FİL OLAYI

PUTPEREST EFSANESİ Mİ? 

Fil Suresi:

Rabbinin, fil sahiplerine ne yaptığını görmedin mi? Onların tuzaklarını boşa çıkarmadı mı?

Üzerlerine balçıktan pişirilmiş taşlar atan sürü sürü kuşlar gönderdi. Nihayet onları yenilmiş ekin yaprakları hâline getirdi.

Habeşistan Krallığına bağlı Hristiyan Ebrehe Yemen valiliğini sürdürdüğü sırada San’â şehrinde “Kulleys” denilen ve yer yüzünün hiçbir yerinde benze­ri görülmeyen bir kilise yaptırdı. Sonra kral Necâşî’ye bir mektup yazarak : «Ben senin için eşi ve benzeri görülmemiş bir kilise yaptırdım, Arap ha­cıları bu kiliseye çevirinceye kadar bu işin peşini bırakmayacağım.» dedi.

Araplar arasında bu kiliseden bahsedilince, Fukaymoğullarından birisi Öfkelenerek çıkıp bu kilise­ye geldi ve def-i hacetini yapıp burasını kirlettikten sonra ailesinin ya­nma geri döndü. Bu durum Ebrehe’ye bildirildiği gibi ayrıca ona bunu yapan kimsenin Arapların hac maksadıyla Mekke’de ziyaret ettikleri Ka’ be taraftarı birisi olduğunu ve hacıların Ka’be’den buraya çevrileceğini duyduğu için öfkelenerek bunu yaptığını, söylediler. Bunun üzerine Ebrehe Öfkelendi ve Mekke’ye gidip Ka’be’yi yıkaca­ğına dair yemin etti.

Böylece Ebrehe yanında bulunan Mahmûd adındaki fil ile beraber yola çıktı. Bir rivayete göre, Mahmûd adlı filin peşinden giden on üç fil daha vardı. (Kur’an’da fil kelimesi tekil geçer)
Mekke yakınlarında kendileriyle çatışan Nüfey’lin ordusunu yenip kendisini esir aldılar ve onu rehber olarak kullandılar.

Kureyşliler Ebrehe’nin ordusunu haber alınca “Bu orduyla savaşa bizim gücümüz yetmez” diyerek şehirden kaçıp dağ eteklerine sığınırlar.

Ebrehe Ka’be’yi yıkıp tekrar Yemen’e dön­meğe kararlıydı.
Nihayet Mekke’ye vardıkları bir sıra­da Nüfeyl gelip filin kulağından tuttu ve ona : “Ey Mahmûd! Çök, sonra sağ salim geldiğin yere geri dön; çünkü Allah’ın bel­desi Haram’da bulunuyorsun.” dedi ve filin kulağını bıraktı, bunun üze­rine fil kendisini yere bırakıverdi. Nüfeyl ise bütün gücüyle ko­şup dağın tepesine çıktı. Habeşli askerler, çöken fili kaldırmak için bir hayli dövdüler, fakat fil yine de yerinden kalkmadı. Bu defa fili Yemen tarafına doğru çevirdiler ve fil koşmağa başladı. Aynı şekilde fil Suriye tarafına çevrilince yine koşmasını sürdürdü. Bu defa filin yönü doğuya çevrildi ve fil yine koştu. Fakat Mekke tarafına çevrilince tekrar yere çöktü ve yerinden kıpırdamadı.

Bu sırada Allah, onların üzerine de­niz tarafından kırlangıç kuşuna benzeyen sürüler hâlinde kuşlar gönder­di; bu kuşların her birinin gagasında bir, ayaklarında ikişer taş bulunu­yordu. Mercimek ve nohut tanesi büyüklüğünde olan bu taşları kuşlar getirip üzerlerine bıraktılar. Bu taşlar kime isabet ettiyse öldürdü, fakat atılan taşlar hepsine isabet etmemişti. Bu defa Allah, bir sel gönde­rip onları denize sürükledi. Bu sırada Ebrehe ile birlikte kurtulanlar gel­dikleri yola doğru koşuşmaya ve Yemen’e giden yolu göstermesi için Nü­feyl’i aramaya başladılar. Nüfeyl Allah’ın onların üze­rine indirdiği bu felâketi görünce şu mealdeki mısraları söyledi:

“Allah, peşini bırakmadıktan sonra nereye kaçıp kurtulacaksın. Artık Ebrehe galip değil, mağlûp durumdadır.”

Ebrehe’nin cesedi öyle bir hâle geldi ki, “bütün uzuvları tek tek dö­küldü; öyle ki San’â’ya getirdiklerinde kuş kadar kalmıştı. Ölmezden ön­ce göğsü yarılıp kalbi dışarı çıktı ve bundan sonra öldü.

Bu olaydan sonra Arapların katında Kureyşlilerin itibarı arttı. Bu yüzden Araplar Kureyşliler için: «Onlar ehlullahtır (Allah’ın yakınlarıdır), bu yüzden Allah Habeşlileri helak edip onların başından uzaklaştırdı.» dediler.

(İbnü’l Esir, El Kâmil Fi’t-Tarih Tercümesi, Bahar Yayınları: 1/428-432.)

***

İslami kaynaklarda hikaye genelde aynıdır. Şimdi hikayedeki dikkat çekici noktaları ele alalım:

1-      Habeşistan ve Yemen Hristiyan hakimiyetindedir. Habeşistan kralı Necaşi ve Yemen valisi Ebrehe Hristiyandır. Yani, İslam’a göre  kitap ehlidir ve müşrik değildir. Kureyşliler ise müşriktir.

2-      Ebrehe Yemen’e büyük bir kilise yaptırmıştır ve bu mabette tek bir put yoktur. Ama Kabe putlarla doludur.

3-      Araplardan bir müşrik, Yemen’deki bu kiliseyi pisletmiştir. Hristiyanların buna tepkisi haklıdır. Muhammed’in Medine’deki mescidini kirleten olmadığı halde Mekke’yi istila etmiştir.

4-      Arabistan yarımadasında fillerin yaşamasına imkan verecek yeşil ortam ve sulak arazi yoktur.

5-      Filin her yöne gidip Mekke’ye gitmemesi bilimdışıdır.

6-      Kuşların gagalarında ateş taşları taşıyıp orduya atmaları ve bu taşlarla ordunun telef olması bilimdışıdır.

7-      Ordudan kurtulanların başlarına geleni anlattıktan sonra bu olayın Hristiyan kaynaklarında yer almaması mümkün değildir. Bu durum bu olayın uydurma olduğunu gösterir. Gerçek olsaydı olayı duyan herkes putperest olurdu.

8-      Allah’ın müşriklerden yana olup, kendisine en yakın inananları helak etmesi mantıklı değildir.

9-      Allah Kabe’yi korumuş olsa, daha sonraki olaylarda da korurdu. Kabe birkaç kez saldırıya uğradı, yakıldı-yıkıldı. Hacerülesved  parçalandı, hacılar katledildi. Sel baskınlarına uğradı.

10-  Bu olayın doğru olduğuna delil olarak, putperestlerin Fil suresine itiraz etmedikleri gösterilir. Putperestlerin itirazlarının olup olmadığı bilinemez. Çünkü Kur’an’dan başka hiçbir kayıt-kanıt bırakılmamış yok edilmiştir. Ayrıca Fil Vakası bir putperest efsanesi olabilir. Önemli olan putperestlerin değil, Hristiyanların itirazıdır ki, Kur’an’da bu itirazdan söz edilmemiş olabilir.

Serdar Kaangil

About pante

Araştırmacı sosyal medya editörü...
Bu yazı Din içinde yayınlandı ve , , , olarak etiketlendi. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

54 Responses to FİL OLAYI

  1. ayata... dedi ki:

    dostum…Bilimsel felsefe forumuna “Arabistanda hint izleri” diye bir konu açmıştık…Burada Arap yarımadasının Bir zamanlar Hint sömürgesi olduğu konusunda ciddi kanıtlar ortaya koymuştuk…
    Neyse..Hint ordusunda tarihin her döneminde Fil savaş hayvanı olarak kullanılmıştır. 🙂 Bu konuyu düşüneceğinizden eminim.

    • mehmet dedi ki:

      arabistan cöl su yok ot yok nasıl yaşayacaklar orda,Hem allah niye kuşlara taş attırsın püf der düşmanlar yok olur gider dimi?

  2. Anorian dedi ki:

    ciğeri 5 kuruş etmeyen adamların şu acınacak yazılarına tahriğe kapılıp bizlerde buraya cevap yazıyoruz.inanmayın bakalım.ALLAH ISLAH EDER İNŞALLAH.ALLAHU EKBER

    • Ekin ~ dedi ki:

      yazma o zaman kardeşim. senin aklın, imanın almaz zaten böyle bilgileri, fazlalık yapar sana. hiç takılma sen buralarda git müslo kardeşlerinle kuran partilerine katıl ❤

    • uygar dedi ki:

      adamı bırak yazıya bak. senin yazına bakınca… ne mal olduğun ortada: dahi ekinin ayrı yazılması gerektiğini bile öğrenemeyecek kadar basit ve boş bir adamsın. o sebeple küfürden başka tek kelime edemedin. kızacak bir şey olmadığı halde sinirden kudurdun, ağzın köpürdü ama kafan da boş olduğu için adamın iddialarını çürütemedin. denemedin bile… çünkü bu iş seni aşar.

    • mehmet dedi ki:

      Neden Allah büyüktür dedin? Allah Bana herzaman Allah büyüktürmü deyin diyor kuranda nerde yazıyor? hangi sure?

  3. Maya Tepek dedi ki:

    Fİl suresinde kabe’yi fillerden koruyan Allah, 1941 ve 1974 lerdeki sel felaketinden, yani “kendi yağdırdığı yağmurdan” koruyamamış olsa gerek ki, mukaddes kabe’nin yağmurdan sonraki sel basmış hali:

    Alın hacılar kendi gözlerinizle görün: http://img132.imageshack.us/img132/9774/1941ve1974yllarndakiselbasknlarndakabehavuzuniindeyzeky8.jpg

    • bumu dedi ki:

      Kabeyi ortadan kaldırmak adına girişilen bir fetih olayı farklıdır. Sel olayı farklıdır. İkisini aynı kefeye koyabilmek için çok sığ düşüncelerde dolaşmak lazımdır.

      • Seyyid dedi ki:

        Kafayı yemişler artık. Nasıl saldıracakları konusunda bilinçlerini kaybetmiş kurtlar gibi saldırıyorlar. Bilim adı altında cahilliklerini tatmin ediyorlar.

      • mehmet dedi ki:

        Neden Allah Kabeyi koruması lazım sence de öyle değilmi ? kutsal bir yer

  4. oggy dedi ki:

    Şimdi eleştirinizde çok yanlış şey var maddeler halinde sunacağım.
    1- Kabe Hz. Adem tarafından yapılmış, Hz. İbrahim ve onun oğlu Hz. İsmail tarafından tamir edilmiştir. Ayrıca Allah’ın evi olarak bilinir. Yani o sıralarda orada müşriklerin hüküm sürmesi Kabe’nin değerine Allah nazarında bir halel getirmez. Onları orada durduran da Allah’tır.
    2-Hristiyanlık her ne kadar ilahi bir din olsa da sonuç itibariyle yine de hiç bir şekilde bu şekilde bilinen bir mabedi yıkma hakkına sahip olamazlar. Kaldı ki belki de kitaplarının bozulmamış halinde Kabe onlar içinde kutsal olabilir. Sonuçta peygamberlerin yaptığı bir mabed.
    3-Her ne kadar o sıralar Mekke’de putperestler hüküm sürse de Peygamberimiz’in soyundan ve başka soylardan bir çok Hanif dini mensubu olduğunu görürüz ve Kabe onlar için kutsaldır.
    Yani sizin sandığınız gibi ortada iyi insanlar ülkesi ve kötü insanlar ülkesi yoktur. Bırakın Hristiyanlığı o gün izinsizce peygamberler o yeri yıkmayı denese yine başlarına aynı şey gelirdi.
    4-Ayrıca Mekke su baskınlarını bu durumlarla kıyaslamanız ayrıca komik yorum bile yapmıyorum onlara…
    5-Şu çok yanlış düşünüyorsunuz ki eğer Allah varsa her işi yapmalı her şeyi yoluna koymalı ne bileyim mesela burada putları temizlemeli her insanı kendine inandırmalı? Ama şunu kaçırıyorsunuz ahiret inancınız da olmadığı için bu Dünya sadece bir imtihan yeridir. Yani eğer burada herkes aynı olsa herkes inansa nasıl insanlar ayrılır, senin paranı çalan cezalaandırılır, kibirine yenik düşenler hakettiğini alır. Bu konu üstünde yazacak o kadar çok şey var ki…

    • muhammet dedi ki:

      işimize geldimi muhammet öncesi cahiliye dönemi sapkın çocuklarını toprağa gömen günahkarlar işinize gelmedimi peygamber soyundan yüce insanlar

  5. agnostik dedi ki:

    ön kabullerle konuşmamak lazım.hz.adem tarafından yapıldığını neye dayanarak kabul edeceğiz.mabed yıkma konusuna gelince ayasofyanın yanıbaşına minare dikilmesi kubbesine ay takılması ve içerdeki resimlerin tahrib edilerek dualar yazılmasını nasıl açıklarız.eğer Allah mekkeyi habeşlilere karşı ağzında ateş taşıyan kuşlarla, psikolojisi karıştırılmak suretiyle filleri kullanarak koruduysa herhalde insanoğlunun bile çeşitli önlemlerle önleyebileceği bu felaketleri önlerdi.insanlara bıraktıysa niye filleri ve olağanüstü kuşları kullandı.ayrıca dünya da neyin imtihanı yapılıyor.Allahın imtihana niye ihtiyacı olsun bize niye ihtiyacı olsun.değerli kardeşim..saygılarımla…

    • gnostik dedi ki:

      Allah’in imtihana ihtiyaci yok ustat tabii ki. Iste bu konuda cok beyan edilmeyen bir gorus ama benim aklima yatiyor: Insanlar cennete gidecekse orada hicbir sey kotu olmamali. “Ben burayi gercekten hak ettim mi?!” sorusu akillarina gelip Allah karsisinda ezilip buzulmemeliler. Dolayisiyla Allah insanlara rahmet edip kendi kalitelerini kendilerine gosteriyor ki boyle bir ruhsal bunalim yasanmasin. Ayni sekilde cehennemdekiler de itiraz edemesin. Lutfen sig dusunmeyi birakalim artik. Imtihan deyince at gozlugu takmis gibi direkt birkac ogrenci ve bunlarin hangisinin daha iyi yapabilecegini merak eden bir ogretmen hayal edip buna takilip kalmayin. Kaldi ki ogretmenler bile ogrencilerinin kalitesini zaten bilir. Sinav yapmadaki amac kimse aglamasin sizlamasindir.

      • tarık dedi ki:

        havva nın yaptıgı bır sucun cezasını ben ben nıye bu dunyada cekıyorum. benım gunahımneydı kı cennetten uzaklastırılmıs halde dunyada dogdum.
        o seytanı cenneten kovan allah degıl mıydı ?.. sonra seytan nasıl geri girdi cennete ? kim izin verdi. ? herseyı goren bılen , gelecegi ve gecmişi bilen allah seytanın yapacagı işi ve havvanın bu yalana ınanacagını bılmıyor muydu .. ? biliyorsa neden bunun olasına izin verdi, zaten seytan ınsandan daha guclu. gorunmez olmak bır guctur. guclu ıle gucsuzun karsı karsıya gelmesı allahın bır ısı ıse allah adaletsızdır. yarattıgını koruyamamıs, seytana laf gecırememış, gelecegı gorememiştir…yalan cok yanı..
        eger insan güçlü ise niye seytana inanıyor ki.. hem sucu olan kendı ceza ceksın. ben nıye cennett ıcın burda sınav goruyorum..

    • cem dedi ki:

      Allah ‘ın insanlara ihtiyacı yoktur.İnsanlar ve cinler nefsleri olan varlıklardır.Yeryüzünde insandan önce cinler vardı.Cinler yeryüzünde bozgunculuk yaptıklarından dolayı Şeytan komutasında melekler o yeryüzünde bozgunculuk yapan cinleri helak etmişlerdir.Bu yüzden şeytan kendinde üstünlük görmüştür.Ve bu üstünlüğü insan yaratılırken kibir olarak ortaya çıkıp ilk yaratılan insana secde etmesinin önüne geçmiştir.Hadi cinleri gören yok diyelim.İnsanlardan bahsedelim.İnsan yaratılış gereği olarak nefsleri olan varlıklardır.Ve kendilerine verilen nefs insanı diğer varlıklardan üstün yapan etkenlerden bir tanesidir.Ama adalet bakımından bakıldığında hercanlı adaletli olarak yaratılmıştır.Allah indinde en değerli varlık takvada en üstün olanıdır.Melekleri düşünürsek nefsleri olmadığından verilen emiri yaparlar.İnsanda ise nefs olduğundan verilenleri nefsine karşı gelerek yapması gerekir.Bu da oldukça güçtür.Bu sebeble meleklerin yaptığı ibadetler insanların yaptığı ibadetten üstün değildir.Dünyadaki sınav ise bütün bunları dengeleyen bir sınavdır.Ve gereklidir.Çevrenizdeki insanlara bir bakın.Herkese eşit maddiyat verilse,hiç kimsenin kimseye bir zararı dokunmaz diyebilirmiyiz.Diyemeyiz çünkü insanların çoğu açgözlüdür.Elindekiyle yetinmez ve başkasının malına salça olmaya kalkışır.Böyle insanlarla cennette yaşasan,o insanlar orayıda cehenneme çevirirler. Bu sebeble ayrılması gerekir.Siz diyeceksinizki şimdi Allah kimin cennetlik kimin cehennemlik olduğunu geçmişte bilmiyormuydu.Ne gerek var sınava direk herkesi yerine yerleştirseydi ya…Eğer böyle olsaydı.Cehenneme atılan insan demezmiydi.Bana sınav yapsaydın ben böyle kötü insan olmazdım diye.bir laf söylemezmiydi.Söylerdi.Böyle dememesi için herşey adaletli olsun diye dünyada sınavdasınız…Dünyadaki sınavda da adalet vardır.Müsülüman bir ailede doğan çocuk ile inançsız bir ailede doğan çocuk eşittir.Müslüman bir ailede doğan çoçuğun çok ibadet etmesi gerekir.Diyelim 60 yıl ömür verildi.60 yılın sonuna kadar imanını koruması gerekir.Fakat inançsız bir çocuk ise 60 yıl düşünüp 60.yılında doğruyu bulsa cenneti hakeder.Herşey dengeli anlayacağınız.

      • mehmet dedi ki:

        Cinlerin olduğunu nerden biliyorsun ? sen gördünmü cinleri yahu bu hikayeleri hurafeleri neden buluyor ,uyduruyorsunuz?

    • mehmet dedi ki:

      Hz. Adem Dünyaya nerden nasıl gelmiş?

  6. a.birisi dedi ki:

    “mabed yıkma konusuna gelince ayasofyanın yanıbaşına minare dikilmesi kubbesine ay takılması ve içerdeki resimlerin tahrib edilerek dualar yazılmasını nasıl açıklarız”
    :):):):)
    Sadece ne kadar güldüm bi bilsen
    Resimler tahrib edilmiş ama hala sapasağlamlar arasıra ayasofyaya git
    Özel boya kullanmış osmanlı sazanları resimler tahrib olmasın diye
    sonra müze olarak açılmış gelen ziyaretçiler birer ikişer tırnak darbesiyle halletmişler
    Sazanlar da bırakmışlar gelecek nesillere ders olsun biz böle şeyleri koruruz biride sallarsa torunlarım onlara gülsün….:):):):):):):)

  7. a.birisi dedi ki:

    He unuttum zaten kuran benim bildiğim kadarıyla müslümanlara inmiş
    zaten siz inanırsanız müslüman olursunuz
    inanmamanız için sizin anlayamayacağınız (zekanızdan yada yeteneğinizden değil idrak meselesi) sözler olacak sizde böle oyalanacanız ölene kadar ki cehenneme gidebilesiniz yoksa sizde inansanız cehenneme kim gidecek

    • Seyyid dedi ki:

      Kardeş bilselerdi yapmazlardıki. Kimsenin kimseyi aşağılamaya hakkı yok. Dilerizki gün gelir üstün yaratıcı olan Allah a secde ederler.

  8. onur dedi ki:

    yahu islamı bütün dünyaya kanıtlamak için süper bir önerim var:

    alayım 100 kilo tnt izin verin patlatayım orayı bakalım ebabil kuşları gene geliyor mu ? cesaretiniz varsa eğer buna müsade edersiniz. işe yarasa islam denenip dünyaya kanıtlanmış olur.

    • gnostik dedi ki:

      sorun şu ki o zaman olmuş olması yine olmak zorunda olacağı anlamına gelmiyor. yani sen patlatırsın yerle bir de edersin belki ama bu bir şeyi kanıtlamaz. neticede filleriyle gelenleri böyle böyle yaptık diyor ama 1500 yıl sonra “birileri” yıkmaya kalkarsa gene aynını yaparım demiyor, kendini boşuna yormana gerek yok 🙂

    • insan dedi ki:

      benim için cesaretiniz varsa ibaresi, sizin korkak bir insan olduğunuzu, ancak mahlaslar arkasından ve sadece internet ortamında ona buna saldırıda bulunabilecek kadar cesur(!) olduğunuzu ifade ediyor. şüphesiz cesaret bundan baya bi fazlasını ister. mesela salman rüşdi cesurdu. ama atalarımız buna aptal cesareti diyor.

      ayrıca sebep-sonuç silsilesi içerisinde bu sizin ispat yönteminize yer yok.

  9. insan dedi ki:

    1) eleştirideki “bilim dışıdır” ibaresi bilim dışıdır. 🙂
    ne demek bilim dışı. mucizeden bahsediyoruz. bilimin orada ne işi var. bilimin, bilinenin aksine olan olaylardır mucizeler. aciz bırakandır. anlamaktan da açıklamaktan da aciz bırakır insanı. sen de kalkmış burada “bilim dışıdır” diyor, turan dursunluk yapıyorsun. zaten eleştirilerinizin sığlığı buralarda başlıyor.

    2) kimse Allah’ı bir şeyi yapmaya zorlayamaz. yani bir mucize yarattıysa tekrar yaratması gerekir diyemez. öyle olması gerektiğini iddia edemez. bunu anlayın. bu gerçekten sizin mantık yapınız açısından çok önemli.

    3) bu olayın hristiyan kaynaklarında olmaması olayına gelince. bunun gizlenmiş olabileceği, gizlenmeseydi insanların fevc fevc hristiyanlıktan çıkabileceği ya da roma’nın dayattığı hristiyanlıktan, asıl hristiyanlığa rücu edebileceği gayet de mantıklı ve benim şu anda salladığım bir sebeptir.

    4) her konuda delil getirmeye gayret eden (tabii özellikle islam kaynaklarından) sizlerin, islam kaynaklarından getirdiğiniz bu anlatımı kabul etmeyerek, aksine de çürütücü bir belge, bilgi getiremeyerek işkembe-i kübradan sallamanız ne kadar aciz bir davranıştır. bence bu başlığı hiç açmasanız daha iyi olurdu sizin açınızdan.

    5) bakın, siz islam kaynaklarından işinize geleni alıp, işinize gelmeyeni ya bırakıyor ya da işinize gelmeyenin tersine sallama ve atmasyon faaliyetlerinde bulunuyor, kıymeti olmasa bile en ufak delil ibaresi gösteren bir bilgi kırıntısına dört elle yapışıyorsunuz. mesela hadis kitaplarında güvenilir raviler ayın yarıldığını gördüğünü söylüyor. siz buna bilim dışı diyor dalga geçiyorsunuz. oysa islami kaynaklarda bu geçiyor. (hindistan’da o dönemde ayın yarıldığını görüp daha sonra araştırarak müslüman olan bir insan var. araştırın) işinize gelen rivayetleri (tüm israiliyatı ile birlikte) alıp, süsleyip püsleyerek anlatırken, o halde bu mucizelere de iman etmeniz gerektiğini siz de biliyorsunuz. ama o zaman olmaz değil mi? sanırım siz küfrünüze mesned arıyorsunuz. gerek yok bütün bunlara. inkar ediverseniz yeter. cehenneminizi derinleştirmenin size bir faydası olmayacak. (biliyorum siz bu son söylediklerime çok kızıyorsunuz. ama inanın biz de sizin yazdıklarınıza çok kızıyoruz.)

    6) aslında islam’ın eleştirilecek hiç bir yanı yok. islami kaynakları kabul edecekseniz karşınıza 4 türlü bilgi çıkar.
    a) olağan ve doğru bilgiler. bunların üzerinde durmaya bile gerek duymazsınız.
    b) mucizeler. bunlara bilim dışı der dalga geçersiniz.
    c) kafanızın basmadığı konular. bunlara kulp takar, arka planı hakkında boşlukları kafadan uydurarak doldurur, alakası olmayan bir şekle sokarsınız.
    d) israiliyat. bunların israiliyat olduğu üzerinde durmaz, gerçek islami bilgi gibi takdim edersiniz.
    islami bilgileri kaynak alacaksanız komple alacaksınız. yağma yok. alimlerin israiliyat dedikleri bilgiyi de orada belirteceksiniz.
    ayrıca insanların (islam tarihindeki şahısların, olayları anlatanların) yanılabileceği ihtimalini asla düşünmezsiniz. bakın öleceksiniz. gelin iman edin kardeşimiz olun. en azından tutarsızlıklarınızı görün. belki iman kısmet olur. hidayet Allah’tandır.

    • mehmet dedi ki:

      Fil suresi sizce geçekmi? böyle bir şey olabilirmi kuşlar otaşları nasıl taşımış aşağıya fillerin üstüne atmış filler ölmüş falan filan

    • mehmet dedi ki:

      Hadis kitapları muhammedin ölümünden 200 300 sene sonra yazılmıştır Kuranlan hiç bir alakası yoktur hepsi uydurma masal hikayelerdir uydurulan din kurandaki din diye kuran araştırma kurumunun yazdığı bir kitap var okumanızı tavsiye ederim siz ayın yarıldığına devam edin bazileride Peygamber efendimizi rüyasında gördüğünü konuştuğu söylüyor bu da dorudur kesin

  10. turhan dedi ki:

    abeşistan Krallığına bağlı Hristiyan Ebrehe Yemen valiliğini sürdürdüğü sırada San’â şehrinde “Kulleys” denilen ve yer yüzünün hiçbir yerinde benze­ri görülmeyen bir kilise yaptırdı. Sonra kral Necâşî’ye bir mektup yazarak : «Ben senin için eşi ve benzeri görülmemiş bir kilise yaptırdım, Arap ha­cıları bu kiliseye çevirinceye kadar bu işin peşini bırakmayacağım.» dedi.

    Araplar arasında bu kiliseden bahsedilince, Fukaymoğullarından birisi Öfkelenerek çıkıp bu kilise­ye geldi ve def-i hacetini yapıp burasını kirlettikten sonra ailesinin ya­nma geri döndü. Bu durum Ebrehe’ye bildirildiği gibi ayrıca ona bunu yapan kimsenin Arapların hac maksadıyla Mekke’de ziyaret ettikleri Ka’ be taraftarı birisi olduğunu ve hacıların Ka’be’den buraya çevrileceğini duyduğu için öfkelenerek bunu yaptığını, söylediler. Bunun üzerine Ebrehe Öfkelendi ve Mekke’ye gidip Ka’be’yi yıkaca­ğına dair yemin etti.

    Böylece Ebrehe yanında bulunan Mahmûd adındaki fil ile beraber yola çıktı. Bir rivayete göre, Mahmûd adlı filin peşinden giden on üç fil daha vardı. (Kur’an’da fil kelimesi tekil geçer)
    Mekke yakınlarında kendileriyle çatışan Nüfey’lin ordusunu yenip kendisini esir aldılar ve onu rehber olarak kullandılar.

    Kureyşliler Ebrehe’nin ordusunu haber alınca “Bu orduyla savaşa bizim gücümüz yetmez” diyerek şehirden kaçıp dağ eteklerine sığınırlar.

    Ebrehe Ka’be’yi yıkıp tekrar Yemen’e dön­meğe kararlıydı.
    Nihayet Mekke’ye vardıkları bir sıra­da Nüfeyl gelip filin kulağından tuttu ve ona : “Ey Mahmûd! Çök, sonra sağ salim geldiğin yere geri dön; çünkü Allah’ın bel­desi Haram’da bulunuyorsun.” dedi ve filin kulağını bıraktı, bunun üze­rine fil kendisini yere bırakıverdi. Nüfeyl ise bütün gücüyle ko­şup dağın tepesine çıktı. Habeşli askerler, çöken fili kaldırmak için bir hayli dövdüler, fakat fil yine de yerinden kalkmadı. Bu defa fili Yemen tarafına doğru çevirdiler ve fil koşmağa başladı. Aynı şekilde fil Suriye tarafına çevrilince yine koşmasını sürdürdü. Bu defa filin yönü doğuya çevrildi ve fil yine koştu. Fakat Mekke tarafına çevrilince tekrar yere çöktü ve yerinden kıpırdamadı.

    Bu sırada Allah, onların üzerine de­niz tarafından kırlangıç kuşuna benzeyen sürüler hâlinde kuşlar gönder­di; bu kuşların her birinin gagasında bir, ayaklarında ikişer taş bulunu­yordu. Mercimek ve nohut tanesi büyüklüğünde olan bu taşları kuşlar getirip üzerlerine bıraktılar. Bu taşlar kime isabet ettiyse öldürdü, fakat atılan taşlar hepsine isabet etmemişti. Bu defa Allah, bir sel gönde­rip onları denize sürükledi. Bu sırada Ebrehe ile birlikte kurtulanlar gel­dikleri yola doğru koşuşmaya ve Yemen’e giden yolu göstermesi için Nü­feyl’i aramaya başladılar. Nüfeyl Allah’ın onların üze­rine indirdiği bu felâketi görünce şu mealdeki mısraları söyledi:

    “Allah, peşini bırakmadıktan sonra nereye kaçıp kurtulacaksın. Artık Ebrehe galip değil, mağlûp durumdadır.”

    Ebrehe’nin cesedi öyle bir hâle geldi ki, “bütün uzuvları tek tek dö­küldü; öyle ki San’â’ya getirdiklerinde kuş kadar kalmıştı. Ölmezden ön­ce göğsü yarılıp kalbi dışarı çıktı ve bundan sonra öldü.

    Bu olaydan sonra Arapların katında Kureyşlilerin itibarı arttı. Bu yüzden Araplar Kureyşliler için: «Onlar ehlullahtır (Allah’ın yakınlarıdır), bu yüzden Allah Habeşlileri helak edip onların başından uzaklaştırdı.» dediler.

    (İbnü’l Esir, El Kâmil Fi’t-Tarih Tercümesi, Bahar Yayınları: 1/428-432.)

    ***

    İslami kaynaklarda hikaye genelde aynıdır. Şimdi hikayedeki dikkat çekici noktaları ele alalım:

    1- Habeşistan ve Yemen Hristiyan hakimiyetindedir. Habeşistan kralı Necaşi ve Yemen valisi Ebrehe Hristiyandır. Yani, İslam’a göre kitap ehlidir ve müşrik değildir. Kureyşliler ise müşriktir.

    2- Ebrehe Yemen’e büyük bir kilise yaptırmıştır ve bu mabette tek bir put yoktur. Ama Kabe putlarla doludur.

    3- Araplardan bir müşrik, Yemen’deki bu kiliseyi pisletmiştir. Hristiyanların buna tepkisi haklıdır. Muhammed’in Medine’deki mescidini kirleten olmadığı halde Mekke’yi istila etmiştir.

    4- Arabistan yarımadasında fillerin yaşamasına imkan verecek yeşil ortam ve sulak arazi yoktur.

    5- Filin her yöne gidip Mekke’ye gitmemesi bilimdışıdır.

    6- Kuşların gagalarında ateş taşları taşıyıp orduya atmaları ve bu taşlarla ordunun telef olması bilimdışıdır.

    7- Ordudan kurtulanların başlarına geleni anlattıktan sonra bu olayın Hristiyan kaynaklarında yer almaması mümkün değildir. Bu durum bu olayın uydurma olduğunu gösterir. Gerçek olsaydı olayı duyan herkes putperest olurdu.

    8- Allah’ın müşriklerden yana olup, kendisine en yakın inananları helak etmesi mantıklı değildir.

    9- Allah Kabe’yi korumuş olsa, daha sonraki olaylarda da korurdu. Kabe birkaç kez saldırıya uğradı, yakıldı-yıkıldı. Hacerülesved parçalandı, hacılar katledildi. Sel baskınlarına uğradı.

    10- Bu olayın doğru olduğuna delil olarak, putperestlerin Fil suresine itiraz etmedikleri gösterilir. Putperestlerin itirazlarının olup olmadığı bilinemez. Çünkü Kur’an’dan başka hiçbir kayıt-kanıt bırakılmamış yok edilmiştir. Ayrıca Fil Vakası bir putperest efsanesi olabilir. Önemli olan putperestlerin değil, Hristiyanların itirazıdır ki, Kur’an’da bu itirazdan söz edilmemiş olabilir.

  11. takirti dedi ki:

    insani duygu düşüncelerle Allah’ın yaptıklarını yapacaklarını anlamaya çalışmak ne kadar doğrudur? Allah her türlü duygudan düşünceden zamandan ve mekandan müstesnedir. Akıl sınırları iile yaptıklarını yapacakları belli bir mantığa oturtamazsınız. neden yaratıldık? neden imtihan ediliyoruz? kimi tüm sorular insanidir. Cevaplarıda ancak insana yönelik olur. Yüce Allah inanıp inanmamayı kullarına bakmış. Mucize isteyenlerede güneşin doğuşu ve batışını göstermiş. anlayan halk için bunda hikmet vardır.

    • 1okuyucu dedi ki:

      sen halâ güneşin doğup battığına mı inanıyorsun?
      oysa biz güneşin doğup batmadığını 7/24 olduğu yerde durduğunu biliyoruz.

    • Gencer dedi ki:

      Evet Takirti Göğüde görünmeyen direkler tutyormuş ve isterse en yakın gökyüzünü defter gibi dürermiş.Bütün Yıldızlarda eğer gök Allah tarafından tutulmazsa hepsi Dünyaya düşecekmiş.
      Vah benim insanımın Haline.

  12. Mehmet Oğuzhan Özoğlu dedi ki:

    arkadaşlar, böyle yukarıda kuran’a dayattığınız fil olayı kuran’da yazmıyor. kuran’da öyle bir olay geçmiyor, bunu siz dayatıyorsunuz. tartışmak isteyen varsa tartışabiliriz. hem bilimsel olarak hem de tarihi verilerle gelin tartışalım. bu anlatılan olay kuran’da da yok. kuşların millete taş yağdırması milletin helak olması falan söz konusu değil. böyle bir olay zaten kuran’da da yok ki bunu kuran’a dayatıp anlatıyorsunuz. ben bunu yapmanızı çok yakışıksız buldum. bunu bütün dinlere aynı mesafede olan biri olarak söylüyorum. kuran’ı eleştirmeniz çok doğal, sorgulamanız güzel. ama hiç olmayan ve yazmayan bir olayı kuran’a dayatıp bunun üzerinden eleştiri yapmanızı çok çirkin buldum doğrusu…. ben tartışmaya açığım buyrun ahlak ve akıl çerçevesinde tartışalım…

  13. Ayşe Nur dedi ki:

    edit- yaa siz Kuranı kerime inanmıyo musunuz ? Allahın ol dediği şeyin olacağına , herşeyin yerin ve göğün yaratıcısı olan Allahtan geldiğine . şimdi bu olayları sorgulayarak günaha giriyosunuz . Allah isterse yeri göğü ters çevirir o bu olayı bizzat Kuranda bildirmiş . zaten bu olay olmasaydı Kuranda yazmazdı . sizin boş beyinleriniz bunu algılamayabilir . normaldir

    • uygar dedi ki:

      kardeş sen yanlış yere geldin. biz burada tartışıyoruz. “kimin dogması daha baba” yarışı yapmıyoruz. hem senin ne haddine düşmüş insanların inanıp inanmadığımı sormak? SANANE?! adamın dinine göre mi küfür edeceksin? ne boş insanlarsınız yahu!

    • Gencer dedi ki:

      Yeri Göğü ters çevirmekmi !! Yuvarlak bir gezegen için gerçekten içi boş bir laf etmişsin.
      Kendi adıma Evet Kuran’a inanmıyorum inanmayacağım.

    • 1okuyucu dedi ki:

      tabi, size göre, akla, mantığa, doğa yasalarına ters gelen şeyleri sorgulamayalım,
      tanrı kendi yarattığı doğa yasalarına uymak zorunda değil midir? ne biçim tanrı inancıdır ki bu tanrı isterse göğü ters çevirebilir diyorsunuz, sırf tanrının ne kadar güçlü bir varlık olduğunu savunmak adına keyfi davranan bir tanrı figürü çiziyorsunuz, inandığınız tanrıyı tarif etmekten bile acizsiniz, bari susunda tanrınız sizin gibi kullara sahip olduğu için hicap duymasın.

  14. sizin küçük aklının kuranın hükümlerini çürütmeye ve anlamaya yetecek kadar çerçeveli değildir sayın sözde bilimselci adamlar

    • pante dedi ki:

      Bu sitede tartışacak seviyede olmadığın onaylamayıp çöpe gönderdiğim büyük harflerle ve aşağılayıcı diğer 5 mesajından belliydi ama yine de bir şans veriyorum. Eğer konuyla ilgili fikirlerini yazmak yerine kişilere yönelirsen, iftira ve hakaret içerikli yazarsan, büyük harfleri kullanırsan engellenirsin.
      Bu mesajımı bir ikaz olarak gör ve yanıt verme, itiraz imalı bir yorumunda da engellenirsin.

  15. 1okuyucu dedi ki:

    meramın anlaşıldı, kitaplarının reklâmını yaparak müşteri toplamaya çıkmışsın,
    doğa yasalarını hiçe sayan mitolojik masallara inanman bizi ilgilendirmiyor ama bu masalların tanrıdan geldiği söylenen bir kitapta olması, işte o çok vahim, yarattığı doğa yasalarını hiçe sayan bir tanrı kendi koyduğu yasalara uymuyorsa, öyle bir tanrıya nasıl güvenilir?

    ha bu arada, Bugün üzerinde kuşların bile uçmadığı söylenen Kâbenin üzerinde Amerikan uçakları uçuyor.

  16. rammsteinn dedi ki:

    nasıl bir müslüman olmamalı sorusunun cevabısın.

  17. 1okuyucu dedi ki:

    kendi kafana göre yazdığın kitapları hediye edeceğine herkese Kuran hediye etsende, herkes dini senin uydurduğun (kendi hakikatlerinden) yorumlardan değil, kaynağından öğrense daha doğru olmaz mı? argo tavrınla seviyeni açık ettiğin için hiç üzülme, çünki tamda inandığın tanrına layık bir kulsun.

    • rammsteinn dedi ki:

      Yazar Mustafa Boğan; islam sevgi,hoşgörü,saygı dini olmadığının ispatı.

  18. rammsteinn dedi ki:

    Kendine yazar deyip burada sokak ağzı kullanıp 25 kitap yazdım demen çocukça.kimse burada tanrıya peygambere kurana hakaret etmiyor. ancak “kuran insan elinden çıkmadır” demek hakarettir dersen yapacak birşey yok.
    kendini ispatlamak için mi 25 kitap yazdığını söylüyorsun? kendine yazar diyeceğine öyle şeyler üret ki başkaları sana yazar desin.
    burada birilerine akılsız demekle kimse akılsız olmuyor.burada yazanlar, kendini müslüman zanneden bir çok kişiden daha bilgilidir.
    o kadar masala,hayvanların konuşmasına,dabbeye,meleklere,şeytana,büyüye inanmayan birisi eğer akılsızsa evet ben akılsızım.
    ilk önce kendi yazım hatalarını gör,sonra başkalarının yazım hatalarına bak.

  19. 1okuyucu dedi ki:

    forum yönetiminin dikkatine;

    cevap verme gereği duyduğum mesajların silinmesi nedeniyle,
    cevabi mesajlarımın muhatabı kalmadığından silinmesi ricasıyla.
    (bu mesaj dahil)

    saygılarımla.

  20. Sami dedi ki:

    Böyle bir olayın gerçekten yaşandığına dair bir kayıt da yoktur zaten.Düşünsenize Fil olayı yaşanacak,kuşlar bu orduyu taş atarak yok edecek ama bütün bunlar olup bitmesine rağmen kimse bundan bahsetmeyecek.Alayı yalan dolan bu inançların.

  21. yazar dedi ki:

    fil olayı arap peninsulasında gerçekleşmemiştir.

    • bilgi dedi ki:

      Ebrehe Hristiyan değil KAFİRDİR bunlar çok önemli bunun altını çizerek tekrar buradan bir daha söylüyorum lütfen bunları yazarken çok tehlikeli bulunan bu söze dikkat edelim hıristiyan yani bir devirde emini mümindi HALBUki Ebrehe kafirdi yani dinsizdir………….

      • Rıfat Enöz dedi ki:

        Kafir kafire saldırmış, Rab içinde put olan binayı diğer kafire karşı mı korumuş ? Bunun bir tutarlılığı var mı ?

  22. Erhan dedi ki:

    Ebrehe ordusunu su kaynaklarından geçirmiş olabilir. Yavuz nasıl ki koca Osmanlı ordusunu çöllden aşırmışsa Ebrehe de aynısını yapmıştır ayrıca Koca orduya yetecek su kaynağı varsa 14 tane file yetecek kadar da vardır. Bir de Bu olayın yaşandığı yıl Hz Muhammed doğmadan önce Fil yılı olarak bilinmiştir.

  23. Haluk Can dedi ki:

    kabe Allahın evi ise hristiyanların bundan neden haberi yok. Allah hz İsa ya kendi evini gizlemiş mi?

  24. Selgok95 dedi ki:

    Hz isa da ölüleri diriltmiştir ve öldükten sonra tekrar kalkmıştır .peki bunlar bilimdışı değilmi.

  25. yusuf dedi ki:

    bunu yazan kişi cımbizladigi ayetler dişinda baska ayetlere bakmiyor anlaşilan. hz ibrahim kabeyi ilk yaptiginda orasi allahın evi oldu. içi her ne kadar put dolu olsa da orayi koruyacak olan elbette Allahtı. nitekim olaydan 60 küsür yil sonra mekkenin fethiyle de pislikler (put) temizlendi. hem tahrif edilimiş hristiyanliği allahın koruması gerektigini nereden çikardiniz anlamadim? ayrica hacerül esvede birşeyler olmasi allahin orayi korumadigina mi işaret ediyor? ne bekliyordunuz cidden allah oraya oyunlardaki gibi (haşa) mavi kalkanla mi koruyacakti? cidden siz ateistler inanmamak için zorla çırpiniyosunuz.

    bu olay bilim dışi diye argüman one surmuşsunuz? ulan kuranda mucizeler var güldürmeyin insani mucizeler bilimin delindihi noktalardir.

    kurandan baska kaynaklarin yok edildigini nereden kaynak bulup gostereceksin? nasil bir iş? farizilerle tarih kurgulanmaz?

    4. argumana kahkaha attim. sanki kuran şöyle bi ibare vardi “arabistanda doğan mahmud adlı fil……” mesela moğollar hindistandan savaş ganimeti olarak aldigi filleri kuzey asyadaki bir savaş için kullansa şaşirmazsiniz demi (bu tarz ornekler tarihte epey vardir detaylar aklima gelmedi o yuzden boyle dedim)

    o zaman 4. argüman apaçik safsata

    7. argumana bakalim: hristiyan kaynakta yoksa uydurmadir. eğer gerçek olsaydi tüm hristiyanlar putperest olurmuş…

    daha once de dedim allah putperestleri degil kabeyi korumuştur. ayrica peygamberimizin dedesi gibi hanif dine inanan cok sayida onemli insan da mekkede yasiyordu. ayrica bir olayin tarihte geçmemesi onun olmadigi anlamina gelmiyor bu arguman da zayıf

    3. arguman o kadar zayif ki 10. sinif ogrenci siyer dersi alan herkes bu argumana guler gecer. mekkeliler peygameberi ve muslumanlari hem iskence boykot vs seylerle yerlerinden etmisler hem de malina mulkune konmuşlardi. ee muslumanlar napsin bana bi soylesene? seni evinden konup inanç ozgurluge vermeyene sen naparsin ki adamim? boş bir arguman

1okuyucu için bir cevap yazın Cevabı iptal et