeki gibi sapık cinsel ilişki veya homosexsüel ilişki diye söyler geçersin.

    Dönelim Osmanlı imparatorluğuna.Kaynaklarda Cariye haremleri olduğu gibi oğlan haremlerinden söz edilir. Sarayda oğlan haremlerinde yaşananların Zina olarak görüldüğüne dair bulgu varmıdır.
    Demek ki yaşanan ilişki normal bir ilişkiydi.Bu normal ilişki nasıl zinaya dönüşür.
    Halife Osmanlıda değil miydi.Şeyhülislam Osmanlıda değil miydi?
    Yasal olmayan bir erkek erkeğe ilişkiye yani zinaya izin verirler miydi?
    En kötü ihtimalle kitabına uydurmaları gerekirdi.

    A. K. MERAM, “PADİŞAH ANALARI” adlı yapıtında Osmanlı sultanı Bayezid’in haremini şöyle anlatır:”… Bütün bu yabancı kanlı Hıristiyan kız ve oğlanlar Yıldırım’ın ‘zevk ve sefa’ karargâhı durumuna getirdiği sarayını dolduran kız ve oğlan cariyelerinin küçük bir bölümüydü. Çağın Osmanlı anlatımı ve diliyle, ‘daha nice afet-i devran ve yürek dağlayan kız ve oğlanlar’ vardı sarayda…”
    Dört ciltlik “Künh-ül Ahbar” adlı tarih kitabıyla ün yapmış Gelibolulu Mustafa Ali Bey, “Divân”ında 16. yüzyıldan şöyle sesleniyor bize:”Zenne rağbet eder mi âkil olan,Tab-ı Ali civâne maildir.””Aklı başında olan kadına eğilim gösterir mi? Ali’nin yaradılışında delikanlı gence yöneliş vardır” diye kendisini örnek göstererek öğütler verir.
    17. yüzyıldan Hıfzı’nın da şu ilginç deyişiyle eşlik etmesi bir cinsellik anlayışını yansıtmaktadır:”Zenne meyl eylemeyen,kaht-ı recûl olsa bile!””Hiç erkek kalmasa bile kadına gönül veremem!”
    Eskilerin hamamla ilgili bir deyişi vardır: “Arife gecesi hamama gidilmez, yoksa Bedevi Topuna girersin!” M. Zeki Pakalın, “Osmanlı Tarih Deyimleri” adlı kitabında “Bedevi Topu”nu şöyle anlatır:
    “Bedevi ayinleri yalın ayak, başı açık, belden kuşakla sıkılmış bir entariyle soyunuk yapılırdı. Zikrin en ateşli sıralarında birbirlerine sarıla¬rak ortalığı sarsan bir heyecanla yaptıkları ayin için Bedevi Topu denir. Top haline geldiklerinde, birbirlerine arkadan ve belden sarılırlardı. Olgun çağlardaki dervişler, taze genç dervişlere sarılırlar, en güzel delikanlıları da topun ortasına geçirirlerdi. Mecâzi aşk adı altında, avami aşkın ilişki yoluna pervasızca saptıklarını söyleyenler vardır.”
    Hay-huy arasında zikredenlerin, tekkelerde “ayin yapıyoruz” baha¬nesiyle çırılçıplak soyunup birbirleri¬nin arkasına geçmelerinin, kuşkusuz dinle de imanla da bir ilişkisi vardır.

    BU AŞAĞIDAKİ AÇIKLAMA DİNAYET MEALLERİNİN ALT AÇIKLAMASIDIR..
    İslam dünyasının ileri gelenleri de bu durumun farkında olmuşlar.Bazı müfessirler,15. âyetin kadının kadınla cinsel ilişkisi şeklindeki fuhuş (sevicilik); 16. âyetin ise erkeğin erkekle cinsel ilişkisi şeklindeki fuhuş hakkında olduğu kanaatindedirler.

  4. bilimselolay dedi ki:

    bunu siteme kopyalaya bilirmiyim alinti oldugunu ve sitenizin ismini vermekle tabi

  5. Geri bildirim: Kuranda recm yok | Allah ve Bilim

  6. Agnostik dedi ki:

    Sayın Pante;
    Kuranda recm olmadığı aşikar ancak birçok sahih hadis kaynağıyla bunun Muhammet zamanında uygulandığını biliyoruz.dediğin gibi kurana sokma çabaları aişe ve ömerin yanlış beyanatlarıyla olabilir.nasıl ki islamda kadın sünneti varsa recmde vardır.ben bizzat kütübüs sitteyi açtım rastgele bir hadis okumak istedim tesadüfe bakar mısın ki muhammedin recm uygulattığı bir hadis geldi ve bunlardan çokça var.arabistanın hitleri ideallerini gerçekleştirmek için neler neler yapmış her gün yeni şeyler öğreniyoruz (:

    • bilal dedi ki:

      Sayın Agnostik !
      RECM OLAYI NE İSLAMDA ,NE DE KUR’AN DA VARDIR !!! Zira islam dinin tek kaynağı sadece kur’an’ı kerimdir. Hüküm koyucu ise sadece yüce Allah’tır.Bir kişi peygamber de olsa,dini hüküm koyamaz… Çünkü o da bizim gibi bir kuldur.Onun görevi ,sadece yüce Allah’ın gönderdiği mesajı insanlara tebliğ etmek,açıklamak ve uygulamaktır.O ,dini bir hüküm koyamaz.RECM olayı kur’an da olmadığına göre islamın bir hükmü olamaz.Hadis,mütevatir ve sahih olsa da,sadece kur’an daki hükümlerin açıklama- sını ve şerhini yapar… KÜTÜBÜ SİTTE denilen kitabların içindeki rivayetlerin kahir çokluğu sahih ve güvenilir değildir.Bu kitaplarda bulanan rivayetlerin içinde sahih olanlarla birlikte çoğu zayıf ve uyduruktur.Zira ,sikka,mütevatir ve güvenilir hadislerin sayısı 17 taneyi geçmemektedir.1- bkz:تاريخ الاسلام ج- 3- ص- 330 – دكتور ابرههيم حسن ابراهيم 2- BKZ: كشف الاظاهر المتنا ثيرة للسيوطي- Bu kaynağa göre de binlerce rivayet arasında sikka ve mütevatir olan (yani güvenilr hadis saysı) 113 taneyi geçmemektedir… Ebu Hanife’ye göre sikka hadislerın sayısı 17 taneyi geçmeyerek,bunlar da sadece ibadetle (Nmaz,zekat,oruç ve hac ibadetiyle ) ilgilidir…BUHARİ,MÜSLİM VE KÜTÜBÜ SİTTELER’ de geçen rivayetlerin bir çoğu hz.peygamberin sünnetine aykırı oldukları için Ebu Hanife ve İmam Malik gibi zatların da bunlarla amel etmemişlerdir.Bu kitaplarda kur’an’la çelişen nice rivayetler de vardır. Bunlar daki bir çok rivayet zayıf ve uyduruktur… İmam müslim bile,Buhari deki rivayetlerin 1/3’ine itibar etmemştir… Demek ki,bu kitaplardaki rivayetlerin kahir çokluğu sahih değildir.Hadisler,hz.peygamber zamanında yazılmadığı,ancak vefatından yaklaşık 200-300 sene sonra kulaktan dolma bilgilerle derlenip tedvin edildiği için mevcut rivayetlerin kahir çokluğu sahih ve muteber değildir… İşte RECM ile ilgili rivayetler de bu guruptandır… Kaldı ki,RECM olayı da kur’an ve hz peygamberin sünnetine göre değil,yahudlik inancına göredir.TESNİYE 22/22-24. de aynen bu hüküm şöyle geçiyor..’’ Eğer bir adam, başka birinin karısıyla yatarken yakalanırsa,hem kadınla yatan adamı,hem kadın,ikisi de öldürülecek. Aranızdan bu kötülüğü atacaksınız…’’ deniliyor… Ayrıca bkz. (Levililer,19/20,20/10-14ve 21/9. ) Görüldüğü gibi,RECM olayı yahudiliğe ait olup,ne kur’an’da,ne de mütevatir ve sikka bir hadiste geçer… Hz.peygamber Medine’ye hicret ettikten sonra şehir halkıyla bir’’ Anayasa ‘’kabilinden sözleşme yapıyor.Buna göre her din mensubu inandığı dininin kurllarına göre yönetilecek.( Yani müslüman islama,yahudi yahudiliğe,hıristiyan hıristiynlığa göre vs.) Bu durum da gerçek demokrasinin en bariz örneğidir.Herkes inandığı gibi yaşayacak…! İşte rivayetlere göre Medine de zina yapan iki yahudiye,yahudilk hükmü gereği ve yahudilerin bu hükmün infazının istemeleri doğrultusunda bu olay gerçekleşmiştir… Zina eden kadın ve erkek tarafları arasında vuku bulan anlaşmazlıklar, aralarındaki kavga ve çatışma,yahudilik inancı gereği bu kükmün infazıyla ortadan kalkmış oldu. Böylece her iki taraf arasındaki anlaşmazlık son buldu… Birbirlerine haksızlık etmemek için konuyla ilgil,hz peygameberin de aralarında hakem tayin ediliyor ve uygulanacak hüküm de onların inancına göre gerçekleştiriliyor…. Hepsi bu kadar… ! İşte RECM ile ilgili olay,ne kur’an’ın,ne de hz.peygamberin sünnetinin gereğidir…!!! Bu olay ne islama,ne de sünnete maal edilemez..Bu olay islamda da var demek islama bir iftiradır…İslamda böyle bir olay asla yoktur. Fakat gerek yahudilik kültüründen ve gerekse uyduruk ve iftira dolu rivayetlerden bazı müslümanların da etkilendiklerini görmekteyiz… İslam ayrıdır,müslüman gibi geçinmek ayrıdır..Özetle,kur’an’da RECM ile ilgili bir hüküm bulunmadığından,her kim bu Recm hükmünü infaz ederse kur’an’a ve islama aykırı davranmış olup,bunu yapanlar da katil ve canidirler……… Saygılarımla…..

      • rammsteinn dedi ki:

        çoğu ülkede uygulanmıştır. şimdi bazısı var diyor bazısı yok diyor.insanlar çelişkide kalıyor.
        herşeyin geleceğini kaderini bilen tanrı,600 sayfalık kuranda bunu niye bir cümle ile izah etmedi? diyelimki vardı böyle ayet keçi yedi. nerde “onu biz indirdik biz koruyacağız” ayetinin inandırcılığı?
        nerden baksan elinde kalır ama şu bir gerçek ki
        siyasetçilerden daha iyi iş çıkarıyor din bilginleri.

      • MaMaLi dedi ki:

        İnançlar!cahiller için gerçek,aydınlar için,yalan,siyasetciler,için,kullanışlıdır.(SENECA)

  7. bilal dedi ki:

    Kur’an da zinanın cezası net ve kesin bir şekilde ifade edilmişse,başka bir izaha ihtiyacı var mıdır.??? Konu net ve açık değil mdir ? Kur’an’da olmayan hiç bir şey dinin hükmü olamaz..! Yani kesin ve net bir şekilde dinin tek ve temel kaynağı olan kur’an’ı kerim de bu hüküm yoktur… Sahih sünnete de böyle bir şey yoktur… Keçi olayı da saçma sapan,uyduruk bir rivayettir… Buna inanmak bile insanı dinden ve imandan çıkarır…. Bile bile buna inanan hemen dinden çıkar…….. Çünkü kur’an’a iftira etmiş olur… İşte ne yazı ki, Emevilerden başlayarak egemen güçler bazı dini kurallarını kendi siyasi düşüncelerine uygun yorumlatmışlardır… Bu nedenle bunların yorumlarına değil,direk kur’an’ın orjinal metnine bakmalıyız… Dinin kurallarını kur’an dan öğrenmeliyiz…. Bu uyduruk rivayetler,mezhepler, tarikatlar ve meşrepler din değildir… Bunların tümü insanlara ait yorumlardır…….Kur’an’a uygun olan görüşler kabul edilir,olmayanlar ise çöpe atılır… Yani, dinin tek kaynakğı sadece yüce Allah’ın kitabı olan kur’an’ı kerimdir… Bunun dışında hiç bir şey din değildir ve ona asla itibar edilemez……! Recm,bir çok yerde uygulanmış olsa bile,kur’an ve islam dışı bir uygulamadır… Bu hükmün uygulanması kur’an’a aykırı olup büyük bir cinayettir…. Saygılar…

    • MaMaLi dedi ki:

      Sayın Bilal!!Gayretinizi,gülümseyserek,izliyorum,nerdeyse,kuran-ı kerim!Bağımsızlık bildirgesi(Thomas jefferson,jonn adams,Benjamin franklin,Roger sherman,Robert R.Livinston)gibi,savunuyorsunuz))kuran,özgürlük,eşitlik,adalet,sistemi,ile,insanlığa,armağanmış gibi,yorum yazıyorsunuz,sanırım siz çok,zekisiniz,bizim cahilliğimizi,ve ahmaklığımızı bağışlayın efendim)

  8. rammsteinn dedi ki:

    recm yüzünden insanların çelişkiye düşeceğini tanrı biliyorda kuranda buna niye açıklık getirilmemiş?
    Kur’an’da olmayan hiç bir şey dinin hükmü olamaz..diyorsunuz. doğru. ama herşey varmı kuranda?

    cübbesiyle tanınan hocamız yurtdışından getirdiği yabancı kadınlarla cinsel munasebet için saatlik nikah kıyıyor. arabistanda genelevlerde imam var. aynı olay. saatlik nikah. şimdi demeyin bunlar saptırıyor dini. adamlar peygamber soyundan ırkından geliyor. biz ılımlı ülkeyiz.

    iranda sperm ile nikah kıyılıyor
    http://www.haberturk.com/saglik/haber/884636-spermle-nikah-kiyiliyor

    mısır müftüsünden fetva. kimlerin cennetlik olacağını tayin ediyor
    http://www.haberturk.com/dunya/haber/884768-eski-muftuden-tartisma-yaratan-fetva

    ama yok herkes saptırıyor biz doğrusunu yapıyoruz. bazı şeyleri kabullenmek zordur ama erdemdir

    • bilal dedi ki:

      Sayın Rammsteinn !
      1-Mısır eski müftüsünün fetvasını bana gösterdiğiniz için teşekkür ederim. Bak kardeşim,hep size şunu söyledim ‘’Emevilerden başlayarak bugünümüze kadar egemen güçler dinin bazı kurallarını siyasi emelleri doğrultusunda yorumlatmaya hep devam edegelmişlerdir.’’ Belki de bana inanmazdınız,umarım bu Eski Mısır Müftüsünün verdiği fetva ile bana hak vereceksiniz .. Bu tağuti ve şeytani güçlerin Müftüsü olan Ali CUMA, darbe karşıtı mazlum müslüman halkın öldürülmesini istiyor,teşvik ediyor,bunları öldürenleri de cennetle müjdeliyor ve dini de,tağuti egemen güçlerinin istekleri doğrultusunda yorumlayıp değerlendiriyor… Bu Müftü islamın ve müslümanların değil,tağuti ve şeytani güçlerin müftüsüdür..Tağuti egemen güçler her zaman bunun gibi din kisvesinde bulunan Bel’amleri ve şeytanın sözcülerini kendi siyesi emelleri doğrultusunda kullanabilmişlerdir. Bu adam, islam ve müslümanların düşmanıdır… Bu mazlum müslüman halkının öldürülmesini isteyen ve öldü- renleri cennetlik yapan bu adam bırakın müftü olmayı müslüman bile olamaz.. O,bu kisve altında bir islam düşmanıdır…. Bu nedenle,islam dinini,şunun bunun fetvasından değil,direk dinin tek kaynağı olan kur’an’ı Kerim’in orjinal metninden öğrenmek durumundayız.. Kur’an’ın orjinalı elimde varken şuna,buna ait yorum ve mealler beni ilgilendirmez..Beni ilgilendiren sadece kur’an’ın orjinal metninin mesajıdır… Bu mel’un ve tağutun adamı,mazlum müslüman halkınnın öldürülme fetvasını nereden çıkarıyor.??? Yoksa SİSİ ( PİSİ ) denilen bu darbacı adam ona büyük bir ödül mü verecek.??? 2- C.le tanınan şahıs,ne bizim,ne de müslümanların hocasıdır. O,dinini bilmeyen,cahil ve cuhelanın hocası olabilir… Onun anlattığının çoğu ne kur’an,ne de islamdır…Onun anlattığı tek şey,saçma sapan uyduruk rivayet ve masallardır… Bazen din adına öyle saçma sapan ve uyduruk rivayetler söyliyor ki, bununla dinden bile çıkabilir… Allah onu islah etsin… İşte dinimizi kur’an’ın orjinal metninden öğrenmezsek bu tip insanlar bize islamı ve kur’an’ı yanlış öğretmeye devam edecekler… 3- Bu ve bunun gibilerin temsil ettiği TARİKATIN yeri kur’an ve sünnete var mı ? Bunlar Bid’at değil mi ? Hz.peygam- ber (s.a.s) كل بدعة ضلالة وكل ضلالة في النار الخ ‘’ Her bid’at, (dinde olmayıp din adına icad edilen ) her şey sapıklıktır.Her sapıklık ise yeri ateştir…’’ diye buyurmaktadır… Bu nedenle Bu tür oluşumlar din değildir. Din kur’an’la tamalanmıştır.Bu oluşumlara ihtiyaç ta yoktur… MAİDE-3: اليوم اكملت لكم دينكم وا تممت عليكم نعمتي ورضيت لكم الاسلان دينا الخ İşte bugün sizin için dininizi kemale erdirdim ve üzerinizdeki nimetimi tamamladım.Size din olarak da islama razı oldum…’’ işte inen kur’an’ın bu son ayetile dinin kemale erdiğini,başka bir şeye ihtiyacının da kalmadığının vurgusu yapılmıştır… Kul ile yüce Allah arasına hiç kimse giremez ve vasite olamaz…Kul, direk yüce Allah’a yönelir ve ona dua eder… 3-Bunun yaptığı saatlik nikah kur’an ve sahih (mütevatir) sünnetin neresinde var.? Bunların yaptıkları yanlışlar,kur’an mı,islam mı ??? Buna cevaz veren kur’an da bir hüküm var mı ??? Lütfen,kur’an’da onay verilmeyen yanlışları kur’an’a ve islama maal etmeyelim… 4-Bugün ne İran da ,ne de Suudi Arabistan da islam ve kur’an hukuku vardır…Suudi de islam değil,monarşi bir rejim hakimdir… İran da ise,yine islam değil, şiilik kültürü hakimdir… Her ikisinde de yönetimin ismi islam olsa bile,maalesef durum hiç değişmemektedir… Yani bugün dünyanın hiç bir yerinde kur’an ve islam hukuku yürürlükte değildir…..Halkı müslüman olan ülkelerin tümünde islam dışı yönetimler hakimdir… …….Bu nedenle,gerek Suudi de gerekse İran’da olup bitenlerin hiç biri islam ve kur’an’a maal edilemez……..Suudi kralına ve İran’a bakarak mı dinimizi öğreneceğiz.? Yoksa dinin tek kaynağı olan kur’an’ı kerime mi bakacağız.??? Bu iki ülkedeki rejimlerin de islamla hiç bir alakası yoktur… Bunların yanlışları islama maal edilemez…… 5-İslama göre kimsenin soyuna,sopuna,regine,ırkına ve tolumdaki sosyal konumuna bakılmaz…Bunar peygamberin soyundan gelmiştir,diye nereden çıkarıyorsunuz.? Hz.peygamberin iki torunu vardı, bunlarda genç yaşta şehid oldular.Bu iki torundan bu kadar insanlar nasıl çoğalabilmiştir ??? Onun soyundan olduğuna dair bunların elinde bir kanıt var mı ? Varsa dahi dinen onların hiç bir özelliği yoktur…6-Kur’an’da net bir şekilde zina edenin RECM dışı bir ceza olduğuna dair ayet olmasına rağmen halen,”
      recm yüzünden insanların çelişkiye düşeceğini tanrı biliyorda kuranda buna niye açıklık getirilmemiş? tarzındaki ifadenize bir anlam veremiyorum…! Kur’an,net bir şekilde söz
      konusu cezanın RECM dışı bir ceza yöntemi olduğunu anlatmamış mı ? Daha nasıl
      izah edilecek.? Akıl ve mantık sahibi olan her nsan bunu rahatlıkla anlayabiliyor.
      Yani konu,net,ve açıktır.Başka bir izaha ihtiyacı yoktur. RECM konusundaki insan-
      ların çelişkili düşünceleri kur’an’dan kaynaklanmıyor……Saygılarımla….

      • yasir dedi ki:

        Eski ve şimdiki vaaz veren cemaat veya her neyse hocalarına bakıyorum hepsi Kurandan ziyade menkıbe ve hikayeler anlatıyorlar…Bizler zaten bunu tasvip etmiyor, Kuranın anlatılmasını ve ayet ayet açıklanmasını insanlarında anlamasını istiyoruz…Böyle yapan çok az din adamı vardır…

        Ayrıca Ateistler hep müslüman ülkeleri kötü görüp aşşalarlar, birde Dinsiz veya sapkın dinli yönetim ve ülkelere baksak nasıl olur acaba…Kominizmin çökmesiyle Doğu bloğu sovyet ülkeleri Rusya-moldova-ukrayna-bulğaristan vsvsvs….bir çoğunda namus ahlakı yok ve durmadan fuhuş işçileri sevkediyorlardı, rusyada aile kavramı kalmadığından rus nüfusu aşırı bir gerilemeye girdi, putin yaptığı teşviklerle hatta alkolu yasaklayarak bunun önüne geçmeye calışıyor…Çin-Japoya-taylant vsvsvs uzak doğu ülkelere sapıklık diz boyu Çoçuk fuhuşunun merkezi, yemek kültürleri bile içler acısı, anne karnından düşen cenini dahi yiyebilen bir kültür…Zaten bu tarz ülkelerde insan haklarını anlatmaya gerek yok çünkü insanın değeri -yok,Kominist-dinsiz Sovyetlerde öldürülen-katledilen insanların haddi hesabı belli değil, çinde 100 milyona yakın insanın kayıt dışı olduğu ve bu insanların köleden daha beter tavuklar gibi yatakhanelerde sadece prinç yedirilip çalıştırıldığı malum… say say bitmez yaniii…Dünyaya adeleti-insan hakları bunlar mı getirecek, dünyayı bunlar mı yönetecek ve bunların çoğuda dinsiz ve ateist…

  9. rammsteinn dedi ki:

    yasir öyle bir uçmuşsun ki. sanki müslüman olmayan herkes çok kötü.
    saydıklarının içinde en komiği şu, demişsinki

    Çin-Japoya-taylant vsvsvs uzak doğu ülkelere sapıklık diz boyu Çoçuk fuhuşunun merkezi, yemek kültürleri bile içler acısı, anne karnından düşen cenini dahi yiyebilen bir kültür…
    —-

    şu cenin yiyen insanlar diye bir şey var. ama bir sanat eseri olarak. bir sanatçının sanat eseridir o.
    başka bir siteden alıntı yapıyorum

    Aslında işin gerçeği bildiğimizden çok farklı. Yaşları 25 ile 30 arasında değişen bir grup fotoğraf sanatçısı , 2000 yılında yapılan Şanghay Sanat Festivalinde, ünlü performans sanatçısı Zhu Yu ‘nun yönetiminde İnsanları Yemek adında bir eser ortaya çıkartıyorlar. Bir süre sonra Malezyada yayın yapan Perdana isimli bir gazete sergiyi Çin cenin yiyiyor şeklinde ana sayfasına taşıyınca eserleri o kadar çok tepki çekiyor ve tartışılıyor ki olay Tayvan hükümetinin tekzip yayınlama kararına, diğer ülkelerde Çinlilerin bebek yedikleri imajı oluşmasına kadar gidiyor. Hatta en sonunda olay bununla da kalmayıp 100-150 dolara Sıcak japon yemeği türünde yazılar içeren Korece ve İngilice yazılmış Japon karşıtı propogandalarda bile kullanılmaya başlanıyor.
    İnternette dolaşan resimlerde gördüğünüz üzere eseriyle kameralara ve fotoğraf makinalarına poz veren fotoğraf sanatçısı Zhu Yu ve konu ile ilgili daha ayrıntılı için Zhu Yu’nun wiki sayfasına, BBC’nin Baby-eating art show haberine ve google sonuçlarına buradan gözatabilirsiniz.
    ——

    neymiş facebook ta gezen her resme, her salaklığa inanmamak gerekiyor. yani ben şimdi desemki
    “nepal de insanlar birbirlerinin ayak parmaklarını yiyor” hemen atlayacaksınız. “bakın işte müslüman ülkede böyle bir rezillik olmaz” diye. bunun adına inanmayı istemek yatıyor. inanmayı istiyorsunuz çünkü işinize geliyor. oysa ben şimdi desemki
    – google da en çok porno arayan
    -en çok çocuk pornosuna giren
    -çocuk yaşında evliliğin en fazla olduğu ülkeler hangi dinin mensublarıdır?
    dersinizki kesinlikle müslüman ülke olamaz. her sene google istatiskleri yayınlar. dersinizki yalan.
    kendi çıkarınız olan her şehir fantezisine inanırsınız.çünkü inanmak istersiniz.
    türkiye de derlerki “almanlarda geğirmek çok ayıp ama osurmak çok normal” 20 senedir almanların içinde çalışıyorum ne geğireni durdum ne osuranı. onun için her denene inanma.
    her toplumun kültürü farklı.bizimde işkembe yememiz çok iğrenç bulunuyor. ama bizde fransa da kurbağa etnini yenmesini veya japonların yunus yemesini iğrenç buluyoruz.
    herşeye inanmanız dolayısıyla işin dindar tarafındasınız. çünkü çocukken kafanıza sokulanları bizim gibi sorgulamıyorsunuz.neymiş aya çıkan ilk kişi ezan sesi duymuş.bunu bilmeyeni görmedim. kime desem “tabi canım ne sesi duyacakki çan sesimi” der. ben şimdi desemki marsa giden araç ezan sesi kaydetmiş. hemen tasdik edersiniz. bende derim ki “uzayda ses olmaz”

    • yasir dedi ki:

      rammsteinn, neden böyle yapıyorsun yazının içinden çımzlayıp bir yazıyı çekip oradan vurup yazının diğer çoğunluğunu askıda bırakıyorsun, bu konuda seni ayrıca tebrik etmek lazım…
      Malum güvenilmez medya olduğundan her gün bir çok yalan haber çıkmaktadır…Fakat ben senin gibi sosyal medyaya fazla takılamıyorum.Ben bu haberi tahmini 2002 veya 2003 tarihlerinde atlas derğisinde veya ona benzer bir derğide okudum ardım fakat o haberi bulamadım…Senin dediğin sanatçının sanatlarını ilk defa gördüm bunu sanat adına dahi yapmalrı mide bulandırıcı…Her neyse sen bu hususta doğru olabilirsin, senin gibi kuru inat yapmam, fakat diğer yazdıklarımıda gölgede bırakma…
      Onların yemek kültürleri bizlere nasıl tabu’ysa, bizim yemek kültürümüzde onlara tabu geliyor, hatta Tabu belğesellerinde izlemiştim bizim süt ve süt ürünlerine olan düşkünlüğümüz peynir yememiz onlar için bir tabuymuş.

      Her neyse Rams sen bu yukardaki videoları izle………

      Çindeki Uyğur halkına yapılan baskılar her yönüyle devam etmektedir, çinin izlediği nüfus politikaları yüzünden Çoğunluğunu uyğurların oluşturduğu doğu Türkistan nüfus denğeleri değişmiştir şu an itibari ile Çin-han Nüfusu uyğur nüfusuna yetişmiştir…Nükleer ve bijolejik silah denemeleri bu bölğelerde yapılmaktadır…

      Mao da öldürülecek kişiler için ölüm emrini bizzat kendisi, yazılı olarak vermekten çekinmemiştir. 17 Ocak 1951 tarihli bir belgede, içlerinde Deng Xiaoping’in de bulunduğu yoldaşlarına şöyle talimat verir:
      Hunan’ın batısındaki 21 bölgede 4.600 çete lideri, yerel direnişçi ve Koumintang ajanı öldürülmüştür. Bu yıl yerel otoriteler tarafından bir grup insanın daha öldürülmesi planlanmaktadır. Bu uygulamanın gerekli olduğuna inanıyorum… gerekirse daha büyük gruplar öldürmeliyiz… Büyük hamleler gerçekleştirmek, gerektiğinde öldürülmesi gereken tüm muhalifleri soğukkanlılıkla öldürebilmeyi gerektirir.29
      http://www.doguturkistan.com/CinIskencesi.html

      Tam tamına 6 haftada 300.000 kişi katledilir, kadınlara tecavuz edilir, hamile kadınların karnı deşilerek çocukları alınıp katledilir, japon askerler aralarında “kim daha fazla kişinin kafasını kesecek” diye yarışma yaparlar. Tabi Nanjing Datusha’daki müzede bunlardan daha fazlasını okuyacaksınız.
      http://www.cingunlugu.com/nanjing-katliami-ve-nanjing-datusha/

      1937’de Çin Cumhuriyeti’nin dönemin başkenti Nanking’in Japon İmparatorluk Kara Kuvvetleri tarafından ele geçirilmesi sırasında ve ardında yaşanılan katliam ve tecavüz olayları. Altı hafta süren olaylar yaklaşık 300.000 kadar sivil ve silahsız askerin ölümü, ve 20.000-80.000 kadar kadının tecavüze uğramasıyla sonuçlanmıştır.
      Uluslararası Uzakdoğu Savaş Mahkemesine göre ölü sayısı 200.000 civarıdır; Çin’in resmi kayıtlatında ise bu sayı 300.000 olarak verilmektedir.
      http://tr.wikipedia.org/wiki/Nanking_Katliam%C4%B1

      Enver Hoca döneminde bütün kilise ve camiler kapatılmış ve Arnavutluk, 1967 yılında resmi olarak dünyadaki ilk ateist devlet olmuştur
      http://tr.wikipedia.org/wiki/Arnavutluk

      Ülkenin tüm dini geleneklerine karşı savaş ilan edildi, Hoca 1967 yılında Arnavutluk’un dünyanın ilk ateist devleti olduğunu ilan etti. Camiler ve kiliseler yıkıldı veya başka amaçlarla kullanıldı. Arnavutluk 1968′de Varşova Paktı’ndan ayrıldı. Ancak Çin’in ABD ile ilişki kurması üzerine, Çin’i de revizyonizmle suçladı. Sonra da Maoizm’in “Marksizm-Leninizm”le ilgisi bulunmadığını, Çin Komünist Partisi’nin teorisinin “Konfuçyüs, Budist, anarşist, Troçkist, Titoist, Kruşçevist ve Avrupa Komünizmi düşüncelerinin bir karması” söyledi.
      Enver Hoca, 1976 yılında Çin’le olan bağlarını da tümüyle kopardı ve 1985 yılındaki ölümüne kadar ülkeyi dış dünyadan tümüyle soyutladı. Olası bir saldırıya karşı ülkenin her yerine 600.000 beton sığınak inşa ettirdi, bu amaçla muazzam miktarlarda özel beton ve çelik ithal etti.
      http://www.arastiralim.net/arnavutluk-ve-komunizm.html

      • rammsteinn dedi ki:

        yasir
        yazdığın youtube video linklerinin din ile alakası varmı? semavi dinlerin dışında kalanlar kötü insanlar mı sence? bir insanın iyi veya kötü olması dinine mi bağlı?
        her ülkenin geçmişinde mutlaka utanacağı olaylar yaşanmıştır.
        çok sediğim bir söz var
        “hiçbir ceza suçu engelleyemez”
        tanrı kuralları koymuş.”şu suçu işlersen seni sonsuza kadar yakarım” diye. peki bu suçun işlenmesine engel olmuşmu? olamaz
        münferit olaylarla din ve suç kıyaslanamaz. refah seviyesi yükseldikçe suç oranı düşer. ve refah seviyesi günümüz dünyasında dindar olmayan ülkelerde yüksek.

        bugün haberlere düşen bir münferit olay. bu adamlarda mı çinli veya ateist
        kör adamı 3 kişi gasp etti

    • MaMaLi dedi ki:

      Japonya,g.kore,singapur,tayland,çin!çok sık gidip,o ülkelerdeki dostlarım,ile,tatil yapıp,eğlendiğim ülkeler,hijyen,beslenme,uygarlık,ve seks,konularında,163 islam,ülkesine,tur bindirir))insanı güldürmeyin,görmediğiniz,gitmediğiniz,yaşamadığınız yerlerde hakkında!!neymiş,insan cenini,yiyorlarmış,çok komik,müslüman ülkelerde yenen,herzeler,atılan,bilgisiz,iftiralar,karşısında,hiç kalır.

  10. şakir özdem dedi ki:

    Arkadaşlar, kur’an’da recm yoksa bu kadınları kim öldürüyor.

    • candost neşeci dedi ki:

      sayın şakir hadisler öldürüyor bu kadınları ve müslümanlar hadisleri kabul etmek zorunda şimdi çıkarmışlar bir palavra sahih bide sahih olmayan diye neresinden tutsalar boş sen burada ılımlı konuştuklarınada bakma bu müslümanların yarın iktidara gelirse ne yapacakları belli olmaz iktidara gelmeden önce ağlar lar duygu sömürüsü yaparlar iktidara geldikten sonra milletin anasını ağlatırlar bu her zaman böyle olmuştur

  11. şakir özdem dedi ki:

    “Herkes bir şeyi sevmeye mecburdur.” Kim söylemiş bilmiyorum ama sevdim bu özlü sözü.
    Düşündüm uzunca. Mecburuyetim şudur; İnsan ve Doğa…
    Allah mı? Ne söylettirilmiş ise sizler için var ise, pişmandır ve gülümsüyordur size….

  12. slayer dedi ki:

    şakir özdem kardeşim bu kadınları beyni olupta kullanamayan düşünemeyen veya işine öyle gelen insan olmanın bilincine varamamış kendi beyninde esir kalmış çağlar boyu süregelen dinin önüne geçmiş aptal adetleri hala yaşayan kısacası allah’ın lanetlediği insanlar öldürüyor.Allah buyuruyor bana şirk koşmayan, birliğimi kabul eden dinime inanan kafir olmayan kimseyi öldürmeyin diyor!!!

    “Allah’ın haram kıldığı canı haksız yere öldürmeyin.” (İsrâ: 33)
    “Kim bir mümini kasten öldürürse, onun cezası, içinde devamlı kalacağı cehennemdir. Allah ona gazap etmiş, lânetlemiş ve büyük bir azap hazırlamıştır.” (Nisâ: 93)

    Bir insan mümin olupta zina yapmış ise bu bir günahtır ama bunun hesabını sadece Allah sorar!!

  13. omer dedi ki:

    Kuranda zaten zinanın cezası vardır.
    Recm cezası saçmalığın ta kendisidir.
    Mübarek keçi ayeti yemişmişmiş….

    Ayrıca yaşlı kadın ve yaşlı erkek zina edipte ne yapsın 🙂
    Ayrıca kimin yaşlı kimin genç olacağına kim karar verecek.

Yorum bırakın